Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Marmara Üniversitesi Rektörlük Binası'nda düzenlenen "Alternatif Finansta Yeni Ufuklar" programına katıldı.
Burada bir konuşma yapan Erdoğan, özetle şunları söyledi:
"2008'deki küresel finans krizinin ABD ve Avrupa olduğu bir gerçektir. Bizim medeniyetimiz ve kültürümüz insanı merkeze alır. Bize göre adaletsizliği sürekli büyüten sistem tüm unsurlarıyla tartışılmalı. Faize dayalı sisteme karşı çıkmamızın nedeni inancımızın yanı sıra sistemin insani yükünün ağırlaşmış olmasıdır.
Alternatif finansal işlemler dünyada süratle yayılmaktadır. Geleceğin dünyasında faize dayalı sistemin yeni bir finansal mimariye bırakacağına inanıyorum. Yeni finans modellerini tercih oranı giderek artıyor.
Önümüzdeki dönemde alternatif finans konusunda daha cesur ve kararlı adımlar atacak ve ülkemizi bu alanda da hak ettiği yere getireceğiz. Gezi olaylarıyla sokakları kaosa sürükleyenler ekonomimizi de hedef alıyordu. Tüketmeyin çağrısıyla ekonomimizi hedef alıyorlar.
Tüm tuzakları milletimizle birlikte boşa çıkardık. Güçlü bir ekonomiye sağlam bir finans sistemine ihtiyaç duyduğumuz esastır. 2008 krizinin ardından sistemin sürdürülemez olması görülmüştür. Bugün dünyayı yeni bir ekonomik durgunluk korkusu sarmış durumda.
İlgili kurumlarımızın destek ve çabalarıyla bu projenin (İstanbul Finans Merkezi) en geç 2022 yılı başında hayata geçirilmesini bekliyoruz.
En ihtiyaç duyulan durumda kredi muslukları kapatılan reel sektörümüzün adeta altı boşaltıldı. Birçok firma bilançolarında sorun olmamasına rağmen üretimi durdurmak zorunda kaldı.
Başından beri katılım bankacılığı derler. Ben buna hep karşı çıktım. Faizsiz sistem katılım finans sistemidir. Birbiriyle ters düşen kavramı neden kullanalım? Birisi sömürüyü ifade ediyor. Reel sektöre gereken destek verilmeli. Yeni kalkınma planımızla sermaye piyasasının payının artırılmasına yönelik bir dizi tedbiri hayata geçiriyoruz.
KATILIM FİNANSINDA HEDEF YÜZDE 15
Yeni kalınma planında katılım finansını istediğimiz yere getirme konusunda önemli hedefler koyduk. Hedefimiz 2025 itibarıyla katılım finansın bankacılık varlıkları içindeki payının yüzde 15 seviyesine çıkmasıdır. Bu konuda herkesten destek bekliyoruz. Katılım finansı bankacılık sisteminin faiz oranları ile hareket etmemeli."