İzmir merkez üssü Seferihisar olan 6.6 şiddetindeki depremle sarsıldı. Kent 114 kişinin yaşamını yitirdiği depremin yaralarını sarmaya devam ediyor. Evleri yıkılan ya da ciddi sayıda hasar alan binlerce insan çadır kentlerde yaşama tutunmaya çalışırken, hasar tespit çalışmaları da tüm hızıyla sürüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın son açıkladığı verilere göre İzmir’de 214 acil yıkılacak ağır hasarlı bina tespit edilirken, orta hasarlı 201 ve az hasarlı da bin 431 yapı bulunuyor. Çalışmalar kapsamında uzman ekipler tarafından az hasarlı tespiti yapılan ve ‘oturabilir’ raporu verilen evler tartışmaları ve tedirginlikleri de beraberinde getirdi. Deprem şokunun ardından evlerindeki hasar nedeniyle yaşamı dışarıda geçiren çok sayıda insan bu raporlara rağmen kabus yaşadıkları ve çatlaklar içindeki hanelerine dönmek istemiyor.
İzmir’de depremin merkezi Bayraklı ilçesindeki Mansuroğlu Mahallesi’nde bulunan Nazlı Apartmanı da ‘az hasar’ raporlanan bu binalardan biri… 8 katlı binanın 3.katında oturan Yurdanur Civan içinde bulundukları çaresizliği “’Girip oturabilirsiniz ama yıkılmaz diyemem’ dediler. Biz de ‘Siz olsanız çocuklarınızla bu evde oturabilir misiniz?’ diye sorduk. Tabiî ki cevap veremediler. Bu konuya acilen bir çözüm bulunmasını istiyoruz” sözleriyle anlattı. Aynı apartmanda oturan Semanur Teker ise, “Evimin tüm duvarları kolonları patladı. Apartman asla girilecek gibi değil. İlla apartman yıkılıp enkaz altında kalsaydık mı ağır hasarlı raporu vereceklerdi. Yazıklar olsun” diye konuştu. Mansuroğlu Mahallesi’nde bir başka az hasarlı raporu verilen apartmanın sakinlerinden Pelin Kıpçak da “Bornova bizim evimiz ama umarım mezarımız olmaz. Tespitlerin ardından ‘hasarsız’ denilen rapora itiraz ettik yeniden gelip bakacaklar” ifadelerini kullandı.
OTURABİLİRSİNİZ AMA YIKILMAZ DİYEMEM
Depremden önce ailesiyle birlikte 8 katlı Nazlı Apartmanı’nın 3’ncü katında oturan Yurdanur Civan, “Evimiz daha önceki depremlerde herhangi bir hasar almamıştı. Ama son depremde hepimiz çok büyük bir korku yaşadık. Binamız oturulabilecek durumda değil. Depremin ardından görevliler gelip ‘çekiçle’ evin durumuna baktılar. Evin oturulabilir olduğuna dair bir karar verdiler. ‘Girip oturabilirsiniz ama yıkılmaz diyemem’ dediler. Biz de ‘Siz olsanız çocuklarınızla bu evde oturabilir misiniz?’ diye sorduk. Tabiî ki cevap veremediler. Bu konuya acilen bir çözüm bulunmasını istiyoruz. Tüm apartman sakinleri çok mağdur durumda. Herkes ayrı bir yere dağıldı. Perişan haldeyiz” dedi.
EVİMİN KOLONLARI PATLADI
Aynı apartmanda oturan Semanur Teker ise, “Apartmanımız adeta enkaz halinde. Evimin tüm duvarları kolonları patladı. Kısacası ölüyorduk… Duvardan duvara savrulduk. 1 yaşında kızım var, dolaplar üstüne düşüyordu. Zaten yürünecek halde değildi. Emekleyerek gittim o kadar sallandı ki kapıdaki portmanto düştü. Kapıyı kilitledi. Çok etkilendik benim evimin duvarları patladı. Bütün eşyalarım enkaz altında. Asla apartman girilecek gibi değil. Belediyeden geldiler kolonlara çekiçle vurup hafif hasarlı dediler. İnsan canı bu kadar değersiz olmamalı. Deprem biraz daha devam etseydi apartmanımız kesinlikle yıkılacaktı. Kesinlikle hafif hasarı kabul etmiyoruz canımız bu kadar ucuz değil. İlla apartman yıkılıp enkaz altında kalsaydık mı ağır hasarlı raporu vereceklerdi. Yazıklar olsun” diye konuştu.
UMARIM MEZARIMIZ OLMAZ
Mansuroğlu Mahallesi’nde oturan bir başka apartman sakini Pelin Kıpçak da hasarlı binalarına verilen ‘oturulabilir’ raporuna itiraz ettiklerini söyleyerek, “Binanın yapımına 1986 yılında başlanmış. 1992 yılında temelden girenlere anahtar teslimi yapılmış. Biz 1993 yılından beri bu binada oturuyoruz. Yani 99 depreminden önce yapıldığı için deprem yönetmeliğine göre yapılmış değil. Hasar tespitinde hiçbir örnek alınmadı. Binadan kolonlardan kirişlerden hiçbir test yapılmadan bu rapor verildi! Bizim itirazımız zaten buna! Binadaki gerçek hasar ne bilmiyoruz. ‘Bütün Bornova’ya yetişemeyiz test yapmaya vakit yok’ dediler. Tanıdıklarımızın binaları için de sadece ‘bakılarak’ tespit yapıldığını öğrendik. Tek bizim binamız değil yani… Mansuroğlu Mahallesi’nde, Bornova ve Bayraklı’da bir sürü bina için durum böyle. Bornova bizim evimiz ama umarım mezarımız olmaz. Tespitlerin ardından ‘hasarsız’ denilen rapora itiraz ettik yeniden gelip bakacaklar” ifadelerini kullandı. (Çağla Geniş/İlkses Gazetesi)
Aynı durum bizede dediler 20 Kasım 2020 Cuma 03:08
|