GERÇEKİZMİR - İzmir’de merkezi sistemin frekansına girilip camiden korsan müzik yayını yapılan anları sosyal medya hesabında paylaşınca gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen CHP eski İl Başkan Yardımcısı Banu Özdemir 'dini değerleri aşağılama' suçundan sevk edildiği adliyede, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Özdemir'in ifadesinde "İzmirlileri zan altında bırakan videolar gördüğü için buna sebep olanların kim olduğunun ortaya çıkarılmasına dikkati çekmek amacıyla paylaşımları yaptığını" söylediği ileri sürüldü.
YAŞADIKLARINI ANLATTI
Savcılık tarafından yürütülen soruşturmada tutuklanan CHP İzmir eski İl Başkan Yardımcısı Banu Özdemir cezaevine gönderilirken duygularını CHP İstanbul eski Milletvekili ve Gazeteci Barış Yarkadaş’a anlattı.
Yarkadaş, Banu Özdemir ile konuştuğunu söylerken kendisine söylediklerini de paylaştı. Özdemir’in karar sonrası açıklaması şöyle:
"O görüntüler, çeşitli internet sitelerinde yayınlandı. Ben de görüntüleri o sitelerden tam iki saat sonra indirdim ve paylaştım. Paylaşımlarımda bir hakaret, küfür, aşağılama yok. Ben inançlı bir insanım. Bunu zaten yapmam. Ancak ne yazık ki benim paylaşımlarım sonrası bir grup trol önce beni hedef gösterdi. Ardından hesabımı ele geçirmeye çalıştılar. Sabaha kadar bununla uğraştım. Sabah saatlerinde ise emniyetten arandım ve ifadeye davet edildim. Avukatım Süleyman Karadağ ile polise geldik ve ifade verdik. İfademizi tamamladıktan sonra, görevli polisler gözaltı işlemi uygulayacaklarını söyledi. Savcılık bu yönde talimat vermiş. Ve kendi ayağımla geldiğim karakolda gözaltına alındım. Geceyi de nezarette geçirdim. Polisler gayet nazik ve kibardı. Bir sorun yaşamadım. Zaten onlar da durumun saçmalığının farkındaydı.
Cuma sabahı ise polis, avukatımın evine giderek, ona emanet ettiğim telefonumu almış. Telefonum incelenmiş. Polisin raporuna göre, camiden çalınan Çav Bella marşını, ifademde de anlattığım üzere, haber sitelerinde yayınlanmasından tam iki saat sonra indirdiğim yazıyor. Polis, görüntüleri hangi sitelerden saat kaçta aldığımı da raporlanmış. Orada da görüldüğü üzere, ben iki saat sonra paylaştım.
Ancak ne yazık ki; savcı bunları dikkate almadı. Üstelik, adliyeye getirildikten sonra ifademe başvurmayacağını söyledi. Ardından da ifademi bile almadan tutuklamaya sevk etti. Tutuklamaya sevk edildiğimi de medyadan öğrendim. Hakim karşısına çıktım. Tüm bunları anlattım. Trollerin hedef göstermesi yüzünden gözaltına alındığımı, bir suç işlemediğimi, sevk maddesi olan TCK 216'daki kıstasların hiç birinin oluşmadığını ifade ettim.
Hakim 'Bu paylaşımı yaptığında tepki alacağını düşünmedin mi?' diye sordu. Ortada bir suçun olmadığını, tepki gösterenlerin trolller olduğunu bir daha söyledim. Hakim, bana tepki twiti yazan bir kişiyi ismini vererek sordu.Tanıyıp tanımadığımı, trol olup olmadığını sordu. Tanımadığımı söyledim. Avukatım Süleyman da gerekli savunmayı yaptı. Hakim 10 dakika ara verdi. Ardından ise "Toplumda oluşan tepki"yi gerekçe göstererek tutuklanmama karar verdi. Ailemle görüşmeme izin de verdi. Hukuksuz bir karardır”