Zehirlenme faciasından sonra 'pirinç' ve 'seyyar' uyarısı!
Dışarda yemek yerken bunlara dikkat!
Ev yapımı konservede 'ölümcül' tehlike!
35 dakika kalbi duran hasta hayata tutundu!

Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla artan küresel bir halk sağlığı sorunu. Dünya Diyabet Federasyonu verilerine göre dünyadaki her dokuz yetişkinden birisi diyabet hastası. Türkiye’de ise 10 milyonu aşkın diyabet hastası bulunuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı, diyabetli yurttaşların yaşam kalitesini artırmak ve risk altındaki vatandaşları bu hastalıktan korumak için eğitim ve danışmanlık çalışmaları yapıyor. 14 Kasım Dünya Diyabet Günü'nde de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Çiğli’deki İzmir Sağlık ve Esenlik Merkezi’nde (İZSEM) bilgilendirme ve aktif yaşamın diyabete pozitif etkisi üzerine seminer gerçekleştirildi. Ayrıca Eşrefpaşa Hastanesi iş birliği ile Kültürpark’ta vatandaşlara ücretsiz kan şekeri ölçümü yapıldı. Etkinlikte, diyabetle sağlıklı yaşam konusunda bilgiler verildi.

Diyetisyenden altın değerinde nasihatler
İZSEM’de düzenlenen eğitimde ise Sağlık Eğitimleri Şube Müdürlüğü’nde görevli Diyetisyen Emre Turhan, diyabet farkındalığını artırmak ve diyabet eğitimini yaygınlaştırmak için köy köy, mahalle mahalle diyabet farkındalığı eğitimleri düzenlediklerini belirtti. Turhan, “Bu eğitimlerde diyabetin nasıl bir hastalık olduğu, diyabette beslenme, fiziksel aktivite ve öz bakımın önemini anlatıyoruz. Şeker hastalarının en büyük korkularından birisi de ‘yediklerimiz kan şekerimi yükseltir mi?’ korkusudur. Bu noktada diyabet hastalarının özellikle karbonhidratlardan korkmamaları gerekir. Burada önemli olan kan şekerini yavaş yükselten kompleks karbonhidratları tüketmektir. Kompleks karbonhidratlar tam tahıllar, kuru baklagiller, sebzeler ve meyvelerde bulunur. Yüksek şeker zarar verir, düşük şeker öldürür. Bu nedenle şeker hastalarının hipoglisemi tehlikesine karşın mutlaka yanlarında kan şekerini hızlı artıracak karbonhidratları taşımaları ve ara öğün yapmaları çok önemlidir. Yine kan şekeri ölçümü yapmak hayat kurtarır. Beslenmenin düzenlenmesi için bir diyabet diyetisyenine gidilmesinin yanı sıra hekimin verdiği ilaçları düzenli kullanmak ve düzenli hekim kontrolüne gitmek de çok önemlidir” dedi.
Diyabet ve egzersiz
Sağlık Eğitimleri Şube Müdürlüğü’nde görevli Fizyoterapist Hülya Yıldız ise “Düzenli yapılan fiziksel aktivite kan şekerinin dengelenmesine katkı sağlar ve diyabetin oluşturabileceği diğer hastalıkların, yani komplikasyonların oluşmasını geciktirir. Egzersize başlamadan önce mutlaka kan şekeri ölçümü yapılmalı, yüksek seyreden şeker seviyeleri varsa ağır egzersizler yapılmamalıdır. Orta şiddette yapılan direnç egzersizleri ve aerobik egzersizler kan şekerini dengeleyerek diyabetin kontrol altına alınmasına yardımcı olur. Gün içinde 10 dakikadan az olmamak şartıyla orta şiddette yapılan yürüyüş aktiviteleri genel iyilik halini artırarak diyabetle yaşamı kolaylaştırır. Diyabetin iyi yönetilmesinde sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri çok önemlidir. Bu nedenle düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve düzenli hekim kontrolü diyabet tedavisinde olmazsa olmazdır” diye konuştu.






Sayfa başına git