MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Filiz'i döverek öldürdüğü öne sürülen eşi, tahliye edildi
Güncel
19 Eylül 2020 Cumartesi 12:49

Filiz'i döverek öldürdüğü öne sürülen eşi, tahliye edildi

İzmir'de eşi Filiz Tekin'i döverek öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan İbrahim Tekin, adli tıp raporlarının mahkemeye sunulmasının ardından tahliye edildi. Adli sağlık kurulu raporlarında, Filiz Tekin'in menenjite bağlı yüksek ateşten yaşamını kaybettiği tespitinin yapıldığı belirtildi.

Ege Üniversitesi'ne geçen yıl 10 Aralık'ta kaldırılan 2 çocuk annesi Filiz Tekin, yaşamını yitirdi. Eşini darbettiği iddiasıyla gözaltına alınan İbrahim Tekin ise tutuklandı. İbrahim Tekin hakkında 'kasten yaralama neticesinde ölümüne sebebiyet verme' ve 'eşe karşı eziyet' suçlarından 15 ila 24 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Ödemiş 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın 5'inci duruşmasında, Filiz Tekin ile ilgili adli raporlar mahkemeye sunuldu. Filiz Tekin'in vücudunda travmatik bulgu, kesici delici alet ve ateşli silah yarası ya da boğma gibi bir bulgu olmadığı belirlendi. İzmir Adli Tıp Kurumu ve Filiz Tekin'in yaşam mücadelesini kaybettiği Ege Üniversitesi Hastanesi’nden çıkan adli sağlık kurulu raporlarında, Filiz Tekin'in menenjite bağlı yüksek ateşten yaşamını kaybettiği tespitinin yapıldığı belirtildi.

Raporlar üzerine tutuklu yargılanan İbrahim Tekin, tahliye edildi.

'HEM BEN HEM ÇOCUKLARIM MAĞDURUZ'

İzmir'de Filiz Tekin'in ölümünün darptan değil menenjitten kaynaklandığının belirlenmesi üzerine eşini döverek öldürdüğü iddiasıyla tutuklandıktan sonra tahliyesine karar verilen İbrahim Tekin, DHA'ya açıklamalarda bulundu. Eşiyle 18 sene evli kaldığını belirten Tekin, "18 sene içerisinde çocuklarımı veya eşimi darp etmiş olsam çocuklarım benim yanımda olmazdı. Medyanın bunları yansıtma biçimi yanlış. Ben eşime hiçbir zaman 'bakımsızsın' demedim. İkimiz de çalışan insanlardık. Sabah 8'de çıkar akşam 5'te eve gelirdik. O tarlalarda çalışırdı, ben de halı yıkama işi yapıyordum. Benim eşimin bakımı ile ilgili niye şikayetim olsun? Biz zaten kaçarak ve severek evlendik. Birbirini seven iki insan neden böyle olaylar yaşasın" dedi.

Eşi ve iki çocuğuyla birlikte köy hayatı sürdürdüklerini aktaran İbrahim Tekin, "Biz köylüyüz, tarım ve hayvancılık yaparız. Sürekli bağ, bahçe ve hayvan işleriyle uğraştığımız için vücudumuzun çeşitli yerlerinde yaralar ve çizikler oluşur. Bunu köylüler bilir. Adli tıp raporunda belirtilen çiziklerin de bundan kaynaklandığını düşünüyorum. Köy işlerinde her şey olabilir. Ayağın kayar, düşersin, vücudunda izler oluşabilir. Eşimin vücudunda çizik olduğunu dahi bilmiyordum. Menenjit hastalığı olduğunu cezaevinde öğrendim. Daha önce menenjitten ötürü hiç rahatsızlanmadı. Biz hastaneye baş ağrısı şikayetiyle gitmiştik. Bir saat kaldık, taburcu olduk. Pazartesi günü acile gittik, bizi psikiyatriste yönlendirdiler. Daha sonra Ödemiş Devlet Hastanesi'nden çıkıp, Nazilli Devlet Hastanesi'ne gittik. Bu konuyla ilgili raporlarımız ve kamera kayıtlarımız mevcut" diye konuştu.

'HEM BEN HEM ÇOCUKLARIM MAĞDURUZ'

10 ay cezaevinde boşu boşuna kaldığını ve bu süreçte hem kendisinin hem de çocuklarının mağdur olduğunu ileri süren Tekin, "Ben insanları anlayamıyorum. Çoluğum çocuğum mağdur. İş bulamıyorum. Ne yapacağımı şaşırdım. Çalıştığım yerdeki arkadaşlar bana gelip, 'İbrahim medya sana çok yüklendi' diyorlar. Bir tek suçum günahım varsa yukarıda Allah'ım biliyor. Biri 17, biri 11 yaşında çocuklarım var. İkisi de benim yolumu gözlüyorlar. Daha geçen gün ot biçiyordum. Çocuklarım arayıp 'Baba gel' deyip durdular. Karşı taraf bizi köylü olduğumuz için ezdi. Hepsini Allah'a havale ediyorum. Onlar da görecekler acıyı, tatlıyı. Ben eşimin ölümünü cezaevinde duydum. İki ay sonra da annem vefat etti. Bu yaşadıklarım basit şeyler değil" dedi.

‘EN GÜVENDİĞİM ARKADAŞLARIM BİLE ŞÜPHE DUYDU’

Darp ettiğine dair hiçbir tutanak olmadığını söyleyen Tekin, "Sırtında üç santimetre bir çizik varmış. Duvara mı toslamış, nereye tosladıysa bir çizik oluşmuş. Bu nedenle 10 ay yattım. Adli tıp raporlarında ne kemik kırığı ne başka bir şey var. Raporların hepsi menenjit olduğunu söylüyor. Hatta organlarını bağışladıkları 3 kişi de vefat etti. En güvendiğim arkadaşlarım bile benden şüphe duyup, bana 'Sen böyle bir şey yaptın mı?' diye sordu. Ben böyle bir şey yapmış olsam dışarıda olur muyum? Çarşıya çıkabilir miyim? Ben boşu boşuna 10 ay yattım. 10 ay boyunca çocuklarımı camın arkasından gördüm. Bunların vebalini baldızlarımın üzerine atıyorum. Allah onlara da böyle bir acı versin" diye konuştu.

(DHA)

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir