PERYÖN Türkiye İnsan Yönetimi Derneği'nin İzmir'deki Sabancı Kültür Merkezi'nde iki gün sürecek 14. Ege İnsan Yönetimi Zirvesi çok sayıda konuşmacının katılımıyla başladı. PERYÖN Türkiye İnsan Yönetimi Derneği Ege Şubesi Başkanı Serdar Kalaycıoğlu, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, hızla değişen ve gelişen teknolojinin, gelecek ile birlikte yürümeye başladığı bir dönemde, iş dünyasında da geçen yıllarda yapılanların tekrar edilerek var olmanın mümkün olmayacağını ifade etti. Kalaycıoğlu, "Gelecek geldi. Şimdi burada geleceği yaşıyoruz. Ama unutmayalım hep birlikte yaşatacağımız ve yaratacağımız kocaman bir gelecek bizi bekliyor" ifadelerini kullandı.
'GELECEĞİMİZİ ROBOTLARLA PLANLAYAMAYIZ'
Toplantıda 'Geçmişten geleceğe Türkiye'de iş hayatı' konulu konuşmasıyla katılımcılara hitap eden tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, sanal ortamın giderek yaygınlaştığını söyleyerek gelecekteki insanın konumuyla ilgili değerlendirmelerini paylaştı. İnsanoğlunun en büyük vasfının duygusallığı olduğunu belirten Ortaylı, "İnsanın en üstün özelliği, düşünce ve duygunun birbirine yön vermesidir. 20 sene sonra insanın banka kurup banka satamayacağı, herşeyi robotların yapacağı söyleniyor. Gelecek robotlarla olmaz çünkü iki robot konuşamaz. Konuşmak, kavga etmek, duygularla tepki vermek insanlara has özelliklerdir. Geleceğimizi robotlarla planlayamayız. Asrımız mühendislik asrıdır. İleride robotlarla yaşayacağız ama onlar belirli işleri yapacak. Muhtemelen otomobil şirketlerinin sigorta uzmanları ortadan kalkacak. İki araba çarpıştığı zaman verileri insanlardan daha hızlı ve daha doğru bir şekilde robotlar hazırlayabilecek. Ama hiçbir zaman o şirketi yönetenler robotlar olmayacak. Duygusallık ve insanın mantık yapısı işin sahibi olacak. Gelecekteki şirketler Amerikan ya da Japon modeli gibi olacak. Yani artık liyakata dayalı, insanların herşeyi planladığı ve karar verdiği devlet gibi şirketler çıkacak. Bunun getirdiği büyük rahatlamalar da olacak, büyük çatışmalar da olacak. Dünyada çatışmalar hiçbir zaman azalmayacak" diye konuştu.
Geleceğin 'altın çağ' olacağına dair öngörülerin palavradan ibaret olduğunu savunan Prof. Dr. İlber Ortaylı, bu görüşü içeren kitaplara tepki göstererek, "Bazı kitaplarda insanların zihninde bir altın çağ yaratılmak isteniyor. Yeryüzünde hiçbir zaman altın çağ olmadı, gelecekte de olmayacak. Diyeceksiniz ki o zaman 'Senin kitabının adı neden Türklerin Altın Çağı?' Vallahi ben koymadım. Yayıncı o ismi belirledi. Benim günahım yok" dedi.
Demokrasilerin de geçici olduğunu öne süren Ortaylı, "Demokrasi diye bir rejimin ebediyetine inanmamız mümkün değil. Eski Mısır'da çok mutsuz ve üretimsiz bir toplum olduğunu kimse ileri süremez. Mezopotamya dönemindeki insanların daha geri olduğunu düşünmeyelim. Mühim olan bir toplum nasıl ayakta kalacak? Değişim söz konusu. Buna karşı koyamayız" diye konuştu. (DHA)
Sayfa başına git