SGK emeklisi 56 yaşındaki Leyla Sakın'ın 34 yıl önce Elazığ'da dünyaya gelen oğlu Mehmet Fatih Sakın'a 5 yaşında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde ALS teşhisi konuldu. Zamanla yürüyemeyen ve 12 yaşında yatağa bağımlı hale gelen Sakın, eğitimine ilkokul 4'üncü sınıfta ara vermek zorunda kaldı.
Çocuklarının tedavisi için aile 1998 yılında İzmir'in Buca ilçesine taşındı. Burada evladının tedavi süreciyle ilgilenen anne Sakın, 2001 yılında Muhammet Emir Can Sakın'ı dünyaya getirdi.
Anne, 2 yaşına gelen Muhammet Emir Can'ın da yürüme güçlüğü çektiğini fark edince Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine başvurdu. Doktorlardan oğlunun ALS hastası olduğunu öğrenen Leyla Sakın, ikinci kez aynı üzüntüyü yaşadı. Muhammet Emir Can da bir süre sonra konuşma yetisini kaybetti ve yatağa bağımlı hale geldi.
Tüm gününü biri 34, diğeri 18 yaşındaki çocuklarının yanında geçiren Leyla Sakın, henüz kesin tedavisi olmayan hastalığın ilacının bulunup evlatlarının sağlıklarına kavuşacağı günü umutla bekliyor.
- "Onların gülüşüyle mutlu oluyorum"
Leyla Sakın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklarına hastalıklarını unutturmak için elinden geleni yapmaya çalıştığını söyledi. ALS'nin zor bir hastalık olduğunu belirten Sakın, şunları dile getirdi:
"Hastalığın ilacı bulundu mu diye her gün umutla uyanıp internete bakıyorum. Düşünebiliyor musunuz, küçük oğlunuz büyüğünden daha iyi durumda diye seviniyorsunuz. Hayatımda çok iniş çıkışlarımız oldu fakat Allah'ım bana güç verdi, hiçbir zaman yıkılmadım, çocuklarıma en güzel şekilde bakmaya çalıştım. Onların gülüşüyle mutlu oluyorum ve o gün yatağıma huzurlu bir şekilde giriyorum. Konuşamıyorlar ama gözlerine bakarak söylediğim her cümleyi anlıyorlar."
- "Anneler Günü'nde çocuklarıma sımsıkı sarılıyorum"
Dünyasının çocukları ve evi olduğunu dile getiren Leyla Sakın, geceleri sık sık uyanıp evlatlarına baktığını dile getirdi.
Çocuklarını hiç saklamadığını vurgulayan Sakın, "Hiçbir zaman onlara bakmaktan yorulmadım. 'Çocuklarım böyle' diye utanmadım. Onlardan önce yemek yemedim. Masam çocuğumun yanı başında, oruç açılınca bile bir oğluma veriyorum bir kendim yiyorum." diye konuştu.
Evlatları için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştığını belirten Sakın, "Anneler Günü'nde tarif edilemez bir mutluluk yaşıyorum ve evlatlarıma sımsıkı sarılıyorum. Annelik çok kutsal ve emek isteyen bir görev. Annelik hayatını evladına vermekle olur." dedi. (AA)
Sayfa başına git