İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini 15 yıl sürdürerek rekor kıran Aziz Kocaoğlu Sözcü Gazetesi'nden Saygı Öztürk'e önemli açıklamalarda bulundu.
ADAYLIK YOK, SİYASETE DEVAM!
Başkanlıktan ayrıldıktan sonra vaktini spor yaparak, bol bol kitap okuyarak, arkadaşlarını ziyaret ederek geçiren Kocaoğlu, hiçbir yere aday olmayacağını söylüyor ama partisinin iktidara gelmesi için “Partili olarak” elinden gelen çabayı göstereceğini, bu şekilde “Siyasete devam” diyerek vurguladı.
SOYER HAKKINDA YORUM YAKIŞIK ALMAZ
Başkan Kocaoğlu'ndan 3 büyükşehirde koltukta bulunan partili başkanlarla da ilgili de yorum geldi. Kocaoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'yla ilgili, “İstanbul iyi gidiyor ama Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda kanına girdiler. Onu, Cumhurbaşkanı adayı diye pompalıyorlar. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a da aynı tezgahı kurdular, ancak Mansur Bey bunu yemedi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, İstanbul'da işini dört dörtlük yaparsa o kapılar zaten açılır. Bence başkanlığı da iyi gidiyor. Mansur Yavaş da hem başarılı, hem oturaklı. Ekrem Bey de öyle" derken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer için "Halef- selef olduğumuz için hakkında yorumda bulunmam yakışık almaz” yorumunu yaptı.
ÇALMADAN ÇIRPMADAN İŞLERİNİ YAPMALI!
Kocaoğlu ayrıca şunları söyledi: Bir bizim yaptıklarımıza, bir de değişik yerlerde yapılan köprüler, otoyollar, hastanelerin ve metroların dolar bazında kaça yapıldığı araştırılsın. Biz ne kadara mâl etmişiz. Onlar ne kadar harcamış diye bir araştırsınlar. Bu rakamlar çıkarılıp halka anlatılmalı. Türkiye Cumhuriyeti kaynaklarının nasıl iç edildiği ortaya konulmalı.”
“Belediye başkanları çalmadan, çırpmadan işlerini yapmalı” diyen Kocaoğlu, “İnanın, başkanlığım döneminde 18 saat çalışıyordum. 15 yıl hep böyle çalıştım. Gece 03.00'te belediyeye ait çalışma yerlerini dolaşır yanlış yapıldığını görünce ‘Teftiş fırçası' atardım. İstihdam konusunda da hassastım. Emekliliği gelen işçi emekli olacak diye çalışmıyor, o çalışmayınca aynı yerde olan diğer işçi de işi gevşetiyor. O yüzden emekliliği gelenin kıdem, ihbar tazminatlarını veriyor, haklarını ayırıyordum. Toplu sözleşmelerde de hep işçiden yana oldum” ifadelerini kullandı. (Sözcü)