Güvencesiz çalışma koşullarını protesto etmek için konvoy şeklinde Alsancak Gar önüne gelen moto kuryeler, hız baskısı nedeniyle trafikte yaşanan ölümlere dikkat çekti ve “Sipariş mi, canımız mı?” diye sordu.
Hız baskısı nedeniyle trafikte yaşanan moto kurye ölümleri her geçen gün artarken, İzmir’de görev yapan bir grup moto kurye güvencesiz çalışma koşullarına isyan etti. Motosikletleriyle konvoy şeklinde Alsancak Gar önüne gelen moto kuryeler, “Moto kurye işçileri köle değildir” yazılı pankart açtı. “İş kazası değil bu bir cinayet” ve “Kuryeler ölmek istemiyor” sloganları atan moto kuryeler adına basın açıklamasını Servet Anlar okudu. Moto kuryeler açıklamanın ardından geçen cumartesi günü Buca’da yaşanan trafik kazasında hayatını kaybeden 22 yaşındaki kurye Okan Çakmak’ın cenazesine katılmak için alandan ayrıldı.
ÖLÜMLERİ HATIRLATTI
Güvensiz çalışma koşullarına isyan eden ve son dönemde yaşanan ölümleri hatırlatan Anlar, “Bugün farklı şehirlerde peşi sıra gerçekleşen kuryelerin kurban gittiği iş cinayetlerini lanetlemek, kuryelerin maruz kaldığı denetimsiz çalışma koşullarının olağan sonucu haline gelen ölümlere dur demek, taleplerimizi haykırmak için bir aradayız. İzmir Karabağlar’da bir kurye emekçisi gece 04.00’da, mesainin kör karanlığında üzerine süren araca çıkıştığı için serseriler tarafından takip edilerek, sokak ortasında hunharca katledildi. Yine şehrimizde bir meslektaşımız müşterinin yemek siparişini geciktirdiği iddiasıyla saldırıya uğradı, başına demir sopayla vurulan kardeşimiz komaya girdi. İstanbul’da genç bir kardeşimiz belediye otobüsü tarafından fark edilmedi, ağır bir trafik kazasında can verdi. Ağır yaralanan ve iş cinayetlerde kaybettiğimiz kurye kardeşlerimiz 20’li yaşlarında, şirketlerin ‘hızlı teslimat’ baskısının kurbanıdırlar. Kurye emekçilerinin sadece 24 saatte başına gelen bu elim vakalar olağanüstü bir tesadüf değil, büyük bir trajedinin yalnızca ufak bir parçasıdır. Pandemiden bu yana devasa kârlarla gittikçe şişen, açgözlü şirketlerin emekçileri mahkûm ettiği kölece çalışma koşullarının nükseden vahim sonucudur. İSİG Meclisi’nin verisine göre sadece 2022 yılında 58 kurye kardeşimiz iş cinayetinde yaşamlarını kaybetmiştir. Bu trajedinin can yakıcı bir diğer yanı ise katledilen kuryelerin yarısından fazlası 20’li yaşlarda olmasıdır. Moto kuryeler, hayatlarının baharında sermayenin arsızlığının bedelini canlarıyla ödemektedirler” ifadelerini kullandı.
'HIZ BASKINA SON' ÇAĞRISI!
Moto kurye ölümlerinin önüne geçebilmek için gerekli önlemlerin alınması çağrısında bulunan Anlar, “Moto kuryelerin içine sürüklendiği ‘esnaf-kurye’ garabeti, bir nevi taşeron çalıştırmanın en ağır biçimini emekçilere dayatmaktadır. Bu çalışma modelinin hizmet sektöründe yaygınlaşması, moto kuryelerin maruz kaldıkları saldırılar ve ölümlere adeta davetiye çıkartmaktadır. Evine ekmek götürmek için var gücüyle moto kurye kardeşlerimiz çığ gibi büyüyen sorunlarla boğuşmaktadırlar. Çok sipariş teslim edenin, daha fazla para kazandığı, zamana karşı verilen bu geçinme yarışında kuryeler alabildiğine güvencesiz ve yoğun çalışmaktadırlar. Yasal haftalık çalışmanın 45 saat olduğu ülkemizde, kuryeler günde 15-16 saat motor tepesinde üç kuruşa sipariş yetiştirmek için bitap düşmektedirler. Yanı sıra, sigorta primi, benzin, motor bakım ve ekipman maliyetlerini ceplerinden ödemektedirler. Şu enflasyon döneminde gelirleri gün geçtikçe azalan emekçi kardeşlerimiz, üç kuruş için şirketlerin baskısını, mobbingini ve müşterinin 2. sınıf insan muamelesini sineye çekmektedirler. Kölelik koşullarını andıran bu düzende, küplerini dolduran şirketler ise maddi-manevi tüm sorumluluğu emekçilerin omuzlarına yıkmaktadır. Kuryelerin ölümlü kazaları tesadüf değil, sorumlularının belli olduğu iş cinayetleridir. Biliyoruz ki bu düzen değişmedikçe ihlaller, saldırılar ve emekçi ölümleri artarak devam edecektir. Sermayenin bu açıktan saldırısına karşı koymak bizim elimizdedir. Hayatlarımızı tüketen bu insanlık-dışı çalışma koşullarını, kölelik kuşatmasını ancak dayanışarak, örgütlenerek, birlikte mücadele ederek parçalayabiliriz. Moto kurye emekçilerinin yaşadığı sorunlar gün gibi ortada, alınacak acil önemler bellidir. Bir kez daha yineliyoruz: Hız baskısı son bulmalı, işçi sağlığı ve güvenliği tedbirleri artırmalı, iş kanunu ihlal eden uzun mesailer kaldırılmalı, şirketler kuryelerini saldırılara karşı korumalıdır” açıklamasını yaptı.