Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'deki uluslararası basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda önemli mesajlar verdi.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
(S-400 alımı) S-400 işi bitti, temmuzun ilk bölümünde gelecek. Öyle zannediyorum ki önümüzdeki ayin ilk 15'’inde falan teslimatlar başlayacaktır. Bunların teslimatları başladığı andan itibaren nerelere yerleştirileceği TSK'mız tarafından belirlenmiştir. Yerleştirmek suretiyle süreci devam ettireceğiz.
"SEÇİMDEN ÇIKACAK NETİCE KABULÜMÜZ OLACAKTIR"
(Seçim anketleri) Seçim anketlerinde manipülasyon var. Sipariş üzerine yapılıyor. Asıl anket pazar günü yapılacak; sizlere de en ideal neticeyi verecektir. Sizin bir şeyi görmenizi istiyorum. 31 Mart’ta yapılan seçimlerde İstanbul’da AK Parti 39 belediyenin 25’ini almıştır. Bunun yanında Meclis’in kahir ekseriyetini kazanmıştır, komisyonların tamamı AK Parti'dedir. Başkan vekilliklerinin tamamı. Ortada bir topal ördek vardır. Şimdi bir seçime gidiliyor. Pazar günü yapılacak seçimde de netice tüm netliğiyle ortaya çıkacak ve nihai karar o akşam verilecektir. Çıkacak netice bizim zaten kabulümüz olacaktır.
"İBB'DE YOLSUZLUK VAR DİYORSAN YARGIYA TAŞIRSIN"
(İBB'de israf iddaları) Bu şahsın (Ekrem İmamoğlu) söylediklerinin çoğu yalan. İsrafın olduğu bir İstanbul belediyesinde geldiğimiz noktaya kesinlikle gelinemezdi. Bunların hiçbirini kendisinin ispat etme gücü imkanı yok. Zerre kadar dürüstlüğü varsa eğer israf yolsuzluk varsa, bir kere grevi kötüye kullanmak başlığı altında belediye başkanlarının üstünde Demokles’in kılıcı vardır. Bizim belediyecilik anlayışımızda ne yolsuzluk ne israf olamaz. Bu İstanbul benim görev yaptığım zamanda 8.5milyondu, şu anda 15.5 milyon. Bu kadar yatırımlar yapılıyor. Bunların yapıldığı İstanbul’da 29 milyardan bahsediliyor. Ki bunun 5 milyarı 5 seneye dağılıyor. Varsa yolsuzluk bunun götürüleceği yer neresidir, yargıdır. Partin var. Bunu yargıya taşısın.
(Sayıştay raporu tartışması) Sayıştay açıklama yaptı. Şimdi bu kişi bir defa yalancıdır. Yalancılığını birçok konuda ispat ettik. En son çıktıkları TV programında, önce moderatörle görüşme yapıyor, sonra da aldığı bilgilerle beraber çıkıyor. Programda yan tarafındaki kutular içinde bütün bilgileri taşıyan kartonlar ve soru sorulduğu anda hemen yanındaki kutucuklardan oradan çekiyor. Onu alıyor ve göstermeye başlıyor. Bu dürüstlük değil, tamamen yalana dayalı kampanyayı yürüten kişiyi İstanbul gibi bir yere faydalı olamaz.
Zaten İstanbul’da Meclis AK Parti'de, 39 belediyenin 25’i AK Parti'de, komisyonların tamamı AK Parti'de, böyle bir şey zaten yapması da bunun mümkün olmayacak. Vatandaşım benim inanıyorum ki bu gerçekleri gördü ve görerek bunun değerlendirmesini buna göre yapacak ve neticesinde Binalı Yıldırım bey tecrübesi deneyimi, her şeyiyle bu kişiyle mukayese edilmeyecek ağırlıktadır.
"FAİZDE TRUMP'LA DÜŞÜNCELERİMİZ ÖRTÜŞÜYOR"
(Ekonomideki gelişmeler, Merkez Bankası'nın politikaları) Merkez Bankası'nın bağımsızlığı ifadesi vs. devamlı bunlar kullanılıyor ama şunu çok açık net söyleyim, faiz politikalarına hele hele yüksek faiz politikalarına karşıyım. Karşı olmamın da en önemli sebebi şudur. Yüksek enflasyonun bana göre en önemli sebebi yüksek faizdir. Eğer aşağı çekilmezse enflasyon da kesinlikle aşağı düşmeyecektir. Benim tezim şudur, enflasyonla faiz doğru orantılıdır. Faizi aşağı çekerseniz enflasyon düşer. Yükseltirseniz enflasyon da yükselir. Şu anda Fed'in düşürme kararı ama benim ülkemde politika faizi 24’lerde böyle bir şey olmaz. Onun için buraya kesin bir çözümü inşallah kısa zaman içerisinde getireceğiz. Çünkü bu faiz politikasından Türkiye’nin çok dikkatli bir şekilde bir dönüş yapması gerekiyor. Sayın Trump'ın faizin yüksek olduğu ve düşürülmesi gerektiğini söylemesi gibi. Japonya’da nerelerde, İsrail’de nerelerde, AB üyesi ülkelerde biliyorsunuz. Peki bize ne oluyor da böyle yüksek politika faizleriyle hareket ediyoruz?
Yatırımcıya siz düşük faizle kredi verirseniz, yatırımcı o girişimci ruhunu kullanacaktır. Ama yüksek faiz uygularsanız o girişimci ruhunu kullanamaz. Bunu başardığımız andan itibaren bir yatırım atağı Türkiye’de başlayacaktır, bununla birlikte istihdam da artacaktır, üretim artacak, ihracatımız daha da artacak ve büyüme de gelişmeye başlayacaktır.
Faiz konusunda bizim Sayın Trump'la düşüncelerimiz örtüşüyor. O da düşük faiz diyor. En son Fed'i eleştirdi zannediyorum 10’undaydı ve Fed bize zarar veriyor dedi. Benzer şeyi aynen ben de söylüyorum.
"FAİZ BİZE ZARAR VERİYOR"
Faiz bize zarar veriyor. Benim düşüncem bu ama düşüncemi en yakınındaki arkadaşlarımın birçoğu paylaşmıyor. Gerçek ortada olduğu, enflasyon yükseldiği halde paylaşmayan arkadaşlarım var. Kendilerine bunu yüksek enflasyonla ispatlamış olmamıza rağmen hala bunu savunanlar var Ama tartışa tartışa bu işi çözeceğimize inanıyorum.
"DALGALI KUR REJİMİ SÜRECEK"
Kur rejimi şartlarına göre değişir. Bu öyle zaman olur ki, sabit kur rejimi isabetli olur ama öyle bir zaman olur ki dalgalı kur rejimi o ülkenin şartlarında isabetli olur Ben bunu şuna benzetiyorum dere yatağında akar, bu yatağı zorlarsanız oradan da felaketlere sebep olursunuz. Hiç şartları zorlamadan bırakın o dalgalı kur rejimiyle süreç devam etsin Bizim şeyimiz şu anda dalgalı kur rejimiyle biz akışımızı devam ettiririz. Bu şekilde de devam ettiriyoruz.
"ABD PATRIOT'LAR İÇİN UYGUN BİR TEKLİF VERMEDİ"
(ABD'nin Patriot teklifi) Teklif yapıldı ama teklif Rusya’nın yaptığıyla mukayese edilemeyecek kadar maalesef ağır bir teklifti. Ama ABD’ye sorarsanız onlar uygun diyor. Değil. Eğer burada kazan kazan esasına göre yapacaksak biz de burada ülkemizin menfaatlerini düşünmek zorundayız. Buna baktık ve maalesef buradaki dengelere baktığımızda istenilen dengeyi göremediğimiz için dedik ki uygun değil ne kredi şartları, ne ortak üretim, ortak üretimi yaşamadıktan sonra bunun benim için bir anlamı yok. Yanı ben pazar olayım siz de üretici olun yok böyle bir şey. (NTV)