GERÇEKİZMİR - Büyükşehir Belediye Meclisi eylül ayı ikinci oturumu Başkanvekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.
Oturuma Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektupta da dile getirdiği İller Bankası'ndan alınacak ve aylardır bekleyen 300 milyonluk kredi için yetki talebinden meclisten oy birliğiyle onay alması ve kentsel dönüşümdeki kooperatif modeli başlığı altında yaşanan 'Şenol Aslanoğlu' tartışması damga vurdu.
300 MİLYONLUK KREDİYE OYBİRLİĞİYLE ONAY
İller Bankası'ndan 300 milyonluk kredi yetkisi tüm parti gruplarının evet oyuyla oybirliğiyle geçerken, ilgili maddede, "Yatırım ve kamulaştırma harcamalarında kullanılmak üzere İller Bankası A.Ş’den 300.000.000,00-TL'ye kadar (faiz hariç) gayri nakdi kredi kullanılmasına, krediden kaynaklanacak anapara, faiz, denetim giderleri, komisyon, vergi, resim, harç, ücret vs. ödemelerin, İller Bankası A.Ş tarafından teminat olarak alınacak Belediyemiz gelirlerinden ve İller Bankası A.Ş ve Hazine ve Maliye Bakanlığınca dağıtılan yasal paylarımızın mevzuattan kaynaklanan herhangi bir kesinti oranına bağlı kalmaksızın tamamından (%40'ın dışında ve %100'üne kadar) karşılanması, kredi teminatına konu gelirlerden krediye ilişkin ödemelerin karşılanamaması halinde, bu krediyle elde edilen tesis, inşaat ve her nevi gayrimenkul ile araç, gereç ve malzemenin, İller Bankası A.Ş tarafından talep edildiği takdirde aynı şartlarda ve talep tarihinde İller Bankası A.Ş adına ipotek veya rehin edilmesi, İller Bankası A.Ş tarafından Belediyemize kullandırılacak krediye ilişkin olarak her türlü sözleşmeyi ve evrakı imzalamaya ve kredi ile ilgili devam eden işlemleri yürütmeye, Belediyemiz mülkiyetindeki her türlü gayrimenkulü İller Bankası A.Ş’ye ipotek vermeye, Belediyemizin her türlü gelir, hak ve alacaklarını İller Bankası A.Ş’ye terhin ve temlik etmeye, Belediyemize ait her türlü ticari işletmeyi İller Bankası A.Ş’ye rehin vermeye, İller Bankası A.Ş’nin mevcut mevzuatı ve bunda meydana gelebilecek her türlü değişiklik çerçevesinde, 5393 sayılı Belediye Kanununun 68. maddesinde yer alan koşulların yerine getirilmesi kaydıyla krediye konu işle ilgili her türlü işlemi yapmaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tunç Soyer'in yetkilendirilmesinin oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu" ifadeleri yer aldı.
Oturumda gündem dışı bölümde ise CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun kentsel dönüşümde uygulanan modelde kooperatif başkanlığı yaptığı sırada yapılan faaliyetler üzerinden AK Parti sıralarından gelen sert çıkışlar ve CHP cephesinin bu tepkilere yanıtlarıyla şekillenen bir tartışma yaşandı.
YILDIZ: DEVİR ONAYLANMIŞ MI ONAYLANMAMIŞ MI?
Konuyla ilgili ilk sözü alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, ilk oturumda yaşanan tartışmaya değinerek, "Sayın Grup Başkanvekili’nin nt ifadeleri var. ‘Bir kooperatifin başkanıydı sadece...’ İmza yetkisi olmadan imzalayan bir kooperatifin başkanı, imzaladığı günün ertesi günü başkan yardımcısına şirket kurdurup kendi adresini gösteren bir kooperatifin başkanı, İZBETON ila arasında protokol yaparken teminat mektubu vermeyip şirketin senedi veren bir kooperatif başkanı. Bir daire başkanlığını kapatacak noktaya giden bir sürecin içerisinden geçen bir kooperatifin başkanı. Öyle sıradan değil. Bizim İZBETON’a verdiğimiz yetkide yer alan devir yetkileri bu kooperatife geçerken onaylanmış mı onaylanmamış mı? Deyin ki İZBETON bize sordu, ilgili maddeleri işlettik, bu deviri onayladık.... Belgeleri de gösterin" dedi.
ÖZUSLU: BAĞLAMINDA TUTMALIYIZ
Yıldız'ın mesajları sonrası Başkanvekili Özuslu'dan, "İşi gerçek bağlamında tutmalıyız. Sayın İl Başkanı’nın İl Başkanı olmadığı dönemdeki faaliyetleri eleştirilebilir ama İl Başkanı olmadığı dönemdeki bu faaliyetleri İl Başkanı’yken yapmış gibi anlatılmamalı. Tabi ki kıymetlidir İl Başkanımız ve olmaya da devam edecektir. İYİ Parti, AK Parti ve MHP’nin il başkanları da kendileri açısından kıymetlidir. Bundan daha doğal bir şey de olamaz" açıklaması geldi.
AYDIN: ÇIKIŞ NOKTANIZ YANLIŞ, O NEDENLE SORU DA YANLIŞ!
CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın ise, "Tuhaf gelmiş olabilir ama bir daha söyleyelim Sayın İl Başkanı, CHP’nin İl Başkanı hepimizin kıymetlisidir. CHP’nin her ferdi CHP’nin her ferdi için kıymetlidir. Eleştiriye sözümüz yoktur, dinler cevaplamaya çalışırız. Ama işi başka mecraya sokma gayretine de izin vermeyiz. Kimsenin çocuğu kötü yola düşmüş, arsızlık filan da yapmış değildir. Lafı bir yerden getirip üstü örtülü hakarete varan sözleri söylemek kimseye yakışmaz. Sayın İl Başkanının bir sözünü üslup olarak eleştirirken çok daha ağır bir üslupla cevap vermek hiç doğru değildir. Hakan Bey’in sorduğu sorulara daha önceden de cevap verdim. O yüzden dediklerini yadırgadım. Tabi anlamak istemeyene hiç bir söz kafi değildir. Burada karmaşık bir hukuki süreç var. Teknik değerlendirmesini uzun süre anlatırım ama buradaki sorun şu karşımızda bir kooperatif, bir kamu tüzel kişiliğinin büyük ortağı olduğu bir şirket ve İzmir Büyükşehir Belediyesi kurumu var. Bu 3 kurum arasındaki ilişki hem kooperatifler hukukunun, hem borçlar hukukunun, hem de kamu maliyesinin ve belediye mevzuatının konusudur. Kendisi şöyle bir çıkarımda bulunuyor, ‘Ben şu maddeleri okuyorum, buradan da şu yorumu çıkarıp soruyorum, bunları yaptınız mı?’ Ben de kendisine bir kez daha söylüyorum, yaptığınız yorum yanlış. Çıkış noktanız yanlış, bu nedenle de sorduğunuz soru yanlış. Anlatmaya çalıştığım basitçe budur. Belediye yönetimlerinin tüm eylem ve işlemleri merkezi yönetim tarafından denetlenir. Bu da yetmez Sayıştay harcamalarını da denetler. Bu da yetmez. Türk Ticaret Kanunu ve Kooperatifler Kanunu’na tabi olan bu olayda hem kooperatifin üyeleri hem şirketin ortakları ve yöneticileri bu tartışmayı özel hukuk uyuşmazlığı olarak da yargı önüne getirebilirler. Biz hiç bir zaman hesap vermekten, denetlenmekten yana bir şikayet dile getirmedik. Hep adil ve şeffaf ayrıca da herkese aynı şekilde yapılmasını talep ettik. Bu konuda da aynı şeyi talep ediyoruz" diye konuştu.
Aydın ayrıca, "CHP 100 yaşını geçmiş bir partidir. Bu partinin il başkanını, belediye başkanını, üyelerini, seçmenlerini alaya almak, kinayeli sözlerle yaklaşmak, onların açık ve ortada olan eylemleri ve işlemleri altında başka bir mesele varmış gibi konuşmak kimseye yakışmaz. Ve bu mecliste il başkanları ve yöneticileri hakkında bu düzeyde ve bu şekilde bir tartışmayı hiç kimse açmadı kendilerinden başka... Dert kamu faaliyetlerini sorgulamaksa bunlara ilişkin cevapları verdik ve veriyoruz. Bir de eylemleri zaman karmaşası yaparak anlatmak kimsenin başarabileceği birşey değildir. Durum apaçık ortadadır, yapılan şey bellidir" ifadelerini kullandı.
HIZAL'DAN ASLANOĞLU'NA SERT SÖZLER!
AK Parti Grup Başkanvekili Hızal'dan ise sert mesajlar geldi. AK Partili Hızal konuyla ilgili açıklamasında, "Biz burada kooperatif meselesi hakkında konuşurken, Sayın Aslanoğlu il başkanı değildir. ‘Bir kooperatif kuruyorsunuz, Başkanı Şenol Aslanoğlu, işlemlerde şöyle şöyle usülsüzlükler var, muhtelemelen bu arkadaşı da il başkanı yapacaksınız’ demiştim. Burada ballı kaymak denilen işlemler yürütülüyor. Büyükşehir Belediyesi eliyle yürütülüyor, Tunç Soyer müsaade ediyor. Aslanoğlu, ‘Biz o kooperatifi yoldan geçenlerle kurduk’ diyor, ‘Bir talimat geldi, 7 kişi bulduk, kurduk’ diyor. Ne tesadüf ki Dilek Coşkun ile Aslanoğlu’nun adresi aynı. Daha sonra Coşkun’un bir şirketi ortaya çıkıyor, batık bir şirket ve bu kooperatiften bu işi alıyor. 261 milyonluk bir sözleşmeyle alıyor. TOKİ işlerini tüm altyapıyı da sağlayarak yapar. Kıyasladıkları rakamlar bu. Bu arkadaşların aldıkları iş düz çıplak inşaat. Bu rant Şenol Aslanoğlu ve arkadaşlarının cebine gidiyor. İl Başkanı olması benim hiç umrumda değil. Herhangi bir vatandaş İZBETON adını kullanmadan, Büyükşehir adını kullanmadan bir koopertif kursun, bir arsa bulsun. Mümkün değil. Kimin malını kime satıyorsunuz! Hal böyleyken burada hiç birşey yokmuş gibi bir yaklaşım ortaya koymak hiç doğru değil. İsim vererek söylüyorum, Şenol Aslanoğlu’nu, Serdar Deniz’i siyasi kimlikleri üzerinden konuşmuyorum. Ben şunu eleştiriyorum, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin adı ortaya konarak kurulan kooperatif ve bunun üzerinden elde edilen rant. Karmaşık bir hukuki durum falan da yok, devir yetkisi var mı? Yok. Kimse kimseyi kandırmasın. Burada büyük bir rant hırsızlığı var. Yapan da Şenol Aslanoğlu ve arkadaşları!" ifadelerine yer verdi.
ÖZUSLU'DAN TARTIŞMAYI BİTİREN AÇIKLAMA
Oturumun kapanış açıklamasını yapan Özuslu şunları kaydetti: Kentsel dönüşümün gerekliliğini inkar eden yok. Bunu yapacağız, bizim yoğurt yeme anlayışımız farklı. Koopertif modeli İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaratttığı bir modeldir. Bu modeli beğenmeyebilirsiniz, eleştirebilirsiniz ama bunun üzerinden siz CHP’nin tüzel kimliğini temsil eden Sayın İl Başkanımıza yürümeye çalışırsanız o zaman iş bağlamından çıkar. Kişi aynı olabilir ama 30 yıl önce yaptığı icraatı bugünkü kimliğimle eleştirebilir misiniz? Böyle yaparsanız buradaki her CHP’li arkadaşım söz alır, tüzel kişiliğe karşı her eyleme tepki gösterir.
|
Örgüt 13 Eylül 2023 Çarşamba 19:55
|
Sayfa başına git