Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de "108. Dönem Kaymakamlık Kursu Kura Töreni"ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
12'si kadın 99 genç arkadaşımızın kura törenini gerçekleştireceğiz. Yeni kaymakamlarımıza yeni görev yerlerinde başarılar diliyorum.
Toplamn 39 ay süren adaylık maratonunu alnınızın akıyla tamamlamanın başarısını taşıyorsunuz. Aldığınız yoğun eğitimlerin sizleri bu makama hazırladığını düşünüyoruz. 39 ay süren adaylık maratonunu alnınızın akıyla tamamlamanın gururunu yaşıyorsunuz. Her alanda kendinizi yetiştirdiniz. Yurt dışındaki 8 aylık eğitiminizle yabancı dil eğitimini geliştirirken, deprem bölgesinde 3 ay afet yönetimini de sahada müşahede ettiniz. Pratikle takviye edilmiş olsa da kitabi bilginin katkısı bir yere kadardır. Asıl incelikler görev esnasında öğrenilir.
"ASLA ŞÜPHE DUYMUYORUM"
Yabancı dil eğitimi dahil 3 yıldan bu yana süren adaylık dönemimiz devletimizin kaymakamlığa verdiği önemi göstermektedir.
Yürütmenin başı olarak her bir kaymakamımızın görevini en iyi şekilde yürüteceğinden asla şüphe duymuyorum. Bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya gidiyoruz. Devlet unsurunun asli görevi budur.
"KAYMAKAMLARIMIZ ŞEHRE DAMGA VURMA İMKANINA SAHİPTİR"
Devletin tepesiyle kaymakam arasında hiçbir fark yoktur. Her birimiz 85 milyonun tamamına hizmet etmekle mükellefiz. Mülki idare amirlerimiz daha ağır bir sorumluluk taşımaktadır. Kaymakamlarımız iz bırakma görev yaptığı şehre damga vurma imkanına sahiptir.
Kaymakamın mesaisi olmaz, gecesi gündüzü olmaz. Tatili, hafta sonu olmaz. Sabah 9 gibi işe başlayıp akşam 5-6 gibi kapısını çekip çıkan kişiden yönetici zaten hiç olmaz. Mülki idare amirliği, hükümet konağı duvarları arasına hapsedilebilecek bir meslek değildir. Ben Cumhurbaşkanı olarak uykum 5 saattir, bilemedin 6. Başka türlü ne milletle güçlü bir ilişki kurabilirsiniz ne de geride hayırla, özlemle yad edilebilecek bir miras bırakabilirsiniz.
CHP'Lİ TANRIKULU'NA TEPKİ
Sözde milletvekili ama terörist müsveddesi. Bunlara gereken dersi devlet olarak da yargı olarak da verme mükellefiyetimiz var. Biz ikinci sınıf demokrasiye evet demiyoruz. Birinci sınıf demokrasi. İkinci sınıf hak ve özgürlüklere, ekonomiye bizi mahkum ve mecbur edenler, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzdan ciddi manada rahatsız oluyor. İHA'larımıza, SİHA'larımıza, AKINCI'larımıza niçin hazmedemiyorlar. Çünkü Gabar'ı, Cudi'yi, Tendürek'i inlerinde bu teröristleri vurdukları için tahammül edemiyorlar. Biz adil devlet olarak görevimizin gereği neyse yaptık, yapıyoruz ve yapacağız.
Milletimizin asırlık hayallerinin sembolü olan Türkiye Yüzyılı'nı hayata geçirmekte kararlıyız. Türkiye Yüzyılı'nın inşasına kimse set vuramayacaktır. Ancak ülkemizin bu kararlılığının birilerinin uykusunu kaçırdığı anlaşılıyor.
Mazimizde sadece balkanlardan kafkaslara, Irak'tan Suriye'ye kimin başı dara düşmüşse ayrım yapmadan kucak açmak var. (NTV)