2017’de özellikle üçüncü çeyrekte yakalanan iki haneli büyüme rakamının sevindirici olduğuna fakat büyümenin sürdürülebilirliğinin önemine dikkat çeken iş dünyası temsilcileri, 2018’dekomşu ülkelerdeki savaşların sona ermesiyle olumlu trendin yükselerek sürmesinden umutlu olduklarını belirttiler
Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Başkanı Levent Akgerman:
“Eğitim ve Yargı Reformu yapılmalı”
2017 yılında ekonomik açıdan olumlu göstergeler öne çıkmış olsa da, ne yazık ki toplumun tamamında hissedilen adalet ihtiyacının giderilmesi için gerekli adımlar atılamadı. Toplumda herkese eşit mesafede durulduğu algısı oluşmazsa ne büyümenin sürekliliğinden, ne de ekonomik istikrardan bahsedilebilir. 2018’den en büyük beklentimiz toplumumuzda hissedilen bu eksikliğin giderilmesidir. Bunun için de ilk olarak olağanüstü hal uygulamasına son verilmesi, ardından idari ve hukuki olmak üzere tüm demokratik kurumların yapılandırılarak yeniden işlevsel hale getirilmesi gerekiyor. Yeni yılda yapısal reformlara eğitim ve yargı reformu önceliklendirilerek başlanması da büyük önem arz ediyor.
Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ESİAD) Başkanı Fadıl Sivri
“Üretime dayalı büyüme sağlanmalı”
Ülkemiz 2017 yılında, özellikle üçüncü çeyrekte gerçekleşen çift haneli büyüme ile dünyada en hızlı büyüyen ekonomilerden birisi oldu. Ancak, büyüme oranlarından çok büyümenin niteliği önem arz ediyor. Bu anlamda büyümede yatırımların katkısının, son çeyrekte 2,4 düzeyinden 3,6 düzeyine yükselmesi umut verici. Bu olumlu gelişmenin büyümenin sürdürülebilirliği açısından devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Uzun dönemli ve istikrarlı bir büyüme için üretime dayalı yapıyı sağlamlaştırmak durumundayız. Sadece tüketim, inşaat ve kamu harcaması ile bunu sağlamak mümkün görünmüyor. Bu doğrultuda, yalnızca iç talepten değil, aynı zamanda dış talepten de faydalanabilmeliyiz. ABD, AB ve diğer gelişmiş ülkelerdeki büyüme oranlarının %2-3 bandına çıkmış ve 2018 yılında da devam edecek olması, ihracatımıza ve dolayısıyla büyümemize pozitif katkı verecek bir fırsat olarak değerlendirmelidir. Üretimi artırmalı, aynı zamanda girdi ithalatının üretimdeki payını düşürmeliyiz. Zira, cari açığın temel sebebi üretimimizin ithalata dayalı ve dış ticaret açığı yaratan yapısı. Kasım ayı enflasyonu bildiğiniz gibi çekirdek enflasyon ile birlikte %12-13 bandında. Merkez Bankası’nın enflasyon hedefleri yavaş yavaş gelecek yıllar için de iş dünyası için bir çıpa olma yetisini kaybediyor. Maalesef yüksek enflasyon ve yüksek büyüme bir arada sürdürülebilir kavramlar değil. Bu nedenle, 2002-2009 yılları arasında uyguladığımız mali disiplin, sıkı para politikası ve bunun sonucunda fiyat istikrarı odaklı ekonomi gündemimize bir an önce geri dönmemiz gerekli.
İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) Başkanı Hasan Küçükkurt:
“Teknoloji odaklı stratejiler oluşturulmalı”
Ülkemiz ekonomisi açısından 2017; devam eden Suriye iç savaşı ve mülteci sorunu, Ortadoğu’daki karışıklıklar, AB ve ABD ile yaşanan gerilimler ve elbette terör nedeniyle durgun bir yıl oldu. 2018’de her şeyden önce içte ve dışta normalleşmenin sağlanması en büyük beklentimdir. Hükümetin, 250 milyar TL'lik krediye Hazine garantisi sağladığı teşvik paketi, ekonomiye can suyu oldu. Benzer uygulamaların devam etmesini temenni ediyorum. Markalaşmada, ihracat artışında ve elbette işsizliğin azalmasında katma değeri yüksek üretimin önemi çok büyük. Bu yönde planlama yapılmasını ve adımların atılmasını bekliyorum. Ülkemiz ekonomisinin en büyük problemi olan cari açıkta makasın kapanması için de mutlaka önlemler alınmalı. Üretimde ithalatın payı mutlaka düşmeli. Özellikle hammadde ve ara malları üretiminde gelişmemiz gerekiyor. Bunun için politika üretilmesi ve teşvik sağlanması şart.Endüstri 4.0’ın getirdiği gelişmelerden kopmamak, hatta öncüsü olmak üzere özellikle inovasyon ve teknoloji odaklı stratejiler oluşturmak da ekonomi yönetiminin en önemli gündem maddelerinden biri olmalı.
Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak:
“Büyüme istikrarlı bir şekilde sürecek”
İstikrarlı bir çizgiyle, 2017’de de büyümemizi güçlenerek sürdürdük. Yatırımları İzmir’de yoğunlaşmış, sektöründe liderlik ve öncülük yapan bir yapı şirketi olarak kentimizin geleceğinin çok parlak olduğuna inanıyoruz. 2018 yılının da ülkemiz için iyi bir yıl olacağına inanıyorum. Sektör açısından sağlıklı, nitelikli bir arz-talep dengesinin gelişmesi gerekiyor. Kentsel dönüşüm projeleri inşaat sektörümüzün gelişimi açısından önemli bir alan. Önümüzdeki dönemde, sektörümüz gerçek anlamda kentsel dönüşüm amaçlı, doğru konumlanırsa çok iyi sonuçlar elde edilecektir. Bu yolda güvenilir adımlar ile ilerleyenler uzun vadede kazanacaktır. 2017 yılında toplamda 13 projeyi bir arada yürüttük. Teslim ettiklerimiz dahil, 13 projenin bugünkü toplam yatırım değeri 1 milyar 210 milyon dolardır. Folkart, geçen seneye göre yüzde 35 oranında bir büyüme gösterdi. Sektörle karşılaştırma yaptığımızda, çok olumlu bir rakam. Önümüzdeki yıl bu büyümeyi istikrarlı şekilde sürdüreceğiz.
Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi (KOSBİ) Başkanı Kamil Porsuk:
“2018 yılında olumlu trend sürecek”
2017 yılı, Türkiye ekonomisi açısından performans artışı yaşanan bir yıldı. Yılın ilk çeyreğinde 5.1, ikinci çeyrekte 5.2 olarak açıklanan büyüme rakamlarının ardından üçüncü çeyrekte yüzde 11.1’lik bir büyüme yakalanması sevindirici bir gelişmeydi. Tüm bu veriler göz önüne alındığında yıl sonunda yüzde 5’in üzerinde bir büyümenin yakalanmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ülkemiz için çok olumlu olan bu rakamlarda başta KGF olmak üzere çeşitli teşvik ve desteklerin de etkili olduğunu unutmamak gerek. Bölgemizin de hedeflerini yakaladığı 2017 yılının ülkemiz sanayicileri açısından olumlu bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. 2018 yılında da bu olumlu trendin sürmesini, sanayiye yönelik desteklerin artarak sürmesini umuyoruz.
Bağyurdu Organize Sanayi Bölgesi (BAYOSB) Başkanı Aydın Telseren:
“Yeni yılda yatırımlar sürecek”
2017 yılı pek çok sektörün hedeflerine ulaştığı, genel anlamda olumlu trendin ağırlığını hissettirdiği bir yıl oldu.Özellikle büyüme rakamları hepimizi sevindirdi. Sanayicilerimiz zaman zaman kur baskısını üzerlerinde hissetseler de yatırımdan vazgeçmediler. Bölgemiz de yıl boyunca yoğun bir ilgi ile karşılaştı ve yeni yatırımlar hayata geçirildi. Biz de bölge yönetimi olarak yıl boyunca sanayicilerimizi özellikle yüksek teknoloji ağırlıklı yatırımlara yönlendirmek adına çalışmalar yürüttük. 2018 yılında tüm bu çalışmaların meyvesini vereceğine inanıyoruz. Şu an yalnızca bölgemizde değil, pek çok OSB’de büyüme eğilimi var. Yatırımları süren sanayi tesislerinde üretimin başlamasıyla 2018 yılı da hem bölgemiz hem ülkemiz adına iyi bir yıl olacaktır.
Türkiye Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) Ege Şubesi Başkanı Can Yavaş:
“Savaşların sonlanması en büyük beklentimiz”
2017 yılı, özellikle 2016 ile kıyaslandığında ekonomik açıdan başarılı bir yıl oldu. İhracat rakamlarında hedeflerin aşılmasıyla gelen yüksek büyüme, tüm iş dünyasına rahat bir nefes aldırmış olsa da doların yukarı yönlü seyri zaman zaman sıkıntılar yarattı. Yine de tüm artıları ve eksileri teraziye koyduğumuzda artıların ağır bastığını, bu yönden olumlu bir yılı geride bıraktığımızı söyleyebiliriz. 2018 yılından beklentimiz, eksilerin daha da azaldığı bir yıl olması. Başta Suriye olmak üzere özellikle ülkemizin güney sınırında yer alan ülkelerde yaşanan savaşların sonlanması yeni yılda en büyük ümidimiz. Komşularımızda istikrarın sağlanabilmesi, ülkemizde de özellikle ihracata büyük katkı yapacaktır. 2018’in tüm dünyada barış ve huzurun hakim olacağı bir yıl olmasını diliyorum.
Tire Organize Sanayi Bölgesi (TOSBİ) Yönetim Kurulu Başkanı Kosat Gürler:
“Dev firmaların yatırımı sürecek”
Ekonomik gündemi etkileyen hem yerel hem de küresel birçok gelişmenin yaşandığı bir yılı geride bırakıyoruz. 2017 yılında istikrar sorunları ve krizlerin hakim olduğu dünya ekonomisine rağmen, ülkemiz beklentilerin üzerinde büyüme rakamlarını gerçekleştirerek yoluna devam etti. Özellikle 2017’nin 3. çeyreğinde yüzde 11,1 gibi yüksek bir büyüme rakamına ulaşılması, Türkiye’nin ekonomik açıdan olumlu bir yıl geçirdiğinin açık bir göstergesi oldu. Yaptığımız çalışmalar ve bu olumlu gelişmelerin ışığında, ülkemiz gibi biz de Tire Organize Sanayi Bölgesi olarak verimli bir yılı geride bıraktık. Bölgemiz, farklı sektörlerden yerli ve yabancı dünya devi firmaların yatırımlarıyla büyümeye, bölge ve ülke ekonomisine katma değer yaratmaya devam etti. 2018 yılında bu yöndeki çalışmalarımız ve yatırımlarımızla bölge ve ülke ekonomisine sağlayacağımız katkıların artarak devam edeceğine yürekten inanıyor, yeni yılın ülkemize ve dünyaya barış, huzur ve istikrar getirmesini diliyorum.
Kılıç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kılıç:
“Büyümeyi sürdürmemiz gerekiyor”
2017 yılında ülkemizin ekonomik hedeflerine ulaşması, tüm iş dünyası temsilcilerini sevindirdi. Özellikle yakalanan büyüme oranı, ekonomimiz adına olumlu sinyaller verdi. İhracat rakamlarının çok etkili olduğu bu büyümeye, su ürünleri sektörünün ihracat lideri olarak katkı vermiş olmak bizler için de büyük bir gurur oldu. 2018 yılının da hem ülkemiz, hem de sektörümüz adına olumlu gelişmelere sahne olacağı inancındayım. Özellikle eski planların yenilenmesi yoluyla açık denizlerimizde yer alan üretime uygun alanların sektörümüze kazandırılmasıyla, 2023 hedefleri doğrultusunda ülke ekonomisine katkımız çok daha fazla artabilir.
Ege Otomotiv Derneği (EGOD) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Akkalay:
“Yerli otomobil projesi sektörü büyütecek”
Sektörümüz adına 2017 yılının genel anlamda başarılı geçtiğini söyleyebiliriz. Türkiye ihracatında liderliği yine kimseye bırakmayan otomotiv sektörü, 2017’nin başında 24 milyar dolar olarak belirlenen senelik ihracat hedefini, daha 11. ayda geride bıraktı. Fakat kur dalgalanmaları iç piyasayı zaman zaman olumsuz etkiledi. 2016 yılında iç piyasada 983 binin üzerinde perakende araç satışı gerçekleşmişti. 2017’de 11’ayda 819 bin rakamı ancak yakalanabildi. 2018 yılında sektörü bu dalgalanmalardan koruyacak tedbirlerin hayata geçirilmesi büyük önem arz ediyor. Yerli otomobil çalışmalarının başlamasıyla büyük bir heyecan yaşayan sektörümüz, ilk yerli otomobil yollarda yerini alana dek olumsuz etkenlerden korunursa, yerli otomobilimizin de ihracatının başlamasıyla ülke ekonomisi içerisindeki payını ciddi bir şekilde yükseltecektir.
Ege Giyim Sanayicileri (EGSD) Başkanı Atınç Abay:
“2018 yılında ciddi yol katedeceğiz”
2017 senesi ülkemizde tüm sektörler açısından olumlu bir yıl oldu. Giyim sanayicileri olarak biz de bu olumlu havayı yakalamayı ve sektör olarak büyümeyi başardık. Yıllardır çalışmalarını yürüttüğümüz pek çok projenin de meyvelerini topladık. Özellikle dernek olarak organizasyonunu üstlendiğimiz IF Weddding Gelinlik, Damatlık ve Abiye Fuarı ve İzmir FashionWeek etkinlikleri 2017’ye damgasını vurdu. 2018 yılında bu etkinliklerimizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, 4 yıldır gerçekleştirmekte olduğumuz “Tedarikçiler Buluşması” etkinliğimizi 2018 yılında fuara dönüştürerek sektörümüze bir fuar daha kazandıracak olmanın mutluluğu içindeyiz.İzmir’i tasarım konusunda bir marka haline getirerek sektörümüzün ve kentimizin gelişimine katkı sağlama hedefimiz doğrultusunda, 2018 yılında çok ciddi yol katedeceğimizden şüphem yok.
İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) Başkanı Huriye Serter:
“Teşvikler artarak sürmeli”
İzmirli iş kadınları olarak 2017 yılında ülke ekonomisindeki olumlu trendden memnununuz. Beklentileri aşan büyüme rakamları, hepimiz için umut verici olsa da yeni yıldan itibaren adımlarımızı daha sağlam atmamız gerekecek. Yakalanan bu yüksek rakamların olumsuz baz etkisi yaratmaması ve önümüzdeki yıl da ülkemizin en az yüzde 5 seviyesinde büyüyebilmesi için çok daha fazla çalışmamız gerekiyor. Bu bağlamda işletmelere yönelik devlet teşviklerinin artarak sürmesini, özellikle kadın girişimcilerin bu teşviklerde öncelikli olmasını çok önemli görüyoruz. 2018 yılının başta ülkemiz olmak üzere tüm dünyaya huzur getirmesini diliyorum.
Ege İş Kadınları Derneği (EGİKAD) Başkanı Nilhan Antitoros:
“Hukukun üstünlüğü her alanda sağlanmalı”
2017 yılında ülkemiz adına pek çok kritik gelişme yaşandı. Özellikle 16 Nisan 2017’de gerçekleştirilen anayasa referandumu bu kritik gelişmelerin başında geliyordu. İş dünyası bu süreci yakından takip etti ve özellikle dış kaynaklı yatırımlar referandum sonucuna göre şekil aldı. 2017’de yakalanan büyüme trendi de önemliydi. Özellikle ülkemizin bulunduğu coğrafyada, komşu ülkelerde süren siyasi belirsizliklere rağmen yakalanan bu büyüme trendi iş dünyasına umut verdi.Dileğimiz, 2018 yılında da büyümenin sürmesi. Bunun sağlanması için de en önemli koşul hiç şüphesiz ki hukukun üstünlüğünün her alanda sağlanması ve yatırımcılara bu yolla güven aşılanmasıdır.
EBSO Geçmiş Dönem Meclis Başkanı Kemal Çolakoğlu:
“Yabancı yatırımcıları caydırmayalım”
Türkiye ekonomisi 2017’de her şeye rağmen beklentilerin üstünde gelişti. Nitekim üçüncü çeyrekte yüzde 10’ların üzerinde bir büyüme hızı bunu gösterdi. Terör olaylarının giderek kontrol altına alınması 2018 yılı için umut vericidir. 2018 yılında yatırımların daha iyi gelişebileceği konusunda ümidimizi koruyoruz. Devletin vermiş olduğu teşviklerin yatırımları geliştireceğini görüyoruz. Bununla birlikte istihdamda da önemli gelişmeler olacaktır. Türkiye büyüme hızını artırmak zorundadır. Türkiye’de her yüzde 1’lik büyümenin 100 bin kişiye iş bulduğu bilinen bir formüldür. Türkiye’de yüzde 10 ile büyürsek her sene işsize çıkan 700 bin kişinin yanı sıra 300 bin kişiyi de işsiz ordusundan eksiltiriz. 2018’de yatırımların çoğalması için öncelikle yabancı yatırımcıyı caydıran şartlara dikkat edilmesi ve Avrupa birliği ile Almanya başta olmak üzere ihracat için ilişkilerin geliştirilmesi, dış ilişkilerin daha yumuşak bir hale getirilmesi ve Ortadoğu’da hassas bir politika izlenmesi gerekmektedir.
Ege Yönetim Danışmanları Derneği (EGEYDD) Başkanı Osman Vural:
“Dövizin yukarı yönlü hareketi dizginlemeli”
Türkiye olarak başta dış siyaset ve ekonomi olmak üzere zor bir yılı geride bıraktık. Özellikle Suriye ve Irak’taki gelişmeler, sınırlarımızın hemen ötesinde meydana gelen sıcak çatışmalar, dünya siyasetindeki gerginliklerin Türkiye’ye yansımaları da hayli sıkıntılı oldu. Bunca soruna rağmen 2017 yılında Türkiye’nin büyüme rakamlarının yukarı yönlü hareketi 2018 için ülkemiz adına umut verici oldu. Dünya para piyasalarındaki daralmaya bağlı olarak dövizin Türk Lirası karşısındaki değer kazanmasının önüne geçilememesi, özellikle ihracat-ithalatla uğraşan iş dünyasını en çok tedirgin eden konuların başında geldi. 2018 yılında büyüme trendini koruyan, büyüme rakamları içinde özellikle sanayinin payını arttıran, dövizin yukarı yönlü hareketini dizginleyen bir Türkiye ekonomisi yaratmamız gerekli. Bunu da başaracağımıza inanıyorum.
NORM Holding CEO’su Kamil Başaran:
“2018 yılında Ar-Ge faaliyetlerimiz artacak”
2017 yılı, Türkiye ekonomisi adına pek çok göstergenin olumlu sinyaller verdiği bir yıl oldu. Özellikle ihracattaki başarılı performans ile büyüme rakamları da beklentilerin üzerine çıktı. Biz de dünya otomotiv devlerine bağlantı elemanları ihraç eden bir holding olarak ülkemize katkı sağlama misyonumuzu layıkıyla tamamladığımız için gururluyuz. 2016 yılında grup şirketlerimizin lokomotifi olan Norm Cıvata;Türkiye’nin en çok ihracat gerçekleştiren 183. şirketi olmuştu. Bu yıl bu sıralamada daha da üstlerde yer alacağız. 2018 yılından en büyük beklentimiz Ar-Ge faaliyetlerine desteklerin artarak sürmesi. Çünkü günümüz koşullarında küresel piyasada rekabetçi olabilmenin yolu, endüstriyel dönüşümü yakalamaktan ve katma değerli üretimden geçiyor. Biz de bu bilinçle Ar-Ge faaliyetlerine büyük önem veriyoruz. 2011’den beri holding şirketlerimizden Norm Cıvata bünyesinde faaliyet gösteren Ar-Ge merkezimizde şu ana kadar 8 adet patent, 4 adet faydalı model aldık. Norm Somun bünyesinde yer alan tasarım merkezimiz de, Norm Cıvata Ar-Ge merkezi ile işbirliği içerisinde yeni tasarım projeleri hazırlayarak firmanın ürün gamını genişletiyor. Son olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın düzenlemiş olduğu 6. Özel Sektör ArGe Merkezleri Zirvesinde, ArGe Merkezimizin almış olduğumuş 2016 yılı Metal Ürünler kategorisi Türkiye birinciliği ödülü de bu alandaki başarılarımızı taçlandırmış oldu. 2018’de de Ar-Ge faaliyetlerimizi artırarak sürdürmekte kararlıyız.