İzmir'in Selçuk ilçesinde yaşayan Gülşen- Mehmet Turhan çiftinin en küçük çocuğu Esin, 15 yaşındayken aniden rahatsızlandı. Tüm cildi sararan, karnında asit biriken Esin'e kriptojenik (nedeni bilinmeyen) akut karaciğer yetmezliği tanısı kondu. Karaciğer nakli için İzmir Kent Hastanesi'ne sevk edilen Esin'e 10 yaş büyük ağabeyi Turgay gönüllü verici oldu. Yapılan tetkikler sonucunda ağabeyinin dokuları Esin'e uygun çıktı. Nakil 20 Temmuz 2010'da Doç. Dr. Murat Kılıç başkanlığındaki ekip tarafından gerçekleştirildi. Başarılı geçen operasyon sonunda hızla iyileşen Esin ve ağabeyi taburcu edildi.
Esin, 5 yıl önce de gönlünü kaptırdığı Fırat Tezel ile dünya evine girdi. Arkadaşlık sürecinde Esin Turhan Tezel, karaciğer nakli olduğunu, ilaç kullandığını Fırat'a söyleyip sağlık durumunu bilmesini istedi. Fırat karaciğer nakli olmasının sevgilerinin, evlenmelerinin önünde engel olmadığını söyledi ve aşklarını nikahla taçlandırdı. Çift, Fırat'ın çalıştığı Kuşadası'na yerleşti. Esin'in geçirdiği karaciğer naklinden dolayı anne- baba olma konusunda hiç umutları olmayan çift, 4 ay önce kendilerine göre mucizeyi yaşadı. Yeni evlendiğinde bebek düşünmemesi için doktorların uyardığını belirten Esin Tezel, ikinci hayattaki en büyük hayalinin gerçek olmasının mutluluğunu yaşadığını söyledi. Esin Turhan Tezel, duygularını şöyle dile getirdi: "Fırat ile tanıştığımızda nakil olduğumu söyledim. Zor günler geçirdiğimi biliyordu. Bunun evlenmemize engel olmayacağını, kendisi için benim önemli olduğumu söyledi. Hiç yadırgamadı durumumu. Nakil hastası olduğum için sürekli kullandığım ilaçlar var. Zaten evlendikten hemen sonra çocuk yapmamam konusunda uyarılmıştım. Benim en büyük hayalim, sevdiğim adama bir çocuk verebilmekti. Ama bunun imkansız olduğunu düşünüyordum. Çocuğumuz olmayacağına o kadar emindik ki; sürpriz oldu bu hamilelik ve inanamadık. Hamile kaldığımı öğrendiğimde de şimdiki gibi ağladım. Şu an 4 aylık hamileyim. Her şey yolunda. Doktorumuz kız olacağını söyledi. Hareketlendi artık, onu 'canım', 'kuzum' diye seviyorum. Hayatta kalmanın bile şans olduğunu düşünüyordum, şimdi anne olacağım. Organ bağışı çok önemli. Herkes organ bağışında bulunsun istiyorum. Ben ağabeyimden aldım, beklemedim kadavradan, canlı nakil oldum. Ona da çok teşekkür ediyorum, hiç tereddüt etmeden bana verdi. Gözyaşlarım sevinç gözyaşları. Hamileliğimin sağlıkla geçmesini ve bebeğimin sağlıkla doğmasını istiyorum. Çok mutluyum."
'EŞİM HAMİLE OLDUĞUNU SÖYLEYİNCE İNANMADIM'
Eşinin nakilli olmasının kendisini etkilemediğini belirten Fırat Tezel ise, "Bana 'çocuğun olmayabilir, ileride sıkıntı olabilir, ayrılık olabilir' dediler. Benim için öncelik karımdı, çocuk takıntım yok, çocuk olsa da olur, olmasa da. Eşim hamile olduğunu söylediğinde inanmadım. İnanamadım değil, inanmadım. Doktora gittik, ultrasonda gösterince inandım. O kadar olmayacağı söylenmişti ki. Can candır. Yadırgamadım. Allah'a bin şükürler olsun, baba olma duygusunu tadacağız, inşallah. Çok heyecanlıyız" diye konuştu.
İzmir Kent Hastanesi Karaciğer Nakli Bölüm Başkanı Doç. Dr. Murat Kılıç da başarılı nakil sonrası hastaların normal yaşamlarına dönebildiğini belirterek, şöyle konuştu: "Nakil olan değil, aksine karaciğer yetmezliğiyle hasta yarım oluyor. Esin, akut karaciğer yetmezliği sebebiyle nakil oldu 8 yıl önce. O zaman nakil olmasa, hayatını kaybetmesi söz konusuydu. Ama nakilden sonra hızla toparladı ve karaciğer fonksiyonları da normale geldi. Ona nakil yaptığımızda 15 yaşındaydı. Şimdi 8 yıl geçmiş, evlenip çocuk sahibi oluyor ve normal bir insan gibi hayatını sürdürüyor. Sadece karaciğer değil, böbrek, kalp nakilli hastalar nakil başarılı olur, tutar ve hasta normal hayatına dönerse, hem anne, hem baba olmaları rahatlıkla söz konusu. Bu şekilde anne olan baba olan çok hastamız var." (DHA)