Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ali Kadri Çırak, Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin kreşine 25 yıl önce elinden tutup götürdüğü kızı Elif Çırak'a şimdi aynı hastanede "hocalık" yapıyor.
İzmir'de doktor anne ve babanın kızı olarak dünyaya gelen Elif Çırak, çocukluğunun en güzel anılarının bahçesinde ve kreşinde geçtiği hastanenin kapısından artık doktor olarak giriyor.
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra İstanbul Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesinde asistan doktor olarak görev yapan Elif Çırak, babası Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ali Kadri Çırak'ın eğitim görevlisi olduğu klinikte stajını yapıyor.
Diğer genç doktorlar gibi vizite çıkan, hastaları muayene eden Elif Çırak, 25 yıl önce elini tutarak kapısından girdiği babası Doç. Dr. Ali Kadri Çırak'a "Hocam" diye hitap ediyor, yaşamın ve mesleğinin sırlarını öğreniyor.
Babasının gururu oldu
Doç. Dr. Ali Kadri Çırak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1991 yılından bu yana çalıştığı hastaneye kızını 2 yaşında getirmeye başladığını, o günlerde birlikte hasta muayene edeceklerini hiç düşünmediğini anlattı.
Kızının doktor olmasını çok istediğini belirten Çırak, "Elif, biraz da benim yüzümden doktor olmayı istedi diye düşünüyorum. Şu an Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesinin Dahiliye Kliniğinde asistan. İki aylık göğüs rotasyonunu bizim hastanemizde yapmasını arzu ettik. Yöneticilerimizin de desteğiyle 10 gündür birlikte hasta muayene ediyoruz." dedi.
Çırak, kızı staja başlamadan önce nasıl davranacağı konusunda kısa bir süre tedirginlik yaşadığını kaydederek, şöyle devam etti:
"Nasıl davranacağımı düşündüm, baba mı yoksa hoca mı olacaktım. Kızıma sevgim çok yoğun ama öğretme sorumluluğum da var. Onun hayatını, geleceğini daha iyi belirlemek, iyileştirmek, güzelleştirmek için hocası da olmak zorundaydım. Onunla benzer pozisyonda asistanlarım var, hepsi kızlarım ve oğullarım. En güzeli hem baba hem hoca olmak diye düşündüm. Burada bulunacağı 2 aylık süre içinde diğer arkadaşlarıma aktardığımı ona da aktarmayı hedefledim. Tecrübemi kızıma aktarma fırsatı bulduğum için mutlu oldum."
Hekim olmanın sadece sınavları geçip, diploma almaktan ibaret olmadığına işaret eden Çırak, hastalarla ve yardımcı sağlık personeli ile iletişimini gördükçe kızıyla gurur duyduğunu dile getirdi.
Elif Çırak da 2 yaşından bu yana kendisini Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin çalışanı gibi gördüğünü ifade ederek, duygularını şöyle anlattı:
"Babam beni kreşe bırakırdı, hastanenin bahçesinde çocukluk fotoğraflarım var. Şimdi doktor olarak geldiğimde sabahları önce kreşi selamlıyorum. Şimdi hastanedeki herkes bana 'Kadri Bey'in kızı' ya da 'Elif' diyor. Annem, babam doktor olarak çok mutlulardı, ben de mutlu olacağımı düşündüm. Dahiliye asistanlığını kazanınca göğüs hastalıkları stajı için babamın yanına gelmek istedim. Çünkü onun bana katkı sağlayacağını düşündüm. Staj sırasında babamdan çok şey öğrendim. O çok yumuşak bir hocadır. Üniversitede eğitim alırken de bunu biliyordum. Arada baba ve kız, doktor ve asistan dengesini kurmakta zorlandığımız oluyor. İlk geldiğim gün de diğer asistanların aklında soru işareti varmış, şimdi hepsi değişti. Dahiliye asistanlığını bitirdiğimde göğüs hastalıkları alanında iyi olmam gerektiğini biliyorum. İhtiyacım olduğu her an babamı arayabilirim."