CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 27. Dönem 2. Çalışma ve Değerlendirme Kampı'nın kapanış konuşmasında önemli mesajlar verdi.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"8 milyon işsizin olduğu Türkiye'de sorunları konuşmayacağız da ne yapacağız? Devletin temel amaç ve görevi cumhuriyet ve demokrasiyi korumak. Demokrasiyi koruyor muyuz? Tam tersi yeni barajlar geldi. Biz engelleri kaldırmaya kararlıyız. İktidardaki parti devleti güçlendirirken kişilerin ve toplumun refah ve huzurunu sağlamaya çalışmalıdır. Kimde huzur var, refah nerede?
17 yıldır ülkeyi tek başına yöneten bir siyasi parti var. İstediği kanunu çıkarıyor, istediği kişiyi görevden alıp yeni birini atıyor. 17 yılda bir refah toplumu haline gelemedik. Neden bir ekonomik kriz yaşıyoruz, neden üniversite mezunları işsiz. Neden çiftçiler doğru dürüst geçinemiyor? Bunu herkesin sorması lazım. Siz devleti liyakata göre değil sadakata göre yönetirseniz farklı bir durum ortaya çıkar. Türkiye'de demokratik bir devlet yok, parti devleti var. Her şeyi bir kişi belirliyor.
Merkez Bankası görevden alınacaksa tek bir kişinin kararıyla alınıyor. O kurumların başına bir kişiyi getirip istediği sonuçları açıklamasını istiyorsunuz. Tıpkı enflasyonun yüzde 9 ilan edilmesi gibi. Vatandaş alışveriş yapıyor, nasıl olur da yüzde 9 olur diyor. Bütün bunlar olurken asgari ücret 2 bin 20 lira. Açlık sınırı 2 bin 59 lira. Asgari ücretliler açlık sınırının altında ücret alıyor. Bu parti devleti bir hanedan devletine dönüştü. Saraya bakın damatlar, gelinden orada. Hepsinin cebi para dolu ama Türk Lirası değil dolar dolu. Aralarında rant kavgası var. Damada her yetki verildi. Hangi demokrasi ülkesinde hazine damada teslim edilir?
Damat güven vermiyor. Her hafta ekonomik program açıkladı. Hiçbir rakam tutmuyor. Olsun başkasını açıklarım diyor. Büyüme oranı yüzde 2.3 olacaktı, son programda binde 5 büyüyeceğiz diyorlar. İşsizlik oranı yüzde 12 idi, şimdi yüzde 25. Kişi başına milli gelir 10 bin doların üzerinde olacaktı, 9 bin 93 dolara düştü. Bütçe açığı 98 milyar olacaktı, 138 milyar olacak. Damada güvenin diyorlar, nesine güveneceğiz. Verdiği bir rakam tutmadı.
Geldiğimiz nokta şu 17 yıldır ülkeyi yönetenler kimin için çalışıyorlar? Şehir hastaneleri yapıp hasta garantisi veriyorlar. Hasta olmazsa parasını biz vereceğiz diyorlar. Yolcu yok uçak yok garanti veriyorlar. Geçmediğimiz köprünün parasını veriyoruz. Esnaf battı. Çiftçi hayatından memnun değil. Sanayici iflas noktası ile karşı karşıya. Herkes konkordato ilan ediyor. Onu da yasakladılar. Herkes ciddi bir sorunla karşı karşıya."
Sayfa başına git