MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İYİ Partili Çıray'dan çifte İzmir iddiası: Birinciyiz, en yüksek oyu da...
Politika
4 Haziran 2018 Pazartesi 13:24

İYİ Partili Çıray'dan çifte İzmir iddiası: Birinciyiz, en yüksek oyu da...

İYİ Parti Genel Sekreteri partisinin il binasında iktidarı sağlık sistemi sorunları üzerinden rakamlarla eleştirirken, vaatlerini sıraladıktan sonra iki çarpıcı İzmir iddiasında bulundu. Kentte birinci parti durumunda olduklarını ifade eden Çıray, en yüksek oyu da AK Parti'den alacaklarını söyledi.

GERÇEKİZMİR – 24 Haziran’da yapılacak erken seçim öncesi kentte saha çalışmalarının startını veren İYİ Parti Genel Sekreteri, Parti Sözcüsü, İzmir Milletvekili ve Adayı Aytun Çıray partisinin İl Binası’nda düzenlediği basın toplantısıyla gündemi değerlendirdi. 

İYİ Parti İzmir İl Başkanı Koray Ükünç’ün de katıldığı toplantıda İYİ Parti Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray seçim beyannamesinde bulunan sağlık politikaları ve vaatleri hakkında bilgilendirmede bulunurken, İzmir özelinde de önemli açıklamalar yaptı. 

BAŞLANGIÇTA DOĞRU ŞEYLER YAPTILAR AMA… 
İYİ Parti Genel Sekreteri Çıray, sağlık sisteminin ülkenin en büyük sorunlarının başında geldiğinin altını çizerek, “Türkiye’nin gündemi ne yazık ki çoğu zaman bir takım soyut kavramlar üzerinden tartışılıyor. Ortalama 1 yıl içinde insanlarımızın sağlık kuruluşlarına 6-8 defa gittiğini düşünürsek 81 milyonu çarparsak vatandaşlarımız 480 milyon defa sağlık kuruluşlarına gidiyor. İnsanımızın gittiği sağlık kurum ve kuruluşlarının nasıl yönetildiği konusunda hiçbir tartışma yapılmıyor. Halbuki toplumu birebir ilgilendiren en önemli konu ve sorunlardan biri sağlıktır. Bu iktidar başa gelirken çok önemli iddialarla geldi. Sağlık politikaları konusunda başlangıçta doğru şeyler de yaptılar. Biz de o doğru yaptıklarını destekledik. Hastane eczanelerinden ilaç alımını kaldırdılar ve hastane sıralarını ortadan kaldırdılar. Bazı olumlu çalışmaları destekledik. Ancak bu iktidarın bazı iddiaları vardı. Bunu zaman zaman değerlendirdik. 16 yıl sonra nihai bir değerlendirme zamanı geldi” diye konuştu. 

RAKAMLARLA KONUŞTU: İNSAN HAKLARINA AYKIRI! 
İktidara yönelik eleştirilerini sürdüren Çıray şöyle konuştu:  Bu iktidar, sağlık bakanlığını planlayıcı ve yatırımcı bir bakanlık olarak kurgulayacağını söylemişti. Başaramadığı konulardan biri budur. Diğeri tüm sağlık kuruluşlarını tek çatı altında toplayacağız dedi ama toplayamadı. Güler yüzlü hizmet iddiası vardı. Bana her gün gelen telefonlarda nasıl daha ön sıraya geçebiliriz, ya da tetkikleri nasıl aylar öncesinden alabiliriz gibi konular iletiliyor. Demek ki yaygın, erişimi kolay bir sistem kurulamadı. Sevk zinciri kurulacaktı. Onu da beceremedi. Sağlık ocaklarını yok ettiler. Aile hekimliği sistemini doğru kuramadıkları için zevk zinciri de kuramadılar. Bugün gelinen noktada birçok şey becerilemedi. Bunun üzerine İYİ Parti olarak sağlık politikalarını tekrar gözden geçirmeye ve eksik gördüğümüz çalışmaları tamamlaya karar verdik. Ulaşılabilir ve kaliteli sağlık hizmeti sağlayacağız. Ulaşılabilirlik sağlıkta çok önemlidir. Başta kalp krizi olmak üzere birçok hasta ulaşamadığı, hastane ve sağlık kuruluşuyla arasındaki mesafe nedeniyle yollarda kaybedilmektedir. Bu iktidar sağlıkta katkı payı almaya başladı. Hem SGK pirimi hem vergi alacaksınız bu da yetmiyormuş gibi sağlıkta katkı payı isteyeceksiniz. Bu iktidar 2002’de göreve geldiğinde kişi başına sağlık harcaması 92 dolardı. Her vatandaşımız devlet güvencesi dışında cebinden 92 dolar ödüyordu. Şimdi ise 180 dolar civarında! Bırakınız parasız sağlık hizmetlerini, vatandaşın cebinden ödediği sağlık harcaması iki misline çıktı. Bir performans sistemi getirdiler. Ne kadar ameliyat, doğum yaparsanız, tetkik isterseniz sizin maaşınızda o kadar zam yapacağız dediler. Bunun üzerine ameliyatlarda patlama oldu. Devlet hastanelerinde ve çeşitli hastanelerde yüzde 100 ve yüzde 200’lere varan ameliyat artışları yaşandı. Sezaryen dünya rekoru kırdı. Bu kadar vatandaşlarımız daha önce ölüyorlar mıydı, yoksa boşu boşuna mı ameliyat ediliyor? İnsan canı bu kadar ucuz mu? Bunlar göreve geldiğinde sezaryen yüzde 21 idi, şimdi yüzde 47’ye sıçradı. Ben de bir tıp doktoruyum. Tercih edileni normal doğumdur. Özel hastanelerde yüzde 65’e çıktı. Bunlar maddi anlamda büyük yük getirirken manen de bir insanın iradesi dışında vücudunda işlem yapılmasına neden oldu. İnsan haklarına aykırıdır” açıklamasında bulundu.

ÇARPICI TOMOGRAFİ ÇIKIŞI!
"Sağlık Bakanlığı hastaneleri yüzde 114, üniversiteler yüzde 116 özel hastanelerde yüzde 500 bir artış oldu. Türkiye bunları tartışmıyor" diyen Çıray, "Türkiye 16 yıldır açılım, kapalım, başörtüsü sorunu gibi bir takım suni sorunlar üzerinden oyalanıyor. Sağlık sorunu bir milletin en temel sorunlarından biridir. AK Parti iktidarından sonra her 9 kişiden birine tomografi yapılmış. Tomografi insan vücuduna radyasyonun en yüksek oranda verildiği tetkiktir. Mecbur kalınmadan yapılmamalıdır. Çok tekrarlandığında kendisi kanser riskini aşır. Bu oran insanlar radyasyon yayarak geziyor demektir" dedi. 

EN BÜYÜK GÜÇLERİ GERÇEKLERİ GİZLEME MEKANİZMASI! 
SGK tartışmalarına da değinen İYİ Parti Genel Sekreteri, "'SGK’yı zarar ettirdiler' diye konuşurlar. SGK’nın borcu geçmişte 2.4 milyar iken şimdiki zararı 30 milyar civarındadır.  Eğer Türkiye’de gerçekten medyanın yüzde 80’inin prangaları olmamış olsaydı biz bu gerçekleri en uç noktaya kadar iletebilmiş olsaydık, bu iktidarın iktidarda kalması mümkün değildi. Bu iktidarın en büyük gücü gerçekleri gizleme mekanizmasıdır. Bu hükümet şehir hastaneleri adı altında devasa büyük hastaneler yapmaya başlamıştır. Bu şehir hastanelerinde kamu arazileri ücretsiz verilmiş. Bu kişiler yurt dışından kamu özel ortaklığı altında 50 milyar dolar civarında borçlanarak, bu hastaneleri yapmışlardır. Ama 50 milyar dolar civarındaki borçlanmanın garantisi devletin hazinesidir. Yani hepimiz. Bu ne güzel iştir ki çayın taşıyla çayın kuşunu vuruyor. Hem dış kredi alacaksınız hem özel sektörüm diyeceksiniz hem de iflas etme riskiniz olmayacak.  Bu hastane model dünyada Kanada’da, Orta Doğu’daki emirliklerde denenmiş, başarısız olduğu için terk edilmiş bir modeldir. Çok daha acısı bu hastanelerle yapılan kira sözleşmeleri maliyetlerinin çok çok üzerindedir. Türk milletini bu hastaneleri yapanlar kamu özel ortaklığı ile kazıklamıştır. Bu hastaneleri devlet yapmış olsaydı 13 buçuk milyar dolar civarında mal olacaktı. Bu sistemle bunun 3-4 misli fiyatına devlete kiralanmakta. Bu hastanelere hasta garantisi verilmiştir. Örneğin, size 100 hasta yatmazsa üstünü biz tamamlayacağız denildi. Şu an hastanelerde yüzde 60 civarında doluluk oranı vardır. Yani geri kalan 30-40 hasta yatsa da yatmasa da parayı vereceksiniz. Geçenden 5 akçe geçmeyenden döve döve 10 akçe işine dönmüştür. Türk milleti yatmadığı hastanenin parasını ödeyecek” ifadelerini kullandı. 

100 GÜN İÇİNDEKİ İLK İCRAATIMIZ…
“Bu senenin bütçesine yatmadığımız hastaneler, geçmediğimiz yollar için bu firmalara ödenmek için 6 buçuk milyar ödenek kondu” diyen Çıray, “Bu kimin parası? Bu bizim paramız. Dünyanın herhangi bir ülkesinde sadece bu olay birkaç hükümeti yıkar. Bu kabul edilebilir değildir. Bunları derleyip topladığımızda sağlıkta yapacaklarımız için kaynak elde etmiş olacağız. Bu yandaşlara giden kaynakları toplayıp Türk Milleti’nin sağlığı için harcayacağız. İlk 100 gün içinde gerçekleştireceğimiz ilk icraatımız; emeklilerimizden muayene parası ve ilaç katkı payı almamak olacak. Bunu yapmak için kaynakları biraz önce açıkladım. Aile hekimliği sisteminin elden geçireceğiz. Aile hekimliği merkezilerine dönüştüreceğiz. Vatandaşımız evine en yakın yerde tetkiklerinin tümünü yapabilecek. Bu sağlık merkezlerini oluşturacağız” açıklamasında bulundu.

SAĞLIKTA İYİLİK REFORMU!
Çıray şehir hastaneleri hakkında da konuşurken,  “Şehrin içindeki birçok devlet hastanesi kapatacaklar. Şehrin bir ucundan diğer ucuna kalp krize geçiren birinin ulaşması şans olabilir. Bizim hükümetimizde hastaneler şehrin her yerine yayılacak. İnsanlarımız ulaşabilecek. Dünyada kullanılan sistem budur. Performans sistemini kaldıracağız. Sağlık personelinin çıplak maaşını emekliliğine yansıyacak şekilde iki katına çıkaracağız. Türkiye’de hakikaten sağlıklı bir toplum yaratacağız. Projemizin adı sağlıkta iyilik reformudur. Bayraklı’dakinin maliyetlerini düzelteceğiz. Yapılanı yıkacak halimiz yok. Dış dünyaya söz verdikleri hazine garantisini düzeltemeyiz. Uluslararası hukuk kurallarına aykırı” dedi.  

Zaman zaman sağlık personellerine yönelik gerçekleşen şiddetini değerlendiren Çıray, “İktidar mensuplarının bu durumlarda sağlıkçıları suçlayıcı beyanlarını görürsünüz. Bizim hiçbir suçumuz yok. Suç varsa doktorda, hemşirededir derler. Vatandaşın öfkesini sağlık personeline yönelttiler. Sağlık personeli görev şehitleri verdi. Darptan ileriye geçti. Hayatını canını kaybeden doktorlarımız, hemşirelerimiz var. Bizim uygulayacağımız sağlık politikasında kendi suçumuz da olursa üstümüze alacağız” diye konuştu.  

İZMİR İÇİN KAFAMDA UZUN YILLARDIR ÇOK ÖZEL BİR PROJE VAR... 
İzmir özelinde de konuşan Çıray, “İzmir ile ilgili kafamda uzun yıllardır çok özel bir projem var. İzmir coğrafyası, insan kültürü, iklimiyle sağlık turizmine en müsait kenttir. İzmir’i bir sağlık turizm başkenti yaparsak, akıl almak bir girdi yaratırız. Normal bir turist geldiğinde 400-600 dolar arasında girdi bırakırken bir sağlık turisti 6000-8000 dolar girdi bırakır. Sağlık turizminin Türkiye başkenti yapılacak İzmir’e 5 milyar dolar sokabiliriz. Bu da hem Türkiye ekonomisinde muazzam bir katkı yaratır hem de İzmir’in hayat seviyesini sıçratır. Biz hastaneleri her yere dağıtarak, kapalı sistem yapmayarak, İzmirlinin, taksicinin, esnafının kazanacağı bir model öneriyoruz. Biz sağlık turizminin şehre dağıtılmış hastane modeli yaparak İzmir’e yeni bir zenginlik kaynağı öneriyoruz. Gerçekçi bir proje. Keşke Türkiye sağlık, sosyal güvenlik, milletin ekonomisi, fert başına düşen milli gelir, enflasyonun gerçek rakamının yüzde 30 olduğunu tartışabilse!" ifadelerini kullandı. 

GİTMİŞ, GİTMEMİŞ NE ÖNEMİ VAR! 
"Türkiye gerçek gündeminden AKP’nin usta politikalarıyla uzaklaştırılıyor" diyen İYİ Parti Genel Sekreteri, "Tayyip Bey FETÖ’ye gitmiş mi gitmemiş mi? Ne önemi var? 'Ne istediniz de vermedik' diyen birinin gittiğini öğrenirsek cebimize kaç para girecek? Bana bir olay söyleyin; 15 Temmuz hain kalkışmasından daha büyük bir skandal olsun! Türkiye’deki bugün problem FETÖ’nün siyasi ayağının çıkmamasıdır. O da çıkacaktır” dedi.

'KALE' VE EN YÜKSEK OY ÇIKIŞI! 
Çıray, “İzmir hiçbir siyasi partinin kalesi değildir. İzmir yüksek ahlakın, medeniyetin, dürüstlüğün, modernliğin, insan haklarının birbirine saygının, 6 ay içinde buraya nerden gelirseniz gelin İzmirli olabilmenin kalesidir. İzmir bir partiyi tercih edecek. Bunun biz olacağını düşünüyoruz. Birinci parti çıkma iddiasıyla siyaset yapıyoruz. Aynı zamanda Atatürk’ün hemşerisinin lideri olduğu bir partiyiz. İzmir’de en yüksek oyu Adalet ve Kalkınma Partisi’ne uzun süredir oy veren kitleden alacağız” dedi. 

İZMİR’DE BİRİNCİ PARTİYİZ, TARTIŞMAYA AÇMAK İSTEMİYORUZ
Anketler üzerine de konuşan, “O tür işlerden uzağız. Çok büyük bütçeler istiyor. Biz mütevazi bütçemizle çalışmalarımızı yürütüyoruz. Basına yansıyan ve yansımayan anketlerimiz de var. Anketlerde İzmir’de şu anda birinci parti olduğumuzu görüyoruz ve tartışmaya açmak istemiyoruz” ifadelerini kullandı.  

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir