Mehmet İŞLER /GERÇEKİZMİR - Menemen Belediyesi’nde yönetimin AK Parti’ye geçmesi sonrasında gerçekleşen ilk meclis toplantısında gündeme şirketlerin yetkisinin devredilmesi konusu damga vurdu.
- MENEMEN'DE KRİTİK OTURUM: YETKİ OYLAMASINDAN NE SONUÇ ÇIKTI?
Menemen Belediyesi bünyesindeki Meta-Su ve Menaş şirketlerinin yetkisinin AK Partili Başkan Vekili Aydın Pehlivan’a geçmesi için yapılan oylamada onay çıkmadı. Meclis çoğunluğunu elinde bulunduran Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve İYİ Parti’den oluşan Millet İttifakı başkan vekilliği seçiminde olduğu gibi fire vermedi. AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) yetki için 13 kabul oyuna ulaşırken Millet İttifakı 18 ret oyu kullandı. Bu sonuca göre şirketlerin yetkisi CHP’li Deniz Karakurt’ta kaldı.
Gözler yeni süreçte yaşanacaklara çevrildi. AK Parti yönetiminin işçi maaşlarını ödemediğini ve sorumlu olarak kendilerini gösterdiğini öne süren CHP’liler Ankara, İstanbul, Bursa gibi büyükşehirlerdeki uygulamaları örnek gösterdi.
CHP’li Deniz Karakurt yaptığı açıklamada önemli ifadeler kullandı. Karakurt şunları söyledi:
İCRAYI KAPIYA YIĞACAĞIZ!
Bu noktadan sonra bizimle masaya oturması gerekir. Maaşların ödenmesi gerekiyor. Teknik olarak gerekirse icraya vereceğiz. Yığacağız kapıya icrayı! Sonuç olarak şirketin yetkilisi biziz. Görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunacağız. Hukuken yapılacak şeyler var. Şu anda görevi kötüye kullanıyor. Biz bu hukuki süreçlere gelmeden, bir daha bu konuda uzlaşı için tabii ki masaya otururuz. İşçilerin maaşların ödenmesini talep ederiz. Yine de ödemede sıkıntı yaratılırsa hukuki yollara başvururuz.
ŞU AN SUÇ İŞLİYOR!
Ankara’da, İstanbul’da uyum içinde çalışıyorlar. Maaşlar da tıkır tıkır ödeniyor. Mansur Başkan bunları ödemeyeceğim demiyor. Ama burası ödemeyeceğim diye beyanatta bulunursa biz de hukuki yollara başvururuz. Ben şu anda sadece bizi zorlamak için yaptığını düşünüyorum. Masaya oturacağız. Mutlaka bir uzlaşma noktası bulacağız. Bu kadar işçiyi mağdur edemezler. Yine de yapmazlarsa haklarımızı savunacağız. Şu anda suç işliyor. Şu anda 680 işçi var. Nasıl bir tavır sergilediğini görüp biz de yol haritamızı ona göre çizeceğiz.
HERKESE BANKAMATİK DİYECEKLER, ÇIKARACAKLAR VE KADROLAŞACAKLAR!
Siyasi hırsların mağduru işçiler yapılamaz. Şu anda tamamen siyasi bir erkle hareket ediliyor. Niçin böyle hareket edildiğini de biz gayet iyi biliyoruz. Kadrolaşma hırsıyla bu yapılıyor. Bence daha fazla buna emekçiyi alet etmesinler. Bir an önce sağduyuya davet ediyorum. Herkese bankamatikçi diyecekler ve çıkacaklar kendi kadrolarına yer açabilmek için.