Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Meclis'te Plan Bütçe Komisyonu'nda sunum yapıyor.
Kavcıoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Küresel arz şoklarına ve bölgemizde yaşanan savaşa rağmen Türkiye ekonimisi sürdürülebilir düzeyde ve kesintisiz büyümeye devam etmekte.
Eylülde küresel talepte beklenen gerilemenin sınırlı etkileri görülmekle birlikte, ihracatçı sektörlerin öncülüğünde sanayi üretimi yüksek seyretmeye devam etmekte.
Eylül ayında mevsimsel etkilerden arındırılmış olarak işgücü 34,3 milyon kişiye ulaşırken, işsizlik oranı yüzde 10,1 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Ülkemiz enerji ve emtia fiyatlarındaki normalleşme ile birlikte sürdürülebilir cari fazla hedefine ulaşacaktır.
Küresel ölçekte sıkışan finansal koşulların da etkisiyle, başta Avrupa ekonomisi için olmak üzere, 2023 yılına ilişkin küresel büyüme tahminleri önemli ölçüde aşağı yönlü güncellenmiştir.
Türkiye, OECD ülkeleri arasında toplam istihdamını en fazla artıran ülkelerden biri olmuştur.
"DÖVİZİN SEYRİ ENFLASYONDAKİ YAVAŞLAMAYA KATKI SAĞLIYOR"
Mevcut yıllık enflasyon oranında önümüzdeki aylarda hızla ortadan kalkacak baz etkileri bulunmakta. Enflasyonun gerçek eğilimini anlamak için aylık gelişmelere odaklanmak daha sağlıklı bir yaklaşım. Aylık enflasyonun kademeli bir şekilde tarihler ortalamalarına yakınsamakta olduğunu gözlemliyoruz. Döviz kurlarının istikrarlı seyir izlemesi enflasyondaki yavaşlamaya katkı sağlıyor. İlerleyen dönemde üretici fiyatları kaynaklı enflasyonist baskıların daha ılımlı bir seyir izleyeceği görülüyor.
Orta vadeli enflasyon tahminlerimiz çerçevesinde 2023 yılında enflasyon oranının yüzde 22,3’e düşeceğini, 2024 yılında ise tek haneye gerileyerek yüzde 8,8 oranında gerçekleşeceğini öngörüyoruz.
Merkez Bankası olarak, fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek temel amacımız doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elimizdeki tüm araçları Liralaşma Stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edeceğiz.
"TEK BAŞINA FAİZ ARTIRMAYA ODAKLI POLİTİKALAR ETKİLİ OLMAZ"
Mevcut durumda, enflasyonun temel belirleyicisi arz şokları olmakla birlikte talep dengesini de yakından takip ediyoruz. Yılın üçüncü ve dördüncü çeyreğine ilişkin öncü göstergeler talep koşullarının daha ılımlı seyrettiğine işaret etmektedir.
Merkez Bankası olarak, para politikasının etki alanının dışında kalan arz taraflı maliyet baskılarına tek başına faizleri artırmaya odaklanmış politikalarla karşılık vermenin etkili olmayacağını değerlendiriyoruz.
Ağustos-kasım döneminde politika faizini toplamda 500 baz puan indirerek yüzde 9 seviyesine getirmiş bulunmaktayız. Aldığımız kararların, 2023 yılı içerisinde ekonomimizin dayanıklılığını artırarak; arzın, yatırımların ve ihracatın sürekliliğine ve arz kapasitemizin korunmasına önemli ölçüde katkı sağlayacağını öngörüyoruz.
Finansal sistemin Türk Lirası ağırlıklı bir yapıya kavuşmasını hedeflemekteyiz.
"TL MEVDUATI PAYI YÜZDE 49'A ULAŞTI"
Kur korumalı mevduat sonucunda bankaların TL mevduat payı önemli ölçüde yükselerek ocak ayındaki yüzde 35,6'dan yüzde 49 seviyesine ulaştı.
Uluslararası rezervlerimiz 2022 yılında 11,5 milyar dolar artış ile 122,6 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır.