
ABD'li senatöre kızından 'İsrail' tepkisi

Küresel Sumud Filosu'na ses bombalarıyla taciz!

Erdoğan BM'ye fotoğraflarla seslendi!

Zelenski: Putin ile görüşmeye hazırım!

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, uluslararası topluma Filistin'in yanında olma çağrısı yaptı.
ABD'nin vize vermemesi nedeniyle New York’taki 80’nci Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na uzaktan bağlanan Abbas, konuşmasını video konferans ile yaptı. Abbas, silahlı örgütlü bir devletten yana olmadıklarını belirterek, "Hamas'ın silahlarını bize teslim etmesi gerekiyor. Çok büyük bir felaket yaşanıyor. 7 milyon Filistinli trajedi yaşıyor. İsrail'in saldırganlığına vatandaşlarımız maruz kalıyor. Gazze, Filistin'in ayrılmaz bir parçası. Yıllarca süren baskı ve işgal hala kendini bu topraklarda gösteriyor. Doğu Kudüs'teki sınırlara da hiçbir şekilde saygı gösterilmiyor" ifadelerini kullandı.
"BM'DE ALINAN KARARLAR UYGULANMADI"
BM’de binden fazla karar alındığını vurgulayan Abbas, "Bir tanesi bile uygulanmadı. Hiçbiri bu trajik durumu durdurmaya yetmedi. 1993'te Oslo Anlaşması yapıldı, biz tüm maddelere bağlı kaldık ve İsrail'i tanıdık. O gün İsrail Filistin Kurtuluş Örgütü'nü tek meşru otorite olarak tanımıştı. Biz de anayasamızı hazırlayıp bir barış kültürü edindik. İsrail'le yan yana, komşu olabilecek sistemimizi yarattık ama daha sonra İsrail bunu kabul etmedi. Filistin Devleti'ni tanıyan devletlere teşekkür ediyorum. Yakın zamanda Filistin'i tanıyacak devletlere de bunu bir an önce yapmaları çağrısında bulunuyorum. Biz İsrail'i tanıyoruz. Fransa'ya, Birleşik Krallık'a, Danimarka'ya ve diğer ülkelere Filistin'i tanıdıkları için şükranlarımızı sunuyoruz. Halkımız bu asil duruşunuzu unutmayacak. Tüm dünyada Filistin'deki yıkımı durdurmak isteyen kuruluşlara da teşekkür ediyorum" diye konuştu.
"BARIŞ PLANINI UYGULAMAK İSTİYORUZ"
Filistin Devlet Başkanı Abbas, uluslararası toplumun Filistin halkının yanında olması gerektiğini aktararak, sözlerine şöyle devam etti:
"Uluslararası Barış Konferansı'nda şunları söyledik: Acil ve kalıcı bir şekilde Gazze'deki savaşı durdurmak. İkincisi, BM örgütlerinin bu topraklara girmesi ve açlığın bir silah olarak kullanılmaması. Bize yardım gönderen ülkelerin önündeki engellerin kaldırılması. Her iki tarafın da rehineleri serbest bırakması ve Filistin topraklarındaki ilhakın durdurulması. Bir diğer önemli nokta, Gazze'deki insanların yerlerinden edilmeden orada yaşamaya devam etmesi. Filistinli rehinelerinin de bırakılması gerek. Reformların bir an önce başlatılıp, Filistin’de bir yıl içinde Başkanlık seçiminin yapılması da gerekiyor. Bunun için önce savaşın bitmesi gerekiyor. Biz modern ve demokratik bir devlet istiyoruz. Çoğulcu politikalara izin veren, kadın ve çocukların güçlendirildiği bir devlet istiyoruz. ABD Başkanı Trump ve Suudi Kralı'yla çalışacağız. Bu barış planını uygulamak istiyoruz. Bugün şunu net olarak söylüyoruz: Filistin özgürleşmeden adalet olamaz, adalet olmadan barış gelmez. 1967 sınırlarına uygun bir şekilde başkenti Doğu Kudüs olan bir devlette yaşamak istiyoruz. Barış ve demokrasi içinde bir devlet istiyoruz. Uluslararası toplumun Filistin halkının yanında olması gerekiyor. Biz barışçıl, yasal ve demokratik mücadelemize devam edeceğiz. Acılarımız ne kadar çok olsa da irademiz kırılmayacak. Filistin bizimdir. Kudüs bizim kalbimizin mücevheridir. Bizim başkentimizdir. Biz vatanımızdan, toprağımızdan ayrılmayacağız. Biz umut mesajları yaymaya devam edeceğiz bu kutsal topraklardan. Biz barış köprüleri inşa etmeye devam edeceğiz." (DHA)