Kemalpaşa'da çiftlik hayvanları barınağının sahibi Sibel Çakır, 10 yıl önce Ankara’nın Çankaya ilçesindeki Mühye köyündeki tarlanın ortasında büyük bir kovanın içinde, arka bacakları kırılıp kuyruğuyla düğüm atılmış halde 2 aylık kedi buldu. Kediyi sahiplenerek veteriner kliğinde tedavi ettiren Çakır, hayvana Üzüm adını verdi. Üzüm'e, yaklaşık 8 ay önce kemik kanseri teşhisi konuldu. Kanser nedeniyle felç kalan ve boynunun bir kısmında ana damarların üzerinde olduğu için alınamayan tümörle yaşayan Üzüm, hastalığına rağmen Sibel Çakır'ın özel ilgisiyle evdeki diğer kedilerle beraber yaşam sürüyor. Çakır, Üzüm'ün diğer kedilerinden farklı bir karakteri olduğunu söyledi, felçli haline rağmen tuvalete sürünerek gittiğini anlattı.
'TANIDIĞIM EN DUYGUSAL VE TİTİZ KEDİLERDEN'
Üzüm'le tanışma hikayesini anlatan Sibel Çakır, "Ankara'da arkadaşlarımla bir toplantıya gitmiştik ve dağlık, ormanlık bir alandan geçiyorduk. Büyük kapaklı 20 kiloluk bir mayonez kovası gördüm tarlanın ortasında. Yağmur yağıyordu fakat rüzgar yoktu ve kova sallanıyordu. İçinde bir şey olduğundan şüphelendim. Kovaya yaklaştıkça içinde bir inleme sesi duydum, baktığımda daha 2 aylık, arka bacakları kırılmış ve kuyruğuyla düğüm yapılmış halde bir kedi gördüm. Ölmek üzereydi. Apar topar kliniğe götürdüm, ameliyat oldu ve o günden beri benimle yaşıyor" dedi.
Çakır, Üzüm'ün acılarını hafifletmek için ilaç kullandıklarını belirterek, "Yaklaşık 8 aydır kemik kanseri ile mücadele ediyor. Kanser nedeniyle kısmi felç kaldı, boynunun bir kısmında tümör var ve ana damarların üzerinde olduğu için alınamıyor. Açıldığı an ölebilir. Acılarını hafifletmek için sürekli ilaç kullanıyoruz" diye konuştu.
Sibel Çakır, Üzüm'ün çok özel bir kedi olduğunu söyleyerek, "Çok sadıktır, çok titizdir, bu haliyle bile sürünerek tuvalete gidiyor. Kendisini kolay kolay kimseye sevdirmez. Yemek konusunda bile çok seçicidir. Benim için çok güzel ve özel bir kedi. Hayatımda tanıdığım en temiz, en titiz, en duygusal kedilerden biri. Onunla bakışlarımızla anlaşıyoruz. Bakışıyla bana yemek mi, sevgi mi, su mu, uyumak mı, ne istiyorsa anlatıyor. Bu kadar büyük bir acı içerisinde olmasına rağmen bana çok düşkün. Benden Üzüm'ü uyutmamı istiyorlar fakat bunu kabul edemem çünkü o benim çocuğum. Onun tek istediği bolca sevgi, biraz yemek, biraz su. Sonuna kadar Üzüm'le birlikteyim ve sonuna kadar onun için mücadele edeceğim. Üzüm'le beraber yaşlı kategorisinde birkaç tane uzun yıllardır birlikte olduğum kediler var. Bunlar için 'Dünya bir tarafa onlar bir tarafa' diyorum ben. 4 yaşında bir kızım var, bazen ona 'Topladım kedileri götürdüm' diye şaka yapıyorum. Kıyameti koparıyor, bana 'Sen git onlar gelsin' diyor. O da Üzüm'ün hasta olduğunu ve canının acıdığını bildiği için ona çok hassas davranıyor" ifadelerini kullandı. (DHA)