Mimarlar Odası İzmir Şubesi tarafından yapılan açıklamada, Rıza Bey Apartmanı'nın bulunduğu alan için bir öneri sunuldu. Alana hak kaybı olmadan, 'Deprem Farkındalık Parkı' yapılabileceği vurgulandı. Ayrıca Oda temsilcileri , Çevre ve Şehircilik Bakan Murat Kurum'dan randevu talep etti.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Mimarlar Odası İzmir Şubesi, 30 Ekim 2020’de gerçekleşen İzmir depreminde yıkılan ve birçok can kaybının yaşandığı Rıza Bey Apartmanı ve bulunduğu alanla ilgili proje önerisinde bulundu. Rıza Bey Apartmanı ve alanının ‘Deprem Farkındalık Parkı’ olmasını isteyen Sivil Toplum Kuruluşlarının talebi üzerine harekete geçen Mimarlar Odası İzmir Şubesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 6 Kat olarak planladığı yapıyı 8 kat + yeşil alan + park olarak planlayarak bina tasarım projesini paylaştı. Rıza Bey Apartmanının olduğu K1 Parseline proje önerisinin yapıldığı toplantıyı 400 STK’yı temsilen Mülkiyeliler Birliği ile Mimarlar Odası İzmir Şubesi gerçekleştirdi. İzmir Mimarlık Merkezi’nde yapılan toplantıda TMMOB İzmir İl Koordinasyon (İKK) Sekreteri Aykut Akdemir ile TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar da yer aldı.
BAKAN KURUM’A RANDEVU TALEBİ
Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi 2. Başkanı Mete Hüsünbeyi yaptığı açıklamada “Merkezi Samos Adasında olan deprem, İzmir'de 119 insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştu. 10'u çocuk 37 kişiyle can kayıpların en çok olduğu Rıza Bey Apartmanı bu depremin simgesi haline geldi. 400’ü aşkın Sivil Toplum Kuruluşu olarak Rıza Bey apartmanın da bulunduğu K1 alanında ‘Deprem Farkındalık Parkı’ yapılmasını, hak sahiplerinin de yerinde dairelerine sahip olmaları yönündeki talebimizi belirtmiştik. Bu talebi destekleyen sivil toplum kuruluşu sayısı daha da artmakta. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdogan'ın da aynı yönde açıklamaları olmuştu. Mimarlar Odası İzmir Şubemizden bu yönde proje hazırlamalarını rica etmiştik. Nitekim talebimiz karşısında söz konusu proje hazırlandı. Talebimizi olumlu karşılayıp proje ve görselini hazırlayan Mimarlar Odası İzmir Şubesi ile katkı sağlayan diğer odalarımıza teşekkür ediyoruz. Her kesimin söylemleri ve beklentilerini karşıladığını düşündüğümüz bu projenin yaşama geçmesini bekliyoruz. Söz konusu proje ve önerilerimizi sunmak ve değerlendirmek amacı ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'dan randevu talep ediyoruz” diye konuştu.
‘8 KAT VE FARKINDALIK ALANI YAPILABİLİR’
Sivil Toplum Kuruluşlarının isteği ile K1 parseline yeni bir proje hazırladıklarını belirten Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman da “Bakanlık tarafından belirlenen yedi proje alanında zemin artı beş kat yapılaşmanın neden yapıldığını bilmiyoruz. Altı katlı yerleşim sadece proje alanlarında söz konusu, depremden zarar gören ve tekrar yapılması için projelendirilen diğer binalar sekiz katlı. Yıkılan binaların aynı metrekareleri korunarak, emsal artışına izin vermeyerek sekiz kat yapılması durumunda Rıza Bey Apartmanının bulunduğu alanda rahatlıkla deprem farkındalık alanı yapılabilir. Depremde yaşamını kaybeden 119 vatandaşımızı hatırlamak ve buna benzer olaylarda bu acıların tekrar yaşanmamasını sağlamak adına bu parka tüm İzmirliler sahip çıktı” açıklamalarında bulundu. Kahraman, projede tüm kat maliklerinin haklarının korunduğunu hiçbir hak kaybına neden olunmadığını aynı zamanda da parkın yapılabildiğini söyledi. Kahraman ayrıca, projeyi Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin de gördüğünü ve ‘uygulanabilir bir proje’ olarak değerlendirdiklerini ifade etti.
‘UYGULANABİLİR BİR PROJE’
İnşaat Mühendisleri Odası Eylem Ulutaş Ayatar da şunları söyledi: “Her depremde bir simge çıkıyor ve 30 Ekim depreminin simgesi de Rıza Bey Apartmanı oldu. Biz park talebinin insancıl bir talep olduğunu düşünüyoruz. Bunun gerçekleşmesi için Mimarlar Odamızın hazırladığı proje uygulanabilir ve tarafların kabullenebileceği bir proje olduğunu düşünüyoruz. Daha önceki yapılaşmaya baktığımızda şu anda özellikle o 7 bölgede zemin+5 katlı olduğunu görüyoruz ama bunun teknik anlamda gerekçesini bilemiyoruz. Bir yapı tasarımında bir mühendislik uygulaması yapılırken jeofizik mühendisleri tarafından bir rapor hazırlanır, zeminin temel tipi taşıma gücü belirlenir. Bayraklı gibi derin alüvyonel zeminlerin olduğu bölgeler özel bir çalışma gerektiriyor. Bayraklı’da yapıya gelen deprem kuvveti; zemin yapısı ve zemin sınıfı gibi özelliklere göre değişir. O nedenle burada kat sayısına bağlı kalmamak gerekir. Birçok bileşeni var. Biz bu noktada uzman kişilerin görüşleri doğrultusunda bu projenin uygulanabilir olduğunu düşünüyoruz.”