MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Meclis raporu: Çöp ve dönüşüm tartışması, 250 milyonluk kredi yetkisi!
Yerel Yönetimler
16 Ağustos 2023 Çarşamba 21:04

Meclis raporu: Çöp ve dönüşüm tartışması, 250 milyonluk kredi yetkisi!

Oturuma gündem dışı bölümde yaşanan kentsel dönüşüm ve çöp tartışması ile İZSU Genel Müdürlüğü’nün İller Bankası’ndan kullanacağı faiz hariç 250 milyon liralık kredi yetkisine verilen onay damga vurdu.

GERÇEKİZMİR - Büyükşehir Belediye Meclisi Ağustos ayı olağan ilk oturumu Başkanvekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi. 

Oturuma gündem dışı bölümde yaşanan tartışmalar ve çarpıcı mesajlar damga vurdu. 

CHP cephesinden biyolojik ömrünü tamamlayan Harmadanlı Katı Atık Betaraf Tesisi hakkında çıkan mahkeme kararının gölgesinde Menderes’teki belirlenen alanda İl Tarım Müdürlüğü’nün değişen ve ÇED sürecini tıkayan tavrına dair sert eleştiriler gelirken, AK Parti Grubu da ‘kentsel dönüşümde kooperatif modeli’ konusunu yeniden gündeme getirdi. 

Oturumda ayrıca İZSU Genel Müdürlüğü’nün İller Bankası’ndan kullanacağı faiz hariç 250 milyon liralık kredi için Başkan Tunç Soyer’e yetki verilmesi maddesi de gündeme geldi ve oybirliğiyle onaylandı. 

OTURUMDA KİM/NE MESAJ VERDİ?



'35 İZMİR 35 PROJE’ İLE KONTRA! 

CHP’li Meclis Üyesi Cenap Börühan gündem dışı bölümde ilk sözü alırken, AK Parti cephesinden Büyükşehir Belediyesi’nin bazı projeleri gecikmesine yönelik eleştirilerine ‘35 Proje 35 İzmir’ kitapçığında yer alan vaatlerle yanıt verdi. CHP’li Börühan konuşmasında, “Evet bazı projeler gecikmiş olabilir ancak yapılıyor, yapılmakta. Gecikmenin ana sebebi ekonomi... Gerçekten yorgun ve hasarlı bir ekonomimiz var. Yerinde durmayan değerler var. 12 Haziran 2011 yılında basılmış ve İzmir halkına dağıtılmış 35 Proje 35 İzmir isimli bir kitapçık var. Artısı da var. 9 proje daha var. Toplam 44 proje. Ben de buradan sormak istiyorum bu projeler neden yapılmadı? 44 tane projeden sadece 6 proje yapılmış. Bunların bazıları o kadar değerli projeler ki İzmir için büyük fırsat ama bazılarına başlanamamış bile... Mesela İzmir-Ankara Otoyolu. 5.5 yılda bitireceğiz denmiş. Proje ortaya çıktığında dolar 1 lira 60 kuruşmuş. Şuan bunu yapmak için 100 milyar lira civarında bir bedel gerekiyor. Yarın başlansa yapımına gecikmesi 7 yıl. Bir 1-2 yıllık gecikmelerden eleştiriliyoruz. İzmir-Antalya Otoyolu... 7 yıllık gecikme var. Proje daha Aydın’da, Nazilli’ye varmadı. İzmir-Ankara Yüksek Hızlı Tren Hattı... 48 ayda biteceği söylenmiş, 8 sene gecikmiş. Nerede şuan bu proje? İzmir-İstanbul Yüksek Hızlı Tren Hattı... Başlandığını bile düşünmüyorum. O dönem 11 kilometre olan metro hattını 70 kilometreye çıkarma sözü vermiş AK Parti... Bu bir genel seçim bildirgesi. Evka-3-Bornova Merkez bağlantısı, Halkpınar-Otogar... Bunlara başlanmadı bile. Fahrettin Altay-Narlıdere... Biz yaptık. Üçyol-Buca... Biz başladık büyük zorluklara rağmen. Narlıdere-Urla İYTE... Hiç başlanmamış. Körfez Dönüşüm Projesi’nden bahsedilmiş. ‘Gediz çaylarından gelen alüvyonlar’ denmiş... Biz bu konuyu açınca gelmiyor denmişti, ama burada tespiti var. 60 ayda yapılacak denmiş, hiç yapılmadı, biz yapıyoruz. ‘İzmir-Çeşme Deniz Otoyolu’ projesi var mesela... Bence harika bir proje. Hiç başlanmadı. Kadifekale-Agora arasında teleferik projesi de var. AK Parti’nin projesi, onlar yapacaktı, yapmadılar. Ve şehir yenileme projesi... Bu dev proje yapılmış olsaydı biz İzmir depreminde 114 kişiyi kaybetmezdik, yüzlerce binamız da yıkılmazdı” ifadelerini kullandı. 

’TEHLİKELİ TOZ’ ÖRNEĞİYLE ‘MENDERES’ ÇIKIŞI! 
CHP’li Meclis Üyesi Erhan Uzunoğlu da Harmandalı Katı Atık Bertaraf tesisi için yargıdan çıkan kapatma kararının gölgesinde kentteki çöp sorunu hakkında konuştu. Sözü Aliağa’dan örnek vererek açan CHP’li Uzunoğlu, “Şu anda Aliağa’da cüruf dağları var. Aliağa olduğu gibi sanayi bölgesi haline geldi. Burada da çelik fabrikaları var. Bu fabrikalar çok ilkel, vahşi bir ortamda elektrik ark ocağı üretimine başladılar. Potalara soğuk olarak ithal edilen hurdalar dolduruluyor, eritilip önce cüruflar kenara alınıyor. Bu sırada buradan tehlikeli bir toz çıkıyor. Tüm dünyada tehlikeli atık olarak kabul edilen bir toz. 1 ton çelik üretiminde 14 kilo civarında bu tehlikeli atık açığa çıkıyor, aynı zamanda da 100 kilo cüruf çıkıyor. Oradaki kapasite bugünlerde 15 milyon ton falan. Yani yılda 150 bin ton kadar toz çıkıyor, cüruf da milyonlarca ton. Bu tozun içinde yüzde 35 falan demir var, çinko var, yüzde 5 civarında da ağır metal var. Tüm dünyadaki standartlar tarafından kanserojen kabul edilen bir malzeme. Ve bugünler de burada bir cüruf bertaraf tesisi yapılmaya çalışılıyor. Bir yürütmeyi durdurma kararı var ama ben şunu vurgulamak istiyorum. Buraya bu bakanlık ÇED olumlu raporu verdi. Menderes’te bir katı atık berataraf tesisi yapmak istiyoruz. Ana çalışma prensibi şu: Önce mekanik ayrıştırılıyor, arkasından geri dönüşüm ayıklaması yapılıyor ve arkasında da atık ayrıştırıldıktan sonra gaz ve kompos gübre elde ediliyor. Buraya gelen evsel atıklar tamamen biyolojik atıklar. Çevreye hiç bir olumsuz etki olmaksınız çöpler ayrıştırılacak. Ama mesela AK Parti İzmir Milletvekili AK Partili Kaya, ‘Suyumuzun kaynağı, tarımın merkezi ve turizm cenneti Menderes’i çöp kent yapamayacaksınız’... Şimdi biz çöp kent falan yapmıyoruz, zaten bu tesisin öyle bir tesis olmadığı da ortada. Bunu herkes biliyor, bu arkadaşlar da biliyor ama siyaseten birşey çıkarmaya çalışıyorlar. Ve Tarım İl Müdürlüğü’nün sonradan görüş değiştirmesiyle birlikte bu ÇED sürecini öldürüyorlar. Gerçek olmayan bir argüman üzerinden İzmir’in çöp sorununu Büyükşehir halledemedi algısı yarıtılıyor. Bergama çalışıyor, Ödemiş çalışıyor, buralar hiç bir şekilde çöp kent falan olmadılar. Aliağa’ya hiç bir ses çıkarmayan Menderes’e siyasi tavır göstererek engel olmaya çalışmak bence İzmirli’nin hakkını yemektir. İzmirliler de bu tavrı hiç bir şekilde affetmeyecektir” diye konuştu. 

ÇALIŞKAN: MENDERES’TEKİ İNSANLAR KABUL ETMİYOR
Uzunoğlu’na yanıt veren AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan, “Bu katı atık tesisine karşı çıkan sadece AK Partililer değildi. O günkü oylamaya sizin partinizden olan belediye başkanı ve meclis üyeleri de gelmemişti. Burada hep teknik ve sonuçlar konuşuluyor. Problem şurada başlıyor. Bütün İzmir’in katı atığını 5 merkezde toplamayı planlıyorsunuz. Haliyle bu yerlerde yaşayan insanlar başka yerlerin çöp yökünü çekmek istemiyor. Oysaki gelecekte 30 ilçenin projeksiyonunu çizersiniz, gelecekte 30 ilçenin çöpünün gideceği yerleri insanlar bilir. Sadece bunu engellemeye bağlamak doğru birşey değil. Menderes’in insanları kabul etmiyor, siz AK Parti engelliyor diye lanse ediyorsunuz” dedi. 



CÜRUF TESİSİNDEN ‘TARKAN’A SPONSORLUK’ İDDİASI!
AK Partili Meclisi Üyesi Hüsnü Boztepe ise, “Erhan Ağabey cürufla ilgili çok doğru sözler kullandı ama kendisinden birşey rica edeceğim. İlgili daire başkanlarıyla görüşsün. Yeni Foça tarafındaki cüruf toplama merkezi Büyükşehir geçmiş dönemlerde 3-5 kez mühürlediği halde neden hala çalışıyor? Ve hangi sanatçının sponsorluğunun karşılığı olarak hala orada devam ediyor? Bunu kendisinin araştırmasını istiyorum. Tarkan’dı sanırım. Sponsorluğunu karşılamış merkez” dedi.  

Boztepe ayrıca geride kalan oturumda tartışma konusu olan kooperatif modeli hakkında da konuştu. AK Partili Meclisi Üyesi, “Çiğli’de de Örnekköy’de de hemen devirler başladı. Niye? Çünkü üye sayısını fazla aldılar. İzmir Büyükşehir Belediyesi logosu altındaki bir kooperatif her zaman üye bulur. Bu insanlar hemen devretmeye başladılar. Sadece Çiğli’yle ilgili 15 tane ilan gördüm. Üyelikler doluyor, 5 liraya aldığınız şeyi 15 liraya alıyorsunuz. Kendi aralarında olabilir ama en başta sen haksızlık yapıyorsun” diye konuştu. Boztepe’den CHP’deki delege seçimleri üzerinden de eleştiri geldi. Boztepe, “Her ilçede belediyelere onlarca işçi alınıyor. Kimin malını bu kadar hoyratça harcıyorsunuz” ifadelerini kullandı. 

YILDIZ’DAN ‘KOOPERATİF’ SALVOSU! 
AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız sözü ‘35 İzmir 35 Proje’ eleştirisine yanıt vererek açtı. AK Partili Yıldız, “Bunlardan yaklaşık 20 tanesinin tamamlandı ya da tamamlanmak üzere. Geri kalanların da önünün, mesela Körfez Tüp Geçit gibi, marinalar gibi Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı davalarla kesildiğini de belirteyim. Maalesef şöyle bir hastalık var. Bazı bilgileri elde ediyorlar, ama Büyükşehir’in negatif tavrı hep ıskalanıyor. 100 binlik planlar konusunda da Büyükşehir’in itirazı var” dedi. Yıldız konuşmasına şöyle devam etti: Sayın Başkan pazartesi günkü mecliste kooperatifçilikte, tarımda, kentsel dönüşümde de başarılıyız dedi. Sayın Başkan’ın kooperatif dediği Köy-Koop... Başkanının kim olduğu belli olan, 2019’da sadece 50 bin lira ciro yapıp bugün yüzmilyonlarca lira ciro yapan bir kooperatiften bahsediyoruz. Başkanın ve yönetiminin kim olduğu kamuoyu tarafından bilinen bir kooperatif. Böyle bir başarı için demek ki böyle bir ilişki ağı gerekiyor. Kentsel dönüşümdeki kooperatifçilikte kim çıktı? CHP İl Başkanı çıktı. O dönem koordinatörlüğünü yaptığı... O kadar iç içe geçmiş hukuksuzluklar var ki dönüp de bunu başarı diye anlatmak İzmirlinin aklıyla dalga geçmektir. Kentsel dönüşüm daire başkanlığı kapanırken burada tek kelime etme cesareti gösteremediler. O gün CHP sıralarının yanı boştu. Demek ki içine sinmeyen arkadaşlarımız varmış. ‘Bizim arkadaşlarımızı tespit etti’ diye savunduğunuz 80 emekçi kardeşimizin 10 yıllık emeğini hiçe sayarak kapatan iradeye tek kelime etmeyenlerin sosyal demokrat anlayışını sorgularım. Pazartesi günü kahraman ilan ettiğiniz, çarşamba günü dairesini kapattığınız o insanlar bugün o kooperatifin inşaatını denetleme komisyonunda var mı yok mu? Buna cevap versinler. İZBETON’a verilen yetki protokolünde 21.maddede açıkça diyor ki; ‘Bir alt taşeron anlaşması yapacaksınız ilgili idareden yetki alacaksınız’... Soruyorum; İZBETON Sayın İl Başkanınızın o gün başkan olduğu kooperatifle yaptığı protokol için bir alt taşeron yetkisi almış mı almamış mı? Devir yetkisi verilmiş mi? O da yok” diye konuştu. 

’ÇÖP’ MESAJLARI: İZMİRLİNİN HAKKINI YEMEYİN! 
CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın ise oturumda yaptığı konuşmada Harmandalı için çıkan mahkeme kararını gölgesinde Menderes’te yeni çöp tesisi için belirlenen alanda yaşanan ‘Tarım Müdürlüğü’ sorununa değindi ve süreci detaylarıyla anlattı. CHP’li Aydın, “Nietsche ‘Amor Fati’ diye bir kavram ortaya atar. Kaderini sev... Olan herşeyi sev, olanı olduğu gibi kabullenerek sev ama olanla yetinme ve olanı değiştirmek için mücadele et. İzmir Büyükşehir Belediyesi merkezi iktidarın yaptığı herşeye rağmen İzmir’e biçmeyi çalıştığı kaderi değiştirmeye çalışıyor ve değiştirecek de. Katı atık bertaraf meselesi bu şehirde bir süredir konuşuluyor. İnsanların hayatındaki bir gündem. Büyükşehir Belediyesi 2018 yılında Çevre, Şehircilik Bakanlığı ile birlikte bakanlık tarafından da onaylanan bir plan hazırladı. Entegre Atık Yönetim Planı... Bakanlık diyor ki, ‘Senin 5 bölge için planladığın katı atık bertraf planını doğru buluyorum’ diyor. İstanbul günde 17 bin ton çöp üretiyor, 3 tesiste bertaraf ediyor. 30 ilçesine falan yaymıyor. Ankara 2 tesiste bertaraf ediyor. Yönetmelik de bölgesel şekilde düzenlenir diyor. Biz kaderimizi seviyoruz ama bununla mücadele edeceğiz. Bergama ve Ödemiş başarıyla yürütülüyor. Çünkü bakanlıkla birlikte yapılan plan gereğince o bölgelerin gelecek perspektifine uygun bir işletme başlatıldı. Oralar için de ‘çöp kent olacak’ dediniz, olmadı. İzmir halkının günlük ürettiği çöp kapasitesi yaklaşık 5 bin ton. Bunu bertaraf etme yükümlülüğü Büyükşehir Belediyesi’nin. Bertaraf edileceği yerleri belirleme, denetleme ve takip etme yükümlülüğü de bakanlığın. İzmir’e bu kadar kötü bakmayın. İzmir’in çöpünü bertaraf ettirmeyerek İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni başarısız göstermeye çalışmak saf kötülüktür. Bunu İzmir halkına yapmayın. 2012 yılında Torbalı-Taşkesik reddetiniz, 2007’de Torbalı-Uyuzdere MTA tarafından, Urla Yarımada İYTE Rektörlüğü tarafından reddedildi. Urla-Uzunkuyu Taşocağı kullanma talebi reddedildi. Mevcut tesislerin yükünü azaltalım, gübre üretelim dedik, Çeşme’de talepte bulunduk, reddedildi. Menemen-Yanık’taki 2 parsel reddedildi, Tire Vahşi Depolama alanının rehabilatasyonunu yapalım dedik, ÇED sürecini tamamladık, 7 aydır bakanlıkta bekliyor. Bergama’da yeni lot yapalım dedik, izinlerin olmasına rağmen reddedildi. Menderes Gölovası bölgesi... İl Tarım Müdürlüğü’ne yazı yazıldı. İl Tarım Müdürlüğü, 4 Haziran 2020: İstediğiniz yer orman kanunu kapsamındadır. 5403 sayılı kanun gereğince benim görev alanında değildir. Bu yüzden müdürlüğümüzce yapılan bir işlem yoktur. 2022 yılının Şubat ayında birden görevini genişletiyor ve diyor ki, ‘Proje zeytinciliğin ıslahı yabanilerin aşılattırması hakkında kanun 20.maddesi kapsamındadır.. Bu nedenle burayı uygun bulmuyorum’ diyor. O bölgede zeytinlik yok, bir orman bölgesi. Hani şu Bergama’da zeytinleri söken Tarım Bakanlığı, Akbelen’de ağaçları kesen bakanlık. Menderes’le ilgili bölgede Mahalli Çevre Kurulu uygunluk kararı verdi, insanlar dava açtı. Mahkeme aldığı bilirkişi raporlarıyla bu bölgenin entegre atık tesisi için uygun olduğuna karar verdi ve istinaf bunu onayladı. Ama biz şimdi Tarım Müdürlüğü’nün görüşüyle karşı karşıyayız. Bu neye mal oluyor, ÇED süreci bu ayın 24’ünde boşa çıkıyor. Bunu İzmir’e yapmayın! 3-5 oy fazla alacaksınız diye İzmirlinin hakkını yemeyin. En üst standarta çevreye duyarlı tesisler kurulacağını bakanlık da AK Parti de biliyor. Yaptılar bunları İstanbul ve Ankara’da... İzmir halkına diyorlar ki; ‘Sen bu siyasi tercihi yaptıkça ben size hizmet gelmesini engelleyeceğim’. Bu partizan bir kötülüktür” açıklamasını yaptı. 

"110 MİLYON LİRA BOŞA GİTMİŞ OLACAK" 
Aydın ayrıca “Büyükşehir Harmandalı’yı kapatmak için yıllardır çırpınıyor. Bu çöpü aktarabileceğimiz bir başka alana ihtiyaç var. Oluşan hukuki durum karşısında atık yönetimini şöyle revize etti: Kuzeydeki heyelan riski olan alanda atık alınmayacak. Tesisin diğer bölümlerine alınan atıklar azaltılacak ve bir kısmı Bergama ve Ödemiş’e yönlendirilecek. Bunun gereğini yapacağız. İzmir halkının yıllık 110 milyon lirası boşa gitmiş olacak. Bu İzmir halkını parasıdır. Şuanki transfer maliyeti yaklaşık 500 milyon lira, yaklaşık 45 araçla yapılıyor. Uzuyan yol için harcanacak yakıtın maliyeti bir yana taşımada oluşan karbon salınımı çevre için daha tehlikeli hale gelecek” diye konuştu. 

Aydın sözlerini şöyle tamamladı: Şunu anlatmaya çalışıyorum, İzmir halkı kaderini seviyor, bu şehri seviyor, yaşam tarzını seviyor. İzmir halkının şehrine ve yaşamına olan bu tutkusunu bu tür bürokratik mekanizmalarla baskıya alarak yok edemezsiniz. Bunu İzmir halkı göğüsler, en güçlü olduğunuz zamanda göğüsledi, yine göğüsler. 

HIZAL’DAN ‘MENDERES’ YANITI, ‘DÖNÜŞÜM’ TEPKİSİ! 
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise söze, “İzmir Büyükşehir Belediyesi çöp meselesinde sabıkalı bir belediye” diyerek başladı ve şunları kaydetti: Hatırlayın, Sayın Tunç Soyer, ‘Ben Seferihisar Belediye Başkanı olsam, orada bir tesis kurulacağını duysam, ilk ben karşı çıkarım’ dedi. Neden? Çünkü sabıkalı bir belediye var. Evet Menderes’te bir takım bürokratik problemler var. 5 bölgeden söz ediyorsunuz. Ödemiş, Bergama, Menderes, Yarımada... 5.neresi? Harmandalı. Kapatmak zorunda olduğunuz Harmandalı. Orada biyogaz Büyükşehir Belediyesi’nin sitesinde yayınlanmış bir haber var. ‘Büyükşehir katı atık dönüşüm tesisi mücadelesi’ni kazandı diye. Karşıyaka Yamanlar için. O tarihten bu yana kadar ne yaptınız? Aslında temel sorunu çözecek olan tesis Yamanlar’daki tesis. Dolayısıyla bu çöp konusundaki bütün tezleriniz yanlış. 

Hızal ardından ‘kooperatif modeli’ tartışmasına da değindi ve pazartesi günkü oturumda gündeme gelen ‘sözleşme/devir’ konusunda şunları söyledi: İZBETON resmi yazılarda ne diyor? ‘Şu etaplarda yapıma başladık, şu etapları da bunlara verdik’... İlgili idareden izin var mı? Yok, emrivaki! Dolayısıyla iş temelde sakat başlamış. Ortaya çıkan hukuki eksikliklerden dolayı hemen hoop en iyi yaptığınız iş, ‘Engelleniyoruz’ çıkışı. Örnekköy’de 3.etapta olması gereken seviye yüzde 89, olan seviye yüzde 12. Kim engellemiş? 4.etapta olması gereken seviye yüzde 89, olan seviye yüzde 25. Aktepe-Emrez, Genel Başkanınıza temel attırdınız. Olması gerek seviye yüzde 63, şuanki seviye yüzde 4. Örnekköy 2.etaba gelince... 2886 yasa kapsamında ihaleyle verilmiş, Ankaralı bir firma almış. Olması gereken seviye yüzde 100, olan seviye yüzde 98. O konuda daire başkanlığını da tebrik ediyorum. Bunu kim engellemedi? Bana bunu anlatın. Bunlar çıkıp bir kişiye İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin anahtarını teslim ettiğiniz için oldu. İZBETON Genel Müdürü’ne İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin anahtarını teslim ettiniz. O yüzden bütün bunlar yaşanıyor. Sayın Başkan ‘O işadamlarının arkasındayım’ dedim. 3 yolsuzun arkasında duracağına, kentsel dönüşüm dairesinin arkasında dursaydın. 

250 MİLYONLUK KREDİ YETKİSİNE ONAY 
Oturumda ayrıca İZSU Genel Müdürlüğü’nün İller Bankası’ndan kullanacağı faiz hariç 250 milyon liralık kredi için Başkan Tunç Soyer’e yetki verilmesi maddesi de gündeme geldi. 

”Belediyemizin bağlı kuruluşu olan İZSU Genel Müdürlüğünün İller Bankası A.Ş.'den kullanacağı, yurt içi borçlanmaları için olmak üzere toplam 250.000.000,00-TL (faiz hariç) gayri nakdi kredi kullanılması, krediye ilişkin düzenlenen kredi sözleşmelerinden kaynaklanan her türlü ödeme yükümlülüğünü sözleşme hükümleri çerçevesinde yerine getirememesi ve/veya kredi teminatlarının yetersiz kalması halinde Belediyemizin Hazine ve Maliye Bakanlığınca ve/veya banka tarafından dağıtılan yasal paylarının mevzuattan kaynaklanan herhangi bir kesinti oranına bağlı kalmaksızın tamamının garanti olarak gösterilmesi ve konuya ilişkin her türlü iş ve işlemlerin yürütülmesi için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tunç SOYER'e yetki verilmesi hususlarının oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu” maddesiyle detaylandırılan önerge komisyondan geldiği şekliyle oy birliğiyle kabul edildi. 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir