GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı/ Nazım İmar Planı (Batı-Doğu) Plan Uygulama Hükümlerinde yapılan değişiklik kararı yargıya taşındı.
Mimarlar Odası İzmir Şubesi ve Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi bu plan değişikliğine dava açtı.
Odalar dava hakkında detaylı bir açıklama yaparken, 5000 m2 şartı getirilerek tarımsal bütünlüğün ve toprak bütünlüğünün korunması ve daha az büyüklükteki parsellerde yapılacak yapılarla ana kullanım kararının önüne geçilmesinin engellenerek korunması hedefi oldukça kıymetli olduğunu vurguladı ve bu kararlarla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kurumsal hafızasıyla çeliştiği vurgulanarak, tarım arazilerinde geri dönülmesi mümkün olmayan zararlara neden olabileceğinin ifade etti.
İŞTE O AÇIKLAMA:
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 24.05.2021 tarih ve 05.515, 24.05.2021 tarih ve 05.514, 24.05.2021 tarih ve 05.516 sayılı kararları ile 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı/ Nazım İmar Planı (Batı-Doğu) Plan Uygulama Hükümlerinde yapılan değişikliklere karşı, Tarım Arazilerinde geri dönülmesi mümkün olmayan zararlara neden olacağı gerekçesiyle Mimarlar Odası İzmir Şubesi ve Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi tarafından söz konusu plan değişikliklerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle dava açılmıştır.
Merkezi hükümet ve yerel idarenin nüfus ve yoğunluk artışı getiren parçacı ve parsel bazında yaptığı plan, plan değişiklikleri ve revizyonları sonucunda; İzmir’de kent saçaklanarak büyümekte ve doğal olarak Tarım Alanı, Makilik Fundalık Alan, Mera Alanı, Doğal Karakteri Korunacak Alan, Orman Alanı ve Ağaçlandırılacak Alanları üzerinde yapılaşma baskısı artmaktadır. Oysa İzmir’de yürürlükte bulunan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı/Nazım İmar Planının temel ilke ve hedefleri doğrultusunda, özellikle tarım arazilerinde tarımsal amaçlı yapılar için minimum parsel büyüklüğü 5000 m2 şartı getirilerek tarımsal bütünlüğün ve toprak bütünlüğünün korunması ve daha az büyüklükteki parsellerde yapılacak yapılarla ana kullanım kararının önüne geçilmesinin engellenerek korunması hedefi oldukça kıymetlidir. Bu hedefi ortaya koyan İzmir Büyükşehir Belediyesinin kurumsal hafızasıyla çelişecek şekilde üst ölçekli plan kararlarında yapmış olduğu değişikliklerin kabul edilmesi mümkün değildir.