MENÜ
İzmir 17°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İzmir Teknoloji Üssü için 'Yıldırım' imza!
Ekonomi
12 Haziran 2018 Salı 14:57

İzmir Teknoloji Üssü için 'Yıldırım' imza!

İzmir Teknoloji Üssü'nün protokolünü Başbakan Binali Yıldırım, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr Mustafa Güden, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal imzaladı. Başbakan törende önemli mesajlar verdi.

İZMİR - Başbakan Binali Yıldırım Balçova Kaya Termal Otel'de düzenlenen İzmir Teknoloji Üssü Tanıtım Toplantısı'na katıldı. 

İzmir Teknoloji Üssü'nün protokolünü Başbakan Binali Yıldırım, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr Mustafa Güden, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal imzaladı.



Törende yaptığı konuşmada önemli açıklamalarda bulunan Başbakan Yıldırım mevcut teknoparkın yapılan teşviklerle geliştiğini, 150 firmaya çıktığını ve bin çalışana sahip olduğunu söyledi.

Böylelikle İzmir Teknoloji Üssü'nün altyapısının hazır hale geldiğini kaydeden Yıldırım, "Bu sefer yaptığımız ne? Bu sefer yaptığımız da İzmir Teknoloji Üssü şirketini kuruyoruz. Daha büyük ölçekli araştırma, geliştirme, yenilikçilik konusunda büyük tarihi bir adım atıyoruz. Bunun yeri de müstesna bir yer. Bilişim için teknopark için Ar-Ge faaliyetleri için İzmir bulunmaz bir şehir, sakin iklimi, insanı gayet güzel, o bakımdan bu projenin hayata geçmesi için bugün bir adım atılıyor olmasının şahsen büyük bir mutlulukla ifade etmek isterim." dedi.

Başbakan Yıldırım, İzmir Teknoloji Üssü'nün 9,5 milyon metrekare alan üzerinde yapılacağını, uzun vadede bir milyon metrekarenin üzerinde kapalı alanın olacağını belirterek, "Burada küresel firmalar dahil yerel firmalar da Ar-Ge faaliyetlerini, teknoloji gelişme faaliyetlerini yapmış olacaklar. Bu şirketin görevi de altyapıyı hazır hale getirmek, burada faaliyet gösterecek firmalara altyapısı hazır yerleri teslim etmek. Üst yapıyı ve diğer ihtiyaç duydukları yapıları da bu firmalar yapmış olacak." diye konuştu.

Bu projeyi değerli kılacak en büyük aracın İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü olacağını dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu: "Burada akademik çalışma yapan, araştırma yapan ağırlıkla doktora ve yüksek lisans yapan öğrencilerin olması, bu projenin geleceği için en önemli avantaj, en fazla ümit vadeden bir durum. Bu avantajı da katma değere, ülkemizin gelecek hedeflerine en güzel şekilde dönüştürmüş olacağız. Burada dediğim gibi, yerli ve küresel yatırımcıları şirket kurabilecek, Ar-Ge ve yenilikçilik desteklerinden yararlanacak. Gelişim ve risk sermayesi konularında yararlanacaklar, fikri mülkiyet haklarını geliştirecek ve değerlendirebilecekler. İzmir Teknoloji Üssü'nün 10 yıllık bir zaman dilimi içerisinde toplam 800 şirkete çıkmasını hedefliyoruz. Aynı şekilde uzun vadede doğrudan ve dolaylı katkılarıyla birlikte 40 bin civarında genç beyine, akıl teri üreten gençlerimize, araştırmacılarımıza iş, aş imkanı sağlayacağız."

"Milli gelire 15 milyar dolar katkı sağlayacak"
Başbakan Yıldırım, bunun İzmir ve Türkiye için çok önemli olduğuna değinerek sözlerine şöyle sürdürdü: "Bunun ekonomimize katkısı 10 yıllık süreç içerisinde her şey yolunda giderse en az 15 milyar dolar dolayında milli gelirimize bir katkı sağlayacak. Bu tablodan İzmir Teknoloji Üssü'nün ne kadar hayati öneme sahip, ne kadar stratejik bir yatırım olduğunu kolayca tahmin edebiliriz. Bu projeyi İzmir'in gelecek yılları için lokomotif bir proje olarak görüyorum. İnşallah başka projeler de bunu takip edecek. Bu yüksek teknolojik projeler, yüksek teknoloji gerektiren işler durup dururken ortaya çıkmıyor. Bu adımlar Türkiye'nin son 16 yılda gelişim vizyonunun bir sonucudur. Türkiye her alanda olduğu gibi teknolojide de önemli atılımlar içerisinde. Teknopark sayılarının artırılması, Ar-Ge faaliyetlerine teşviklerin artırılması ve Ar-Ge'ye ayrılan kaynağın artırılması. Gayri safi milli hasılamızın yüzde 0,45'i iken bugün 1 seviyesine yaklaşmış durumda ama hedef burada durmak değil, en az 2,5 hatta milli gelirin yüzde 3 seviyesini yakalamayı hedefliyoruz önümüzdeki 10 yıl içinde."

"Türkiye'nin gelişen ve değişen dünyada hak ettiği yeri alması lazım"
Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olduğunu, ülkenin kalkınmasının dinamik bir şekilde devam ettiğini kaydeden Yıldırım, Türkiye'nin gelişen ve değişen dünyada hak ettiği yeri alması gerektiğini söyledi. Yıldırım, Türkiye'nin bölgedeki sorumluluklarını eksiksiz yerine getirebilmesi için ekonomisiyle, savunmasıyla, yenilikçi teknolojilerdeki başarısıyla güçlenmesi, güçlü olması gerektiğini vurguladı.

Yenilikçi teknolojilerde sermayenin insan, beyin, akıl teri olduğunu ifade eden Yıldırım, "Çok büyük sermayeye ihtiyacımız yok. O kadar zengin bir ülke değiliz ama en büyük zenginliğimiz insanımız, insan kapasitemiz, insan kaynağımız sayesinde biz gelişmiş ülkeler arasındaki farkı önümüzdeki 10-15 senede kapatabiliriz." dedi.

"Bilgi en büyük güç haline geldi"
Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki kişi başı milli gelir farkının 2003'den 2016'ya gerilediğine dikkati çeken Yıldırım, şunları kaydetti: "Yani yüzde 34 artırdık. Eskiden Avrupa Birliği ortalamasının üçte biri Türkiye'nin kişi başına milli geliri oluyordu, şimdi 3'te ikisi oluyor. Keza Amerika ile aramızdaki farkı yüzde 25 kapattık. Bu teknoloji merkezleri de aynı şeyi sağlayacak. Buralarda katma değerli ürünler geliştirilecek. Bugün ihracatımızın kilo bedeli 1,5 dolar, 1,67 dolar. Bunun 4 dolara, 5 dolara çıkması lazım ki Türkiye gelişmiş ülkeler arasındaki yerini alsın. Bu da tabi geleneksel ürünlerimizle olmaz. Zeytinyağıyla, pamukla, fındıkla, üzümle tamam bunlar iş görüyor ama bunlar yetmez. Bunun üzerine daha çok akıl, daha yükte hafif, pahada ağır ürünler geliştirmemiz lazım. Gelişmiş ülkeler niye fark yapıyorlar, bilgiyi satıyorlar. Bilgi şu anda en büyük güç haline geldi. Tanklar, toplar, füzeler güçlü olmak için yetmiyor."

Başbakan Yıldırım, bilginin katma değere dönüştürüldüğü zaman güçlü olunacağını, teknoloji üslerinden amaçlarının bir tanesinin de bu olduğunu söyledi.

2003 yılında 5 olan teknopark sayısının şu anda 77'ye çıktığını, 15 yılda ciddi bir gelişim sağlandığını, teknoparklardaki toplam hasılanın 82 milyar liraya ulaştığını anlatan Yıldırım, "Son 15 yıldır yaptığımız düzenlemelerle tam zamanlı Ar-Ge çalışanı sayısını 29 binden 137 bine çıkardık. Aynı dönemde 6 bin olan özel sektörün tam zamanlı çalışan sayısını 72 bine çıkardık. Eskiden Ar-Ge denince devlet akla geliyordu. Şimdi dedik ki devletin araştırma, geliştirme yaparak yol alması akılcı değil, çok da verimli değil. Onun için ne yapalım özel sektöre yavaş yavaş geçiş yapalım ve kaynakları oraya aktaralım." diye konuştu.

Yıldırım, İzmir Teknoloji Üssü'nün Türkiye'nin gelecek vizyonuna öncülük edecek bir proje olduğunu belirterek, çalışmaya katkı veren kamu kurumu temsilcilerine de teşekkür etti.



BAKAN ÖZLÜ: 40 BİNDEN FAZLA İSTİHDAM HEDEFLİYORUZ
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ise, “İzmir Teknoloji Üssü Projemiz; İzmir’in potansiyelini, gücünü ve imkânlarını bütünleştiren, dev bir projedir. Biz bu büyük projeyle; İzmir’in sahip olduğu sanayi ve teknoloji potansiyelini, bütün unsurlarıyla birlikte harekete geçiriyoruz. İzmir Teknoloji Üssü; ülkemizin topyekûn teknoloji geliştirme kapasitesinin artırılmasına hizmet edecektir. Dünyada parmakla gösterileceğine inandığımız projemiz, Türk bilim ve teknoloji dünyasına da kaldıraç vazifesi görecektir. İzmir Teknoloji Üssü’nü planlarken; tüm paydaşların görüşlerini ve önerilerini aldık. Bu vesileyle; İzmir Teknoloji Üssü için heyecan duyan, bu projeye sahip çıkan ve bizleri yüreklendiren tüm İzmirli iş insanlarımıza, idarecilerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Sayın Başbakanım, İzmir Teknoloji Üssü’ne ilişkin çalışmalarımız, bir yıldan fazla bir süre önce başladı. Bu kapsamda; aralarında muhtemel yatırımcılar, üniversiteler, teknoloji geliştirme bölgeleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla istişarelerde bulunduk. Üssü, Urla’da yaklaşık 9 buçuk milyon metrekare arazi üzerinde inşa edeceğiz. İzmir Teknoloji Üssü; uçtan uca her şeyin yer aldığı bir ekosistem olacak. Bu ekosistemde; global büyük yatırımcılar, lider Türk şirketleri, büyük ve orta ölçekli firmalarımız, laboratuarlar, prototip atölyeleri ve sosyal donatılar yer alacak. İzmir Teknoloji Üssü’müz; sadece ulusal değil, aynı zamanda uluslararası bir cazibe merkezi olacak.  Teknoloji Üssü’nde; toplamda farklı ölçeklerde 800 şirketin faaliyet göstermesini, uzun vadede doğrudan ve dolaylı etkileriyle beraber 40 binden fazla istihdam sağlanmasını, 15-20 milyar TL Gayri Safi Yurtiçi Hasıla oluşturulmasını planlıyoruz. Teknoloji Üssü’nün kurulumu için, bir kısmı Kamu Özel İşbirliği modeliyle olmak üzere, 10 yılda 1,4 milyar TL yatırım gerçekleştireceğiz. Şirketlerin ihtiyaçlarına uygun bir biçimde, hızlı bir teşvik ve destek sistemi sunacak olan, “İzmir Teknoloji Üssü Teşvik ve Destek Ofisini” kuracağız. Girişimcilerimizin yeterli finansmana erişebilmeleri için, bünyesinde girişim sermayesi fonlarını barındıran özel bir finansman şirketi kuracağız” diye konuştu. (AA)

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir