Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Adnan Oktar için "İnşallahlar, maşallahlar havada uçuşuyor, dini birtakım referanslar ve orada dansöz oynatıyorsun, böyle bir şey olabilir mi? Tamamen akli dengesi herhalde bozulmuş” demişti.
Adnan Oktar'ın "Kerhanelerden alınan paralarla, vergilerle maaşlarınız ödeniyor" yanıtı ise Diyanet-Sen'in çok sert tepkisini çekti.
Ankara Adliyesi önünde, Diyanet-Sen üyeleri adına açıklama yapan Genel Başkan Vekili Osman Aydın, İslam ahlakıyla bağdaşmayan görüntülerle halkın karşısına çıkan Adnan Oktar ve sahibi olduğu A9 kanalına, duyarlı Müslüman ailelerin tepkilerinin her geçen gün arttığını söyledi.
'KERHANE İÇERİKLİ İFADE'
Süslü ifadeler, hipnoz yöntemleri, algı operasyonları ve tehditlerle gençleri kendi menfaatlerine alet eden her tür yapıdan rahatsız olduklarını ve güçleriyle mücadele edeceklerini belirten Aydın, "Yüce dinimizin hizmetkârları için kullandığı alçakça cümleleri kendilerine iade ediyor, kurmuş olduğu 'kerhane' içerikli ifadenin kendisine has bir yaşam şekli olduğunu hatırlatarak dünyayı kendi penceresinden görüp algılamamasını tavsiye ediyoruz" dedi.
Adnan Oktar'ın, Diyanet'in, fasit yapılara geçit vermeyen halinden rahatsız olan birtakım yapıların uzantısı olduğunu beyan eden Aydın, "Adnan Oktar'ın ne yapmaya çalıştığının farkındayız. Bu bir kalkışmadır. İslam'a ve insanlığa karşı isyandır. Bunlar; dilleri zehirli, yürekleri zincirli, beyinleri uyuşturulmuş, mankurtlaştırılmış bir ruh hali ile Müslüman Anadolu halkından ve tarihinden intikam alma uğruna kurulan gizli ajandalı organize örgütlerdir" ifadelerini kullandı.
A9 KANALININ KAPATILMASINI İSTEDİLER
Aydın, bir soru üzerine A9 kanalının kapatılmasını istediklerini kaydetti. Osman Aydın ve beraberindekiler, açıklamanın ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na Oktar hakkındaki suç duyurusu dilekçesini teslim etti.
DİYANET İŞLERİ BAŞKANI, ADNAN OKTAR İÇİN NE DEMİŞTİ?
Erbaş, Adnan Oktar için şunları söylemişti: (Adnan Oktar) Bizim de gördüğümüz zaman tüylerimizi diken diken eden, zaten bakmak da doğru değil öyle bir kanala. Bu kişi vaktiyle Yahudilik, Masonluk kitabını hazırlayan bir grubun başındaydı. Şimdi kendisi Mason olduğunu söylüyor. Tamamen akli dengesi herhalde bozulmuş. O konuda ceza aldı. Yahudilere ve Masonlara hakaretten ceza aldı. Şimdi öyle. Cezaevinde yatış sebeplerinden birisi de Atatürk’e hakarettir. 90’lı ya da 80’li yıllarda ben çok iyi biliyorum Atatürk’e hakaretten cezaevinde kaldı ama şimdi en büyük Atatürkçü olarak kendisini söylüyor. Dengesi bozulmuş bir insan. Biz bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Ama o televizyonu kapatma yetkisi Diyanet İşleri Başkanlığı'nda değil ki, yetki kimdeyse onun kapatması lazım. İnşallahlar, maşallahlar havada uçuşuyor, dini birtakım referanslar ve orada dansöz oynatıyorsun böyle bir şey olabilir mi?” (AA)