Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında 30 Ekim 2020'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde 117 kişi hayatını kaybederken deprem sırasında 8 bina yıkıldı.
Yaşanan yıkım sonrasında depremden etkilenen diğer evler ağır hasarlı, orta hasarlı ve az hasarlı olarak kategorilere ayrılırken depremzedelerin yeni yuvalarına kavuşma mücadelesi 4 senenin sonrasında hala devam ediyor.
Depremin ardından depremzedelerin hak mücadelesi için kurulan İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Kurucu Başkanı ve CHP Bayraklı Meclis Üyesi Haydar Özkan, İzmir Depremi’nin üzerinden geçen 4 yılın ardından deprem mağdurlarının taleplerini, yapılanları ve yapılmayanları değerlendirdi.
“10’DA 1 BİLE DEĞİL”
Özkan sözlerine, Bayraklı Şehir Hastanesi’ne komşu bölgede oluşturulan rezerv alanda ve deprem sırasında yıkılan evlerin yerinde TOKİ tarafından inşa edilen konutların sayısı hakkında konuşarak başladı.
Özkan, “4 binin üzerinde konut teslim edildi bize evet ama bizim 79 bin 272 adet bağımsız bölümümüz hasar görmüştü. Daire ve dükkanlar. Yaklaşık 80 binin içerisinden 5 bin tane yaptık dersen ne olacak ki? 10’da 1’i bile değil” diye konuştu.
“1 EVİ 2 KEZ ALMAK ZORUNDA KALIYORUZ”
Özkan şöyle devam etti, “Devletimizin ağır hasarlılara ev verme yükümlülüğü var, orta hasarlılara güçlendirme kredisi vermek ile ilgili bir yükümlülüğü var. Az hasarlılara zaten depremzede olarak görmüyor kanun. Kanun böyle ama burada bir gerçeklik var orta hasarlılara Bayraklı bölgesinde güçlendirme yapılamıyor. Neden? Çünkü zemin kötü. Bu zemini geçmiş dönemde imara açan kim? Bakanlık, Devlet yani. Evi alan kim ben, vatandaş! Depreme maruz kalan kim ben, vatandaş. Depremden sonra evini almaya çalışan kim yine ben, vatandaş. Bir evi iki kez almak zorunda kalıyoruz. Burada Devletin gerçekten üstlenmesi gereken görevlerini üstlenmediği kanaatindeyim.”
“BEN VERGİMİ İSTERİM”
Özkan Deprem Vergisi hakkında konuşurken, “1999 yılında deprem olmuş bunun üzerine deprem vergisi getirilmiş, 2020 yılında İzmir’de deprem oluyor benim etkilendiğim, sayın bakan çıkıyor diyor ki, ‘başka yerlere harcamış olabiliriz…’ Zaten benim aklımla oynuyorsun. Verginin karşılığını bana vermiyorsun. Başka yere kullanmış olabilirsin bu sizin mali tercihiniz ama benim başıma geldiği zaman ben vergimi isterim” ifadelerini kullandı.
‘DÜNYA BANKASI FONU’ ÇAĞRISI!
Özkan Dünya Bankası Fonu’nu kullanamayan depremzedeler olduğunu eklerken, “Beni depremzede gibi görmüyor kentsel dönüşümcü gibi görüyor. Kentsel dönüşüm esasına göre kredi alın diyor. Bize özel bir deprem kredisi verilmedi. Ben zaten depremzedeyim. Biz dedik ki onurumuzla kendimiz ödeyelim dedik. Bunların hiç birisi olmadı. Sıfır faizli bir kredi talebimiz vardı bu olmadı. 4 bin 900 civarı konut yapıldı. Sağ olsunlar yapıldı. Bunlar da parayla satıldı. Ben de onlardan birinde oturuyorum. 2 yıl sonra öde dedi Devlet, ödeyeceğiz. Bu arada orta hasarlı olup evini yıktırıp tekrar yaptıramayanlar, az hasarlı olup evini yıktırıp yaptıramayanlar depremden 45 aya sonra bir fırsat çıktı. Dünya Bankası Fonu çıktı. Bu fon da diyor ki konutunuzun yapımını başlamamış olmanız gerek. Parayı alabilmek için. 0,69 faizle çok güzel şartları var. 2 milyon 500 bin TL. Bunu 15 sene ödemen gerekiyor. Müteahhitlerle anlaşma yapmış temeli atılmış evi olan depremzedeler bundan yararlanamıyor. Bununla ilgili düzenleme istiyoruz. Fon hala kullanılabilir durumda. Biz de depremi yaşadık lütfen bizi unutmasınlar. Dünya Bankası Fonu ile ilgili eksiklikler var. İnşaatı başlamış olanlara krediyi versinler lütfen. Biz Halk Konut 5 olarak bu krediyi çektik. Emlak Konut girdi sistemin içine. Emlak Konut şu anda konut yapıyor. 2 yıl ödemesiz, 10 yıl vadeli. O da iyi gidiyor ama 6 Şubat depreminden sonra buraya ilgi hafifledi” diye konuştu.
“DEPREMZEDE KADERİNE TERK EDİLDİ”
Özkan depremzedelerin kaderi ile baş başa bırakıldığını belirtirken, “Evet karınca misali gidiyoruz. 4 yıldan sonra baktığımızda depremzede kendi kaderi ile baş başa bırakıldı. Kaderine terk edildi. Evini satıp gitmek zorunda kalanlar, arsasını satmak zorunda kalanlar, evini yaptıramayanlar müteahhite yarısını kaptıranlar var. Müteahhit anlaşmaları başka bir sorun oldu zaten. Gelip ben bunu yapamıyorum yeniden bir anlaşma yapalım diyorlar ekonomik krizden dolayı” açıklamasını yaptı.
HALK KONUT’TA SON DURUM NE?
İzmir Büyükşehir Belediyesi garantörlüğünde devam eden Halk Konut Projesi hakkında konuşan Özkan, “Halk Konut iyi gidiyor. 29 tane kooperatif oluştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi yürütüyordu, şimdi seçimlerden sonra Büyükşehir Ege Şehir Planlama ile destek veriyor. Cemil Tugay bu konuda çok hassas sağ olsun. Bir kısmı da yapılma aşamasında. Devam edecek. Bununla ilgili Bayraklı Belediye Başkanımız ile bu konudaki en tecrübeli başkanlarımızdan. Bu konuda hassas davranıyor. BAYBEL şirketi üzerinden yürüyor şu anda. Depremzedelere öncülük ediyor” dedi.
REZERV ALANDAKİ BİN 200 KONUT İÇİN ÇAĞRI!
Özkan son olarak Bayraklı Şehir Hastanesi’ne komşu bölgede inşa edilen evlerden bin 200 tanesinin boş bulunduğunu ve bu konutların İzmir Depremi’nde evleri orta hasarlı olarak tespit edilen depremzedelere verilmesi çağrısında bulundu.
Özkani “Bir de rezerv alanda bin 200 tane fazlalık konut var. Bu konutları Hamza Dağ ve Binali Yıldırım ile görüşmüştük orta hasarlılardan başlamak üzere satış önceliği verilsin istemiştik. Onlar milli servet olarak orada duruyor. Onu da mümkünse satışa çıkarsınlar da kira ödemek zorunda olan depremzedeler gelsin burada ev sahibi olsunlar. Biz onu bekliyoruz. Aksi takdirde kendimizi oraya kilitleriz diyoruz” ifadelerini kullandı.