Gizem TABAN/GERÇEKİZMİR- Seçim öncesi verdiği vaatler arasında yer alan “kenti ortak akılla yönetme” kapsamında başlattığı arama konferansının ilkini Kültürpark’a yönelik gerçekleştiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, arama konferanslarının ikincisini Tarım ve Sağlıklı Gıdaya Erişim” hakkında gerçekleştirdi.
İsmet İnönü Kültür ve Sanat Merkezi’de gerçekleşen programa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe, üreticiler, tüketiciler, tarımla alakalı kooperatiflerin temsilcileri, vatandaşlar katıldı. Katılımcıların tek tek söz aldığı toplantıda Başkan Soyer, görüş ve önerileri tek tek not aldı. Ayrıca Soyer, büyükşehir belediyesinde iklim değişikliği dairesi kurduklarını aktardı. Soyer, Tarım Lisesi ve Tarım Üniversitesi için çalışma yaptıklarını da kaydetti.
BİZİ DİĞER KENTLERDEN AYIRAN EN ÖNEMLİ ÖZELLİK ORTAK AKIL
Programın açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmirli olmaktan gurur duyduğunun altını çizerek, “Bizi diğer kentlerden ayıran en önemli özellik ortak akıl, ortak zeka, kolektif akıl ve kolektif zekayı ortaya koyma irademiz oldu. Bundan sonra da böyle olacak. Demokrasinin sadece, 5 yılda bir sandığa giderek oy kullanmak olmadığını, demokrasinin bir yaşam kültürü olduğunu biliyoruz ve bunun çok kıymetli olduğunun farkındayız. O nedenle İzmir gibi bir şehrin olağanüstü büyük potansiyelini ancak ortak akılla yakalayabiliriz. O potansiyelin yaratabileceği imkanları ortak akılla hayata geçirebiliriz. Aksi takdirde ‘ben en doğrusunu biliyorum’ ben en doğrusunu yaparım’ dediğimiz zaman o büyük potansiyel ıskalanır. Tam da bu nedenle bu şehirdeki yönetim anlayışının; katılımcı, ortak akılla şekillenecek bir model olmasını arzu ediyoruz” dedi.
ÇITAYI DAHA YUKARIYA TAŞIMA HEYECANINDAYIZ
Tarım ve turizmin İzmir’in en önemli iki dinamiği olduğunu belirten Soyer, İzmir’in gerçekleştireceği tarım politikalarıyla diğer kentlere örnek model olacağını söyledi. Soyer şöyle devam etti: “Bugün burada tarım başlığında, tarımın çok farklı paydaşlarıyla bir aradayız. Tarımın her alanında üretici veya tüketici olarak var olan, ekmeğini bundan kazanan kim varsa temsilcilerini buraya davet ettik. Burada bir beyin fırtınası yapacağız. Tarım ve turizm İzmir’in en temel iki ekonomik dinamiği… Bunun yanına sağlık, sanayi, enerjiyi eklemek mümkün ama tarım ve turizmin lokomotif olma özelliği var. Türkiye’de tarım politikalarıyla ilgili söyleyecek çok sözümüz olabilir, beğendiğimiz beğenmediğimiz noktalar olabilir ama biliyoruz ki yerelde başka bir tarım politikası geliştirmek mümkün. 15 yıl boyunca başta Aziz Kocaoğlu olmak üzere İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nin ürettiği ve geliştirdiği bir tarım politikası var, bu politikanın verileri son derece değerli. 15 yılın hafızasıyla yola çıkıyor olmak hepimiz için kolaylaştırıcı... Biz, o çıtayı biraz daha yukarıya taşıma heyecanındayız, o çıtanın yukarı çıkmasının mümkün olduğunu biliyoruz. İzmir’de ortaya koyacağımız politikalar diğer kentlerimize yol gösterecek, örnek model olacak. Bu mümkün ve bu heyecanı taşıdığımız içim buradayız.”
HÜKÜMETİN TARIM POLİTİKALARINA ELEŞTİRİ
Türkiye’nin tarım politikalarına eleştiride bulunan Soyer, “Türkiye’nin tarım politikalarını tartışmak mümkün ama geldiğimiz bir sonuç var ki; Türkiye çok çeşitli tarım ürünlerini ithal etmek durumunda kaldı, bu tabloyu ortaya çıkaran gerekçeler anlaşılır değil. Büyük afetler, kuraklılar nedeniyle ortaya çıkan bir tablo değil. Ekonomi ve tarım politikalarından dolayı ortaya çıkan bir sonuç var. İthalatı sürdürerek ithalatı bitiremezsiniz, sadece üretimi destekleyerek, üreterek, uluslar arası arenada var olarak ithalatı engelleyebilirsiniz. Bunları yapmak mümkün! Bugün burada bir beyin fırtınası gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
5 YIL SONRASININ HAYALİNİ KURALIM
Programın formatı ile ilgili bilgilendirmede bulunan Başkan Soyer, “Formatımız şu şekilde olsun istiyoruz; 5 yılın sonunda herkes bulunduğu konum itibariyle nerede olmayı hedefliyor, bunu konuşalım istiyoruz. Üretici kooperatiflerimiz, hangi noktada bulunmayı arzu ediyor ve bu noktaya varmak için ne yapılması gerektiğini düşünüyor ve bu noktada büyükşehir belediyemizden beklentisi nedir... 5 yıl sonrasının hayalini kuralım, ortak hayal, ortak hedef çıkarmaya çalışalım. Farklı çıkarlar ve menfaatler olabilir ama ben ortak bir akıl ve hedef ortaya koyabileceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
MENEMEN’DE 500 DÖNÜM BUĞDAY EKECEĞİZ
Bir vatandaşın, “Seferihisar’daki Ata ekmeğimizin İzmir’in her yerine satılmasını istiyoruz” talebine cevap veren Soyer, “Menemen’de 500 dönüm karakılçık buğdayı ekmeyi düşünüyoruz” dedi.
KADİFEKALE’YE KADINLAR İÇİN STANT
Kadınların üretime katılması yönünde bir görüş gelmesi üzerine açıklamada bulunan Başkan Soyer, “Kadifekale’de 120 stantla kadınların ürünlerinin satabileceği bir pazar açıyoruz. Hepinizi de davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
ALIM GARANTİLİ ÜRÜNDE HEDEF 1 MİLYAR
Ayrıca Soyer, Geçen 12 yıl içerisinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, alım garantili üretimde, üreticilerden 470 milyon ürün aldığını belirterek, “Biz bunu 5 yıl içerisinde 1 milyara çıkartacağız” dedi.
TARIM PLANLAMASINI HAYATA GEÇİRİYORUZ
Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak tarım planlaması başlattıklarını kaydederek, “Kooperatiflerimizin bir sonraki yıl hangi havzada neyi ne kadar üreteceğini, ne kadara satılacağına önceden vakıf olmak istiyoruz. Üreticimizin de neyi üretirse kaçtan satacağını bilmesini istiyoruz. Bir nevi tarım planlaması yapmak istiyoruz. Normalde Devlet Planlama Teşkilatının ya da Tarım Bakanlığı’nın yapması gereken bir şeyi İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak yapmaya başladık. Böylelikle bir sonraki yıl hangi havzada ne kadar, ne üretileceğini biliyor hale geleceğiz, planlı bir üretim sürecini başlatmış olacağız” dedi.
TARIM ALANLARINI İMARA AÇMAYACAĞIZ
Bir vatandaşın tarım alanlarının korunması ile ilgili talebine yanıt veren Başkan Soyer, “Biz tarım alanlarını imara açmayacağız, koruma alanlarını imara açmayacağız” dedi.
NEPTÜN SOYER DE SÖZ ALDI
Toplantıda söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi İzmir Köy-Koop Başkanı Neptün Soyer, “İzmir’de Türkiye’ye örnek olmuş kooperatifler var. İçiniz rahat olsun, iyi adil, temiz gıdaya ulaşacağımız zaman kooperatifler en iyi adres. Üreticiden ürünü alıp tüketiciye aracısız ulaşacağına inanıyoruz. Biz üretici kooperatifleri yüzde 20 şeklinde hallerde yer almak istiyoruz. Bununla birlikte ürünleri tüketiciyle buluşturmak istiyoruz. Üretici kooperatifleri olarak Kaynaklar’daki halde tüketiciyle buluşmak istiyoruz. Kaynaklardaki halde üretici tüketici kooperatifleri olarak el ele olmak istiyoruz”” diye konuştu.
Sayfa başına git