Konak Belediyesi’nin Ekim ayında başlattığı ve her ay farklı bir isimle düzenleyeceği ‘Yazarlar Yazarları Ağırlıyor’ adlı söyleşilerin Kasım ayı konuğu gazeteci –yazar İsmail Saymaz oldu. Konak Belediyesi Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe İzmirliler yoğun ilgi gösterdi. İnsan hakkı ihlali ve düşünce özgürlüğü konularında yaptığı haberlerle tanınan ve bugüne kadar yazılmış 12 kitabı bulunan Saymaz, meslektaşı Barış İnce’nin sorularını yanıtladı.
Son yazdığı ‘Kimsesizler Cumhuriyeti’ kitabı ile tarikat ve cemaat algısı içinde kalan çocukları, ailelerini, o çocukların uğradığı istismarları, tarikat yurtlarında yanarak ölmelerini anlatan Saymaz, Barış İnce’nin soruları ışığında merak edilen konulara açıklık getirdi. Son kitabını yazmasının kendisi için bir risk oluşturup, oluşturmadığını ve yazarken ki duygularını neler olduğu sorusuna yanıt veren Saymaz, “Kamu görevlilerinin tepkisini çekmek ihtimal dahilindedir” dedi. Saymaz, bir önceki kitabı ‘Türkiye’de İŞİD’in kendisi için daha riskli bir kitap olduğunu ve can güvenliğinden endişe ettiğini söyledi. Rize’de muhafazakar bir çevrede, dindar biri olarak yetiştiğini, dünya görüşünün üniversite yıllarında değiştiğini ve dünyaya soldan bakmaya başladığını da dile getiren Saymaz, solun sıkıştırıldığı yerden artık çıkması gerektiğine inandığını söyledi.
TARİKATLAR KORUNUYOR
Tarikatların ve üyelerinin korunduğuna da dikkat çeken Saymaz,, “Yasaları uygulamak zorunda olan kamu görevlileri yasaları tarikatlara göre esnetiyorlar. O nedenle bunlar çok özgüvenli. Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir hukuk kuralının onlar açısından bağlayıcı olmadığını düşünüyorlar. Dolayısıyla böyle bir mekanizmanın koruyucusu, hamisi olan kamu görevlilerinin tepkisini çekmek ihtimal dahilindedir” dedi.
SAVCILAR KİMSESİZLERİN KİMSESİ OLMALI
Atatürk’ün savcılar için söylediği ‘Kimsesizlerin kimsesi olmaları’ sözünün çok önemli olduğunu dile getiren Saymaz, “Cumhuriyeti koruma görevi verilen Cumhuriyet Savcısı, cumhuriyet düşmanı akıl tarafından cumhuriyetin köylüsünü tehdit edilirken kılı kıpırdamıyor” diyerek Aladağ’daki yurtta çıkan yangında ölen 11 çocuğun ailelerine yapılanları hatırlattı.
ALADAĞ İSTİSNA DEĞİL, SİSTEMİN KENDİSİDİR
“Sanki, laik Türkiye Cumhuriyet’inin hukuk kuralları değil de Süleymancılığın hukuku işliyor” diyen Saymaz, Aladağ olayının sembolik olduğunu ama istisna olmadığını,genel sorun olduğunu söyledi. Türkiye’de tarikatların sayısının çarpıcı boyutlara da geldiğini vurgulayan İsmail Saymaz, Türkiye’de 3 bin 900 özel yurt olduğunu ve bin 500 civarında yurdun tarikat elinde olduğunu belirterek, 180 bin öğrencinin bu yurtlarda kalarak etki altına alındığına dikkat çekti. Türkiye’de Kur-an kursu sayısının 15 bin, her 3 Kur-an kursundan birinin bir vakfa, şahsa ya da derneğe ait olduğunu söyleyen Saymaz; “O nedenle Aladağ istisna değildir, bu sistemin kendisidir” dedi. Saymaz muhalefeti de yıllardır muhalif olmakla eleştirmeyi de ihmal etmedi.
YILIN BASIN KAHRAMANI
Son kitabı ‘Kimsesizler Cumhuriyeti’ ile dikkatleri çeken, çok okunan yazar- gazeteci İsmail Saymaz söyleşinin ardından kitaplarını imzaladı. Saymaz, 2014 yılında Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün yılın “100 Basın Kahramanı” listesine alınmıştı.
Sayfa başına git