İzmir'in tarihi semti 2 büyük yatırımla yeniden doğacak!
Karşıyaka'da ‘köpek ırkları' yarışacak
Bornova'da temizlikten taviz yok!
Selçuk'ta toplu sözleşme sevinci
İzmir 22°
GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2015 yılında başlayan Ulaşım Ana Planı hazırlıklarını tamamladı. Önümüzdeki hafta Ulaştırma Bakanlığı’nın onayına sunulacak ve belediye meclisi tarafından karar bağlanacak master plan çalışması, kentin 2030 yılı vizyonu ile oluşturuldu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin uzun süredir üzerinde çalıştığı ve kenti 2030 yılına taşıyacak İzmir Ulaşım Ana Planı'nı tamamlanırken, planın tanıtımı Başkan Aziz Kocaoğlu’nun da katılımıyla gerçekleşti.
'İzmir Ulaşım Ana Planı'nda neler öngörülüyor, gelecekte beklenen tehditler ve çözüm yolları neler? Özel otomobil sayısındaki artış hızı, nüfus artış hızını aşacak mı, kent merkezindeki toplam yolculukların sayısı ne olacak, Raylı sistemde yeni hatlar nerelere yapılacak, otopark politikası ne olacak, deniz ulaşımı kaç kat büyüyecek, bisiklet yollarının uzunluğu kaç kilometreye çıkacak, alternatif ulaşım senaryoları, hedef ve stratejiler ne olacak?' gibi soruların yanıt bulduğu toplantı sonunda konuşan Kocaoğlu, çarpıcı mesajlar verdi.
Kocaoğlu, Başbakan Binali Yıldırım'ın 2011 Genel Seçimleri öncesi İzmir için açıkladığı 35 proje arasında yer alan ve ÇED süreci geçtiğimiz aylarda tamamlanan İzmir Körfez Geçiş Projesi'ne, Ulaşım Ana Planında yer verilmemesine yönelik eleştirilere yanıt verdi.
BİZ YAPALIM ÇAĞRISI
İzmir Ulaşım Ana Planı tanıtım toplantısında konuşan Başkan Aziz Kocaoğlu, “İzmir Büyükşehir Belediyesi, 11 kilometre olan raylı sistem ağını şu anda 165 kilometre olarak çalıştırmaktadır. Yeni ulaşım planımızla birlikte bunu 320 kilometre civarına çıkartacağız” dedi. Büyükşehir Belediyesi, 2030 hedeflerinin büyük bölümünü kat ettiğini ifade eden Kocaoğlu, “ Önceki yıllarda Ulaştırma Bakanlığı belli kentlerimizin raylı sistem yatırımlarını üstlendi. Bizden de böyle bir talep söz konusu oldu. Biz Halkapınar-Otogar Metrosu’nun yapılması ve Buca Metro hattını önermiştik. 7-8 senedir Halkapınar Metrosu’nu yapacaklarını söylüyorlar. Gitti, geldi, gitti geldi… Ne olacak, nasıl olacak, henüz bir bilgi yok. Ama söylemde böyle bir çalışma var. Gerekiyorsa İzmir Büyükşehir Belediyesi kendi olanakları ile bu 4,5 kilometrelik hattı seve seve yapar” diyerek hükümete çağrıda bulundu.
MAVİŞEHİR İSKELESİ’NİN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKTİ
Deniz ulaşımında ciddi iskele yatırımları yapmaları gerektiğini belirten Kocaoğlu, “Karantina İskelesi yapacağız. Deniz ulaşımında sıçrama yapmamızı sağlayacak olan Mavişehir İskelesi’dir. Yeri bellidir, planları gönderilmiştir, onaylandıktan hemen sonra yapacağız, körfez ulaşımında ciddi bir potansiyel yaratacaktır. Çevre Bakanlığı’ndan bu onayı beklemekteyiz" ifadelerini kullandı.
KÖRFEZ GEÇİŞİ BİLİMDE YOK
“ Körfez Geçiş Projesi, Ulaşım Ana Planına alınmadı” eleştirilerine yanıt veren Kocaoğlu şunları söyledi: “Merkezi hükümetin İzmir’e yapılan bir yatırımında biz Büyükşehir olarak çok hayati bir şey yoksa karşı çıkmıyoruz. Bu karşı çıkmamak projenin önünü açmaya çalışmak ayrı bir şeydir. Bu belediyenin uzlaşıyla iş yapma yoludur. Bu ayrı bir şeydir. Ulaşım master planı bilim insanlarının 2030 projeksiyonunda Körfez Geçişini uygun bulmuyorsa, fizibl bulmuyorsa, biz onu birilerinin gönlü olsun diye master planına koyamayız. Bilim derse ki koy, memnuniyetle koyarız. Bilim demezseki uygun değildir. Ona göre hareket ederiz. Biz akla ve bilime inanırız. Bu eleştiriler ayrı bir şeydir. Master planına konulmaması bu planının bilimsel bir vesika olmasını güçlendirir. Bizim duruşumuz İzmir kamuoyu arasında merkezi hükümetin yapacağı bir yatırımın desteklenmesinden yanadır. İkisinin birbirine karıştırmamak doğru değildir. Farklı amaçlar içermek güdüsüyle yapılmaktadır.”
FAİZ AÇIKLAMASI: METROLAR YAVAŞ GİDECEK
Gelecek dönem hayata geçirilecek raylı sistem yatırımları için bekleme kararı aldıklarını da duyuran Kocaoğlu, “Ülkemiz dış politikada, ekonomide belli sıkıntılar yaşıyor. O atmosfer bizim metrolarımız için uluslararası piyasalardan bulduğumuz kredilerin maliyetlerini arttırıyor. Bize dokunan kısmı bu. Yatırımlarımın son dönemdeki kredi maliyetlerinin, yani faizinin artmasından dolayı şu anda gerçekten ciddi bir darboğazda olduğumuzu söylemek istiyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi tıkanmış değil. Belediyemiz şu anda dünya finans çevresinin borçlanabilir dediği rakamın beşte birindedir. Ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni sürdürülebilir bir finans politikasıyla ilerlemesi için kredinin normalleşmesini, kredi faiz oranlarının düzelmesini beklemek gibi bir derdi var. Bu fiyatlar aşırıdır. 14 senedir popülist davranmadım, ama davranacak olsam projelere başlarım, kazmayı vurur yürürüm. Ama bu kredi oranlarını İzmir’e ödetmek istemiyorum. Onun için Buca Metrosu belli bir müddet, yani faizler normale inene kadar yavaş gidecektir. Aynı risk Narlıdere metrosu için de mevcuttur” dedi.
HÜKÜMETE SİTEM ETTİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin finans ve borçlanma politikası hakkında bilgiler veren Kocaoğlu, “Raylı sistemi arttırır da yolcuyu buraya çekersem iki lira tasarruf ediyorum. O iki lira belediyeyi büyük bir yükten kurtarıyor, zararımızı düşürüyor. Bundan dolayı bizim finans dengemiz bozulmuyor. Narlıdere Metrosu, 180-200 milyon liraya çıkacak bir projedir. Bir finans kuruşu kapımızı çaldı. Yüzde 1,34 Euro net faizli kredi önerdiler. İller Bankası ile protokol yapmışlar. Bu para İller Bankası’nın kasasında. Firma bunu sizin kullanmanızı öneriyoruz dedi. 110 milyon Euro için İller Bankası’na müracaat ettik. Randevu talep ettik, görüşemedik. İller Bankası Genel Müdürü bu kredinin kentsel dönüşümde kullanılacağını söyledi. Firma ile tekrar görüştüm mümkün değil dediler. Bu krediyi alamadık. 1,84 ile kredi kullandık. Türkiye’de böyle bir faiz yok” dedi ve Narlıdere Metrosu için merkezi idareden beklenen onaylar gelmediğinden ötürü yüksek faizli kredi kullanmak zorunda kaldıklarını söyledi.
TCDD’YE ELEŞTİRİ
“Banliyö trenleri hariç, şehirlerarası trenler hariç, banliyo ve yük trenlerinin gece çalıştırılmasını, kuzeyden gelen sistemlerin Menemen’de inmesi, güneyden gelenlerin de Torbalı’da inerek sisteme dahil olması ve aktarma yapılmasını önerdik” diyen Kocaoğlu TCDD’yi eleştirdi. Kocaoğlu, “TCDD bürokrasisi, İzmir Büyükşehir Belediyesi nerden geldi bize ortak oldu diyor. Yüzde 50 ortağız. Bu hatta çağın gereklerine uygun sinyalizasyon yok. Bunu sayın Başbakan da biliyor, TCDD de biliyor. Tren seferlerinin sıklaşması için modern bir sinyalizasyon yapılması gerekiyor. Olaya başladığımız 2005’ten beri TCDD’nin görevi budur, protokolde vardır. Ancak ihalesine bile çıkılmamıştır. Yük trenleri gece çalışacak, yolcu trenleri aktarma yapacak, acilen yeniden sinyalizasyon değişecek. Bize en çok gelen şikayet İZBAN’ın sıkışıklığıdır. Bu hattı bu kadar para harcandıktan sonra potansiyelini iki misline çıkartıp, yolcu sayısını da 700 bine neden çıkartmayalım? Bunun kime ne faydası var, anlamış değilim… Her şey hazır… bu proje Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir kamu kurumu ile bir yerel yönetimin yaptığı dünyaya örnek bir projedir. Ödül almıştır. Böyle bir projenin kapasitesinden yararlanmamak kime ne fayda sağlar?” dedi.
“İMZA BİLE ESİRGENİYOR”
Başkan Kocaoğlu, hayata geçirilen ulaşım yatırımlarında bürokrasi süreçlerinde zorluk yaşadıklarını vurgulayarak sözlerine şöyle son verdi: “İzmir Büyükşehir Belediyesi, hiçbir projesinde yasanın öngördüğü, merkezi bütçenin Büyükşehir Belediyesi’ne vermesi gereken ödenekten bir Türk lirası destek almamıştır. Bu kredi desteği bedava bir destektir. Başka büyük kentlerin raylı sistemleri merkezi hükümet tarafından yapılırken, biz kendi yağımızda kavruluyoruz. İzmir’de raylı sitem uzunluğunu 11 kilometreden 165 kilometreye çıkartmışken, bizden yetki, imza desteği bile esirgenmektedir. Bu konularda fazla konuşmayı sevmiyorum, iş odaklı çalışmak istiyorum.”
Sayfa başına git