MENÜ
İzmir
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Otizmde ‘aşı’ çığlığı:
Sağlık
11 Nisan 2021 Pazar 15:31

Otizmde ‘aşı’ çığlığı: "İltimas değil zorunluluk!"

Aileler bağışıklık sistemi zayıf olan, hasta olduklarını çoğu zaman ifade edemeyen ve hastanede tedavi sırasında önemli zorluklar yaşayabileceklerinden otizmli bireylere aşılamada öncelik tanınması için çabalıyor.

Türkiye’de koronavirüs salgınıyla mücadele sürecinde hayati önem taşıyan aşılama mesaisi risk grupları öncelenerek sürerken, ilgili sıralama da tartışma konusu olmaya devam ediyor. Liste başı grupların aşılama çalışmalarının tamamlanmasının ardından güncellenen yeni programda bu kez otizmli bireylerin dışarıda kalması tepkilere yol açtı. Aileler, bağışıklık sistemi zayıf olan, hasta olduklarını çoğu zaman ifade edemeyen ve hastanede tedavi sırasında önemli zorluklar yaşayabileceklerinden otizmli bireylere aşılamada öncelik tanınması için çabalıyor.

AYNI HASSASİYET GÖSTERİLMELİ
İlkses Gazetesi'nden Çağla Geniş'in haberine göre kendileri gibi otizmli ailelerinin pandemi sürecinde sorunlarının derinleşerek arttığını ifade eden Aycan Gönenç, aşı önceliği talebinin nedenlerini şöyle sıraladı: “Otizmli bireyler ve ailelerinin (ve elbette diğer zihinsel rahatsızlara sahip kişilerin) salgında koruma altına alınması gereken risk grupları içinde ilk sıralarda olmaları birçok nedenden dolayı kaçınılmaz. Otizmli bir bireyin, çok basit bir diş tedavisini dahi gerçekleştirmek için ameliyathane hazırlandığını ve genel anestezi yapıldığını düşünürsek virüsten etkilenmesi halinde, kendisine standart tedavi protokolünün uygulanması, normal bir bireye göre kat kat zor olacaktır. Otizmli bir bireyi ailesinden ayrı karantinaya almak, hastaneye yatırmak çoğunlukla mümkün değildir. Otizmli birinin pozitif çıkması demek tüm ailenin komple karantinaya alınması ve hep beraber hastaneye yatması demektir. Otizmli bireyler maske, mesafe ve hijyen önlemlerini almada zafiyet gösterebilirler. Bu anlamda yüksek risk taşırlar. Otizmli bireyler şu anda bireysel eğitime devam etmektedirler ve bu anlamda da risk taşımaktadırlar. Down sendromlu bireylerin bağışıklık sistemleri nedeni ile risk taşıdıkları ve dolayısı ile sonradan da olsa aşı önceliği almaları sevindiricidir. Aynı hassasiyetin saydığımız nedenlerden dolayı otizmli ve diğer zihinsel engelli gruplara da gösterilmesi zorunludur.”

“DUYARSIZLIKLAR BİZİ ÇOK KIRIYOR”
Yalnızca oğlu Ozan değil tüm otizmli bireylerin hakları için uzun süredir mücadele eden Avukat Sedef Erken ise İstanbul Otizm Gönüllüleri Derneği olarak konuya ilişkin yazdıkları dilekçeye henüz bir yanıt alamadıklarını belirtti. Aşı önceliğinin bir iltimas değil zorunluluk olduğunun altını çizen Erken, “Bence Sağlık Bakanlığı gibi bu konularda bizden önde gitmesini beklediğimiz bir kurumdan aşı talep etmek durumunda kalmamız çok üzücü. Her seferinde sanki çok büyük bir ayrıcalık istiyormuşuz gibi hissettiriyor bu durum. Bakanlığın bunun neden gerekli olduğunu zaten bizden iyi biliyor ve buna uygun önlemleri alıyor olması gerekirdi. Kaldı ki bizim çocuklarımızın zaten yasalara göre sağlık hizmeti alma konusunda öncelikleri var ama hep kağıt üzerinde kalıyor. Bu öncelik bir iltimas değil zorunluluk. Bizler zaten zor hayatlar yaşıyoruz, üstüne bu duyarsızlıklar bizi çok kırıyor. Hiçbir zaman böyle bir öncelik varmış gibi de hissetmiyoruz. Kağıt üstündeki o süslü laflar hiçbir zaman hayata geçmiyor. Hala rapor sorunumuz bile çözüme kavuşmuş değil, hele şu sıra rapor yenileme tam bir kabus ancak yine de görülmüyor, duyulmuyoruz. Sanki otizm bir süre sonra ortadan kalkacak gibi tekrar tekrar rapor eziyeti çekip devlete çocuğumuzun otizmini ispat etmemiz bekleniyor” ifadelerini kullandı. (Çağla Geniş / İlkses Gazetesi)

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir