Olay, 6 Mart 2017 tarihinde, Kemalpaşa Mahallesi 7055 Sokak’ta meydana geldi. Polis memurları Mehmet Çelik ve Osman Çoban, durumundan şüphelendikleri Serhat Ceyhan’ı sokak arasında durdurup, kimlik sorgulaması yapmak istedi. Yoklama kaçağı olan Ceyhan, kimliğini vermeyince polis memurlarınca gözaltına alınmak istendi. Bu sırada Ceyhan, yanındaki bıçağı çekip, polis memurlarına saldırdı. Vücutlarının çeşitli yerlerinden bıçaklanan polis memurları, telsizle yardım istedi. Bunun üzerine, olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık görevlilerinin müdahale ettiği polis memurlarından Mehmet Çelik, kurtarılamayarak, şehit oldu. Osman Çoban ise ambulansla Ege Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırılıp, tedaviye alındı. Yaralı yakalanan ve tedavisinin ardından tutuklanan Serhat Ceyhan hakkında, 'yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle bir kişiyi öldürme' ve 'yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle bir kişiyi öldürmeye teşebbüs' suçlarından dava açıldı.
'KALLEŞÇE VE CANAVARCA HİSLE SALDIRDI'
İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, tutuklu sanık Serhat Ceyhan, olayda yaralanan polis memuru Osman Çoban ve tarafların avukatları katıldı. Duruşmada polis memuru Çoban, sanığın kendilerine canavarca hisle saldırdığını belirterek, "Sanık bize araçtan iner inmez saldırmadı. GBT işlemi sona ererken saldırdı. Kalleşçe ve canavarca hisle saldırıp polis memuru arkadaşımızı şehit etti. Şehit olan arkadaşımda 7 bıçak yarası var. Biz bu şahsa ne yaptık ki böyle davrandı? En ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyorum" dedi.
ÖMÜR BOYU HAPSİ İSTENDİ
Duruşma savcısı ise verdiği mütalaasında, suçun işleniş biçimi ve toplanan delillerin değerlendirilmesi sonucu sanığın görevi başındaki polis memuru Mehmet Çelik’i birçok kez bıçaklayarak kasten öldürmekten ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına, diğer polis memuru Osman Çoban'a yönelik olarak ise görevi başındaki kamu görevlisine direnme suçundan 6 aydan 3 yıla, kamu görevlisini görev yaptığı sırada öldürmeye teşebbüs suçundan ise 13 yıldan 21 yıla kadar hapisle cezalandırılmasına karar verilmesini talep etti.
Sanık avukatı ise duruşma savcısının verdiği mütalaayı kabul etmediklerini belirterek, müvekkilinin mevcut vücut yapısıyla bu olayı gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını öne sürüp, masum olduğunu iddia etti.
Mahkeme heyeti, mütalaaya karşı savunma yapmaları için sanık ve avukatına süre vererek duruşmayı erteledi. (DHA)