Kaza, 2 Temmuz'da, Hoca Ahmet Yesevi Caddesi 203/4 Sokak'ta meydana geldi. Motokurye olarak çalışan Onur Örnek, sipariş teslim etmek için yola çıktıktan sonra başka motokurye T.Ö.'nün çarpmasıyla metrelerce sürüklendi. Kazayı gören diğer sürücülerin ihbarıyla bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Örnek, ambulansla Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi'ne kaldırıldı. T.Ö. ise emniyette ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Kaza anı ise güvenlik kamerasınca kaydedildi.
Görüntülerde; Örnek'e motosikletiyle hareket ettikten kısa süre sonra T.Ö.'nün motosikletle çarptığı görüldü. Kazadan yaklaşık 1 ay sonra düğünü olduğu öğrenilen Örnek'in bilinci kapalı olarak hastanedeki tedavisi sürüyor.
'BİLİNCİ KAPALI VE SAĞ TARAFI TUTMUYOR'
Oğlunun düğünü için para biriktirmek amacıyla motokuryelik yaptığını ve bekçilik sınavına hazırladığını anlatan Nursel Aloğlu, "Oğlumun bilinci kapalı ve sağ tarafı tutmuyor. Birkaç güne taburcu edecekler. Tedavisine evde devam edeceğiz. 24 saat yanındayım. Diğer sürücü ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı ancak oğlumun ifadesi alınamıyor. Biz konuştuğumuzda sadece bakıyor, tepki veremiyor. Doktorlar oğlumun böyle kalabileceğini söylüyor. Önümüzde uzun bir süreç var. Düğününe 1 ay kala bu kaza meydana geldi. Bunun yanı sıra oğlum 17 Temmuz'da bekçilik için yazılı sınava girecekti. Zaten o tarihe kadar motokurye olarak çalışacaktı. Bana, 'Anne düğün yaklaşıyor. Bu sırada para biriktiririz' demişti. Bu olayların başımıza geleceğini nereden bilebilirdik. Oğlumun fizik tedavisi için yardım ve adalet istiyorum" dedi.
'İHMAL OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM'
Aloğlu, Ege Üniversitesi Hastanesi hakkında ihmal olduğu gerekçesiyle şikayetçi olacağını söyleyerek, "Kazadan sonra Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi'ne kaldırmışlar. Daha sonra da Ege Üniversitesi'ne sevk etmişler. O gün saat 03.00 sıralarında ameliyata ardından da anestezi yoğun bakıma aldılar. Yaklaşık 1 ay orada tedavi gördü. O sürede oğlumu hiç göremedim. Daha sonra ilk görüşümde şoke oldum. Başında ödem vardı. Oğlumun sağlam çıkamayacağını düşündüm. Kafatasının bir kısmını aldılar. Ciğerler hasar almış ve sağ tarafı da felçli kaldı. Doktorlar bana oğlumun yaraları olduğunu ve bir şey yapamayacaklarını söyledi. 5'inci ayın ardından palyatif bakım için Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilecekti. Oğlumun yaralarını ilk kez burada gördüm ve fenalaştım. Bana çocuğumu heykel gibi hareketsiz verdiler. Ayrıca aldığımızda oğlum çok pis bir haldeydi. Ege Üniversitesi anestezi yoğun bakımını CİMER'e şikayet ettim. Savcılığa da suç duyurusunda bulunacağım. İhmal olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. (DHA)