Pek çok atölye çalışmasına, söyleşi ve sergilere ev sahipliği yapan 8. Germiyan Festivali’nde renkli görüntüler yaşandı. Festivale Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran’ın yanı sıra, Çeşme Kaymakamı Mehmet Maraşlı, belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Bartın’da yaşanan üzücü olaylar nedeniyle konser ve kortejin iptal edildiği festivalde yerli üreticilerin ürünlerini sergilediği standlar açıldı. Ebru Kaya Çukuriçi Meydan da “Köy Katmeri” ve “Damat Lokumu” atölyesi gerçekleştirdi. Eski Un Değirmeni’nde Şükran Tümer’in “Geçmişten Günümüze” adlı sergi açılışının ardından Ayşe Kabasakal bölgeye özgü “Kopanisti Peyniri”ni anlattı.
Germiyan evlerinin duvarlarına yaptığı resimlerle adını Türkiye’ye duyuran Nuran Erden Köy Okulu’nun duvarına çocuklarla birlikte “Bartın Kalbimizde” yazdı.
“En İyi Ekmek”ler yarıştı
Festivalin ikinci gününde söyleşilerle ve çeşitli etkinliklerle devam eden festivalde Suzan ve Mehmet Mutlu Köy Fırınında “Ekmek Yapımını” anlattı.
İbrahim Topal da Köy Kahvesi’nde Sakız Ağacının Hikayesi üzerine bir söyleşi yaptı. Gün boyu süren etkinliklerin ardından birbirinden güzel ve lezzetli ekmeklerin yarıştığı “En İyi Ekmek” Yarışması düzenlendi. Derece girenlere ödüllerini veren Oran, Bartın’da meydana gelen maden kazası ile ilgili duygularını dile getirdi.
“Hepimizin iyileşmeye ihtiyacı var”
Festivalin konser ve eğlence kısımlarını iptal ettiklerini belirten Oran, “Sımsıcak yürekli insanların, bereketli toprakların, huzurun merkezine, 8. Germiyan Festivalimize hoş geldiniz. Burada dolaşırken, Bereketli toprakların büyüsünü hissedeceksiniz. Meşhur Germiyan Ekmeği’mizin buğusuna kapılacaksınız. Yıllara yenilmeden nesilden nesile aktarılan geleneksel lezzetlerimizle buluşacaksınız. Germiyan Festivali; Günlük telaşlarınızdan uzaklaşarak, doğanın iyileştirici gücüyle ruhunuzun arınacağı bir festival. Çağın şartlarında, ekonomik ve sosyal karmaşanın içinde bizim için anahtar kelime ‘İyileşmek’. Sağlıklı gıdaya, içilebilir suya, adil paylaşıma, sosyal adalete… Bütün bunlara ve umutlu yarınlara ulaşmak için, hepimizin ‘iyileşmeye’ ihtiyacımız var. İyi tarım uygulamalarının artırılması, ata tohumlarımızın çoğaltılarak üretimin sürdürülmesi, insanın yıpratıcı çevresel etkilerinin en aza indirgenmesi için çalışmalar yürütüyoruz. Bugün attığımız her adım yarın filizlenecek bir tohum” dedi.