İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ödemiş'te çifte törene imza attı. Sabah saatlerinde Cumhuriyet Mahallesi’nde 180 üreticiye koyun-keçi dağıtan Başkan Kocaoğlu, ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin özgün dokuya zarar vermeden yenilediği Atatürk Mahallesi’ndeki tarihi Ulus Parkı’nın açılışını gerçekleştirdi.
Küçükbaş hayvan dağıtımı töreninde konuşan Aziz Kocaoğlu, yerelden kalkınmayı sağlamak ve ekonomiyi büyütmek için yaptıkları çalışmaları özetledi. Bugüne kadar dağıtımını yaptıkları 4 milyon 250 bin fidanı Ödemiş Bademli Kooperatifi'nden alarak kooperatife destek verdiklerinin altını çizen Başkan Kocaoğlu, "Koyun-Keçi Birliği ile yaptığımız sözleşme kapsamında yoğun bir şekilde eğitimini verdiğimiz üreticiler dağıtım yapıyorduk. Ancak bizim dışımızda bir şeyler oldu. Tarım İl Müdürü, birliğe kayyum olarak atandı. Sonra da ciddi gecikme yaşadık. Bugüne kadar dağıttığımız küçükbaş hayvan sayısı 10 bine yaklaştı; yavrulayanlarla birlikte 20 bini aştı. Bu gecikmeyi yaşamasaydık, bu sayı iki katına çıkacak, sürümüz daha da büyüyecekti" dedi.
Birlikte yürüdük, birlikte başardık
15 senedir üreticileri kooperatif kurmayı teşvik ettiklerini belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı şöyle devam etti:
"Bana birisi gelse dese ki 'İzmir Modeli'nin örneği göster', benim göstereceğim yer Tire, Ödemiş, Kiraz, Bayındır ve Beydağ'dır. Çünkü Küçük Menderes Havzası buna yatkındı ve mücadele ediyordu. Destek olduk. Tire Süt bugün bütün zincir mağazalarının hepsinde. Ödemiş'e bugüne kadar 213 milyon liralık yatırım yapmışız. Bu, birçok belediyenin bütçesinden kat be kat yüksek. Eğer vatandaşlarınızla aranızda güven tesis edebildiyseniz, yol yürümek için önemli bir basamağı çıkmışsınızdır demektir. Birlikte yol yürüdük, başardık. Daha yapılacak o kadar çok yatırım var ki.. Bu ovalarda üretilecek, ihraç edilecek o kadar çok ürün var ki. Bizden sonra bayrağı devralacak arkadaşlar bunu sizlerle birlikte, omuz omuza yapacaklar."
Verdiğin para lütuf değil!
Daha sonra Ulus Parkı'nın açılış töreninde konuşan Başkan Kocaoğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanı ile Büyükşehir Belediyesi Başkan adayının son günlerde yaptığı açıklamalara da yanıt verdi:
"Gördes Barajını yaparak İzmir'e su verdiklerini söylüyorlar. Gördes Barajı'nın parasını ödüyoruz ama barajdan su alamıyoruz. Çünkü su yok; altı delik. 'Altı delik' diyorum. İl Başkanı 'nereden biliyorsun, altına mı baktın?' diyor. Su tutmuyorsa altı deliktir kardeşim. Onu bilmek için illa il başkanı olmak gerekmiyor. 'İzmir Kocaeli'nden sonra Türkiye'de kişi başına en fazla belediye payı alan il, biz kesmedik' diyorlar. Bir kanun var. Bir izan var. Bir yol, yöntem var. Bir il merkezi hükümete ne kadar vergi verirse, merkezi hükümet onun yüzde 4-4.5'uğunu geri verir. Sen lütufta bulunmuyorsun. Kanunen her ile gönderdiğin payı gönderiyorsun. İzmirli vergi kaçırmadığı, namusuyla vergisini ödediği için, belediyeye de ona göre yüksek pay düşüyor. 'Biz İzmir'in hakkını yas aya dayanarak gönderdik. Bu bizim görevimizdi. Onun dışında 15 yıldır belediyenin, kentin projelerine bir kör kuruş destek vermedik" diyemediği için, suçluluğunu, ayrımcılığını İzmir'i ötekileştirerek kapatmaya çalışıyor."
Zeybekçi neden milletvekili olduğunu açıklasın
Nihat Zeybekçi'nin "Belediyenin paraları nereye gitti?" yönündeki açıklamalarına da yanıt veren Başkan Kocaoğlu, "Biz bu çukurda birbirimizi biliriz. Kiminle ne kadar yol gidileceğini biliriz. AKP adayı 'Bu paralar nereye gitti?' diye sormuş. Bu paraların nereye gittiğini 130 tane bürokratla, 397 yılla yargılanarak ve beraat ederek Cumhurbaşkanına da, Başbakana da, ağana da, paşana da, bütün Türkiye Cumhuriyeti'ne, AB'ye ve dünyaya gösterdim; ilan ettim. Siz ise görevinizi tamamlamadınız. İkinci dönemin başında istifa ederek milletvekilli zırhına niye girdiniz? İzmirlilere onu anlatın" diye konuştu.
Binali Bey de öyle diyordu
Başkan Kocaoğlu, Zeybekçi'nin İzmir'deki su fiyatlarının pahalı olduğu iddialarına karşı da şunları söyledi:
"İzmir'de su İstanbul'dan da Ankara'dan da ucuz. İki aylığına seçim öncesi fiyatı düşürdüler. Ben 15 yıllık belediye başkanlığı dönemimde hiçbir zaman İzmirli hemşehrilerime riya yapmadım. 'Seçim var fiyatları düşüreyim, seçim bitti artırayım' demedim. İki yüzlülük yapmadım, yapmam. Belediye Başkanlığını şerefimle, onurumla yapabilirsem yaparım, yapamazsam evime gider oturur işime bakarım. Fiyatı düşür, yükselt, oradan onu al, buradan bunu ver, göz boya. Bu teşvikler Mart sonuna yani seçime kadar. Ortaya koyduğun ekonomik modelinle tarımı ve hayvancılığı, sanayiyi nasıl kalkındıracaksın? Bu milletin refahını, yaşam kalitesini nasıl yükselteceksin? Bunu bana anlat! Boş laflarla, indirmeyle, bindirmeyle, göz boyamayla, manipülasyonla işini seçi me kadar götürmeye çalışıyorsun. Ama burası İzmir. Burada İzmir çukuru var. Gelen boyunun ölçüsünü alır; gider. 2014 yılında Binali Bey de 'İzmir'e yerleşiyorum' diyordu. İzmir' de ev alacaktı. Aradan 5 yıl geçti. Binali Yıldırım'ı kaç kere gördüğünüz İzmir'de? Zeybekçi'nin de olacağı odur. İzmir'de seçimi zaten kaybedeceksiniz. 'Hiç değilse centilmenlik içinde bir seçim geçirelim, birbirimizi kırmayalım' dedim. Ama yok... İzmirliyi kiminle kıyaslıyorsunuz? Türkiye'nin en münevver, aydın insanlarının yaşadığı kenti kendinle mi kıyaslıyorsun?"
Cumhurbaşkanı birleştirici olmalı
Ülkenin kalkınması, sanayileşmesi için tarım ve hayvancılığı geliştirmenin önemine vurgu yapan Başkan Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Borçlanarak yaptığımız asma köprülerin, yap-işlet devret yoluyla yapılan oto yolların ceremesini bugün ekonomik krizde çekiyoruz. 1 Nisan'dan sonra daha da zor durumda kalacağız. Bir ekonomi problemimiz var. Herkesin cebi ailesinin bütçesi, işyerinin kasası... Hanımların mutfağı bunu en iyi anlatıyor. Siyasetçilerin giderek toplumu germesi, ayrıştırması, toplumun geleceği açısından çok tehlikeli. Bugün bu kötülük yapılmaktadır. Dayanışma içinde yaşamak, el aleme rezil olmamak durumundayız. Dik durmak durumundayız. Ülkenin birlik ve beraberliği için bir numaralı görev Sayın Cumhurbaşkanına düşmektedir. Bütün siyasetçileri sükunete, toplumun tansiyonunu düşürecek açıklamalar yapmaya davet ediyorum. Biz savaşa gitmiyoruz, biz varlık- yokluk mücadelesi vermiyoruz. Muhtarı, belediye başkanını, m eclis üyelerini seçiyoruz. "
Umut sürüsü büyüdü
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Muzaffer Gören Parkı yanında üreticilere küçükbaş hayvan dağıttı. 180 üreticiye 714 küçükbaş hayvan dağıtılırken, ilçede küçükbaş hayvan dağıtılan üretici sayısı 473’e, dağıtılan küçükbaş hayvan sayısı ise bin 873’e çıktı. Küçükbaş hayvancılığın desteklenmesi çalışmaları kapsamında Karaburun, Urla, Kınık, Beydağ, Bergama, Kiraz, Seferihisar, Selçuk, Menderes, Dikili ve Ödemiş ilçelerinde toplam 2 bin 400 üreticiye yaklaşık 10 bin adet küçükbaş hayvan dağıtımı yapıldı. Doğumlarla birlikte üreticide bulunan küçükbaş hayvan sayısı 20 bine ulaştı.
Cennetten bir köşe oldu
İzmir Büyükşehir Belediyesi, yıllar geçtikte estetik görüntüsünü ve fonksiyonelliğini kaybetmeye başlayan Ödemiş'teki tarihi Ulus Parkı'nı özgün dokusunu bozmadan yeniledi. 1 No'lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından alınan onayın ardından parktaki doku korundu, ağaçlar arasından geçiş yolları yapıldı. Bu yollarda doğal kesim granit bordür ve ebatlandırılmış granit plaklar kullanıldı. Parkta, 400 metrelik koşu pisti, bir adet süs havuzu, 209 metrekarelik çocuk oyun alanı oluşturuldu. 11 bin 500 adet mevsimlik çiçek, 15 bin adet çalı, 132 adet ağaç, 21 bin adet sarmaşık dikildi, 5 bin metrekarelik hazır rulo çim serildi. 4 milyon liraya mal olan çalışmalar kapsamında Atatürk büstünün kaidesi yenilendi, Ödemiş'in yetiştirdiği en önemli isimlerden, 1942-1946 yılları arasında Başbaka nlık görevinde bulunan Şükrü Saraçoğlu'nun heykelini de onardı. Ahşap oturma elemanlarına da yer verilen parka 105 adet nostaljik aydınlatma elemanları da yerleştirildi.
Sayfa başına git