İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Dervişoğlu, partisinin ve CHP'nin 31 Mart yerel seçimi için iş birliği yapmadığı ilçelerden Karşıyaka'da, İYİ Parti'den belediye başkanı adayı gösterilen Mehmet Yıldırım'ın Bahriye Üçok Bulvarı'ndaki seçim ofisi açılışına katıldı. 'Cumhur ittifakı'nı eleştiren Dervişoğlu, "Sandıklar açılır, kapanır; bugün önümüze konulur, kaldırılır sonra bir daha gelir. İktidarlar değişir, belediye başkanları değişir; ama değişmemesi icap eden şeyler var. Döneme göre fikrini değiştiren, döneme göre tavrını değiştiren, tarzını değiştiren, eğilip bükülen, bukalemun gibi renk değiştiren insanlardan olmaktansa iyilerle beraber doğru bir yolculuğu sürdürmek, her zaman tercihimiz olmalı" diye konuştu.
CHP ile Türkiye'nin birçok kentinde seçim iş birliğine gittiklerini kaydeden Dervişoğlu, "Bu iş birliğinin neye sebep olduğunu, nasıl bir sinerji yarattığını, zihinlerinizde bir tartışın istiyorum. Eğer bu iş birliği olmasaydı belki de birçok il ve ilçede toplumun bütün kesimleri, yenilmişlik hissiyatı ile karşı karşıya olacaklardı. 'Cumhur ittifakı' diye tanımlanan yapının, karşılarında şayet bir birliktelik söz konusu olmasa 'Seçimi garanti kazanacaklar' türünden bir hissiyatını Türkiye'ye hakim kılmaya çalıştılar" dedi.
'DİLİMİZİ BOZMAYACAĞIZ'
Seçmenin oy kullanarak, düzeni değiştiremezse başka şeyler düşünmeye başlayacağını kaydeden İYİ Parti'li Dervişoğlu, şöyle devam etti:
"Özellikle küçük yerleşim alanlarında 'Ben hangi oyu verirsem vereyim, zaten kazanacak olan bellidir' diye farklı bir bakış açısı ile oy kullanma tercihini olumsuz bir biçimde şekillendiriyor. Gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, bu hissiyatın dağılmasına neden oldu. CHP ile İYİ Parti'nin bir çok yerde yaptığı ittifak, dışarıdan bakıldığında demokratik yol ve yöntemlerle bu iktidarın yenileceği ve tepeden aşağı yuvarlanacağı hissiyatı yarattı. Gerçekleştirilen iş birliğinin yarattığı sinerjinin doğru bir biçimde anlatılması ve anlaşılması lazım. Yerel medyayı açıyorum; yine birtakım beyanlar, birtakım ifadeler. Siyasilerin birbirine İzmirlilerin kabul edemeyeceği türden kelamlar söylemesi. Bu iktidar iş başına geldiğinden beri siyasi hayatta söz konusu olan ne kadar olumsuzluk varsa İzmir'e bulaştırmaya kalkıyor. Biri oradan 'beka' diyor. Bu ülkede bir 'beka' tehdidi varsa sorumlusu 17 seneden beri bu ülkeyi yönetenlerdir. 15 seneden beri Aziz Kocaoğlu İzmir'i yönetiyor, hangi 'beka' tehdidi söz konusu oldu? 25 yıldan beri İstanbul ve Ankara'yı bu beylerin zihniyeti yönetiyor. Neler yapıkları herkesin malumu. Bunlar 'beka' tehdidi oluşturmuyor da siz iyiler mi oluşturacaksınız? Dilimizi bozmayacağız."(DHA)