GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Kültürpark’ın geleceğiyle ilgili hazırlanan ortak mutabakat metnini duyurması ve metnin mecliste kabul edilmesi sonrasında açık mektup yollayan platform bir hamle daha yaptı.
Kültürpark Platformu ikinci mektubunda detaylı açıklamalar yaparken sürece dair vurgularını yineledi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Tunç Soyer’in; Koruma Amaçlı İmar Planı’na ilişkin “Kültürpark’ın Anayasası’nın ortak akılla hazırlandığına” ilişkin açıklaması; konunun “tarafı ve muhatabı” olan biz Kültürpark Platformu üyelerince anlaşılamamıştı. Hala eksiklikler barındırsa da, TMMOB İzmir İKK tarafından hafta içinde paylaşılan dosyalardan yola çıkarak oluşturduğumuz değerlendirmelerimiz aşağıdadır.
Öncelikle belirtmemiz gerekir ki, TMMOB İKK’nın açıklamaları ve Büyükşehir Belediyesi Meclisi’ne sunulan Koruma Amaçlı İmar Planı, Kültürpark’ın geleceğine ilişkin “ortak aklın” sağlanamadığını gözler önüne sermektedir. Koruma Amaçlı İmar Planı “toplumsal mutabakat” sonucu üretilmemiştir ve Kültürpark’ın yönetimine dair katılımcı bir yönetim modelini içermemektedir. 6 yıldır sürdürülen Kültürpark mücadelesindeki önermeler kapsamında; bu metinin ne ruhu ile, ne de vizyon tanımındaki yaklaşım ile “mutabık” olmadığımızı beyan ediyoruz. TMMOB İKK tarafından İBB’ye verilen, Kültürpark için hazırlanacak Koruma Amaçlı İmar Planında mutlaka olması gereken hususların özetlendiği raporda 39+1 başlıkta toparlanan önerilere alınan yanıtları 3 ayrı başlıkta değerlendiriyoruz.
İlk grup, benimsenmiş ve üzerinde çalışılmış öneriler, aşağıda detaylandırdığımız bu başlıklar yukarıda belirttiğimiz eleştirilerimiz saklı kalmak koşulu ile bizim için de uygundur. Yeni plan taslağını ekolojik niteliği açısından olumlu yönleri bulunmaktadır. Odalardan gelen “tescil önerilerinin” benimsenmesi memnuniyet vericidir. “Parkın taşıma kapasitesi” gibi, daha önceden çalışılmamış konularda çeşitli çalışmalar ve analizler gerçekleştirmek, bunların plan notlarına dönüştürülmesi ve kayda alınması bizler açısından da değerlidir.
İkinci grup, plan taslağına ilişkin TMMOB’un taleplerinin “gelecekte gerçekleştirileceğine” dair vaatlerle yanıtlanmış konulardır. Bunların gerçekleştirilip gerçekleştirilmeyeceğine ilişkin hem yetersizlikler, hem de çelişki ve belirsizlikler bulunuyor. Kültürpark gibi kentin bütününe hitap eden bir park alanı için yapılacak.
Kullanıcı Profili Analizi, kısıtlı bir zaman diliminde parkı kullanan kısıtlı sayıda kullanıcı ile yapılamaz. Böyle bir analiz için, kentin bütününe dönük çok daha kapsamlı ve derinlemesine nicel ve nitel araştırmalar gerekmektedir. Tüm kentlilere dönük kapsamlı anket ve derinlemesine görüşmeler, Kültürpark’a ilişkin paydaşlarla yapılacak odak grup toplantıları, çalıştaylar, parkın kullanımına dönük katılımcı gözlemleri gibi çeşitlenmiş ve farklı araştırma yöntemleri birlikte yapılmış olmalıydı. Bunların olmaması, 42 kişi ile sınırlı, oldukça zayıf ve yetersiz bir kullanıcı profili analizi yapılmış olduğunu bizlere açıkça gösteriyor. Muhtemelen çarşamba günü yapılan mülakatlar nedeniyle “Çarşamba Pazarına” ürün getirenler de görüşmeye girmiş durumda ve son 85 yıl içerisinde sadece 1 yıldır yeralan pazar faaliyeti de bir başlık olarak araştırmaya girmiştir. Bunun hem bilimsel hem de metodolojik bir hata olduğunun altını güçlü biçimde çiziyoruz.
Öte yandan, Kullanım Kapasitesi konusunda yapılan çok önemli, diğer bir çalışmada ifade edilen Kültürpark’ın maksimum 5.600 kişiyi barındırabileceğine ilişkin bir girdi varken; hala alanda 20 bin m2’nin üstünde inşaatın planlamasının söz konusu edilmesi, çarpıcı bir tutarsızlıktır. O yüzden plan taslağına ilişkin bu 2. grup maddeleri şeffaf olmayan yönetimin vaatleri olarak algılıyoruz. Kültürpark Platformu olarak plan taslağına ilişkin bilgilerin İBB tarafından değil de, TMMOB İKK tarafından açıklanması bile çalışmanın ortak akıl, katılımcılık ve şeffaflık gibi demokratik yönetimin temel ilkelerinden ne denli uzakta olduğunu gösteriyor.
İlaveten, 20 aylık sürede bir önceki plandan tek farkının zorla “kötülerin iyisi” olarak yorumlanabilecek bazı unsurların eklenmesini olduğunu görmekteyiz. Ortaya çıkmış olan plan önceki planın neredeyse birebir aynısı durumunda. “Geri çekilen” Aziz Kocaoğlu planına ilişkin çalışmanın ruhunun yeni taslakta da aynen devam ettiğini, hiç bir farkı olmadığını gösteren başlıklar 1, 2, 3, 15, 22 ve 27. maddelerde toparlanmış. Kültürpark Koruma Amaçlı İmar Planı taslağının en önemli eksiklerinden birisi “doğru” vizyon ve misyon tanımlarına sahip olmaması; bu konuda toplumsal bir mutabakatın da olmadığı gerçeğidir. Kültürpark’a dönük planlama vizyonu ve misyonu, her yöneticinin kendi istekleri ile keyfi biçimde belirlediği unsurlar olamaz! Akıl ve bilimin ışığındaki çalışmaları ile yol açıcı misyona sahip TMMOB, bağlı odaları ve Kültürpark Platformu’nun Çalıştaylarda tanımladığı vizyon ve misyon, zengin öneriler ve nitelikli stratejiler hiçbir şekilde değerlendirilmemiştir. iii Kültürpark’ın tarihi ve kültürel gerçekleri çarpıtılmıştır. Kültürpark’ın vizyonu ve misyonu, yılda 10 gün süren Enternasyonal Fuar üzerinden tanımlanmaya çalışılmıştır. Öyle ki, “Kent Parkı” olma hali adeta “zaman içinde” ek bir unsur gibi bir tanımlanarak değersizleştirilmeye çalışılmıştır. Oysa ki, Kültürpark’ın önce “park” ve “kültür” işlevleri ile kurulduğu; “Enternasyonal Fuar”ın mekânsızlık nedeniyle buraya yamandığı; yamanın 1990 yılında sermayenin de ortaklığında İZFAŞ ile yüke dönüştüğü gerçeği göz ardı edilmiştir.iv Vizyon ve misyon yanlış olunca, “Kullanım Kararı” başlığı da (2.madde) bundan payını almış, “Üst ölçekli plan kararları doğrultusunda «Fuar, Panayır ve Festival Alanı» olarak belirlenmiştir” diye bir cümle kurulmuş ve Kültürpark’a “Sosyal Tesis, Enternasyonal Fuar, Sergileme Alanı Fonksiyonları” eklenmiştir. Böylece Kültürpark alanı terk etmesi beklenen fuar işlevine yine geri döndürülmüştür. Kültürpark’ın sermayeye tesliminin adımı pekiştirilmiş ve üzülerek görüyoruz ki, 6 yıldır sürdürülen mücadelede başlangıca geri dönülmüştür! Talep 15 ve 22’de yer alan Enternasyonal Fuar ya da Panayırı için etkinliğin bütün yıl değil en fazla 15 gün olacağı, söz konusu etkinliğin zamanlamasının geleneksel olarak Ağustos ve Eylül aylarında olması nedeniyle kapalı bir mekân gereksinimi söz konusu olmadığı belirtilmiştir. İhtisas Fuarcılığının Gaziemir’e taşınması sonrası kalıcı yapılara ihtiyaç olmadığına ilişkin TMMOB’un talebinde de yer alan, ihtiyacın geçici, esnek çözümlerle giderilebilecek olduğu ve hangarların sökülmesi sonrası inşaat yapılmamasına ilişkin uyarılar göz ardı edilmiş ve İBB’nin yanıtında Fuar, Sergi için minimum 12 dönümlük bir inşaat yapılacağı belirtilmiştir. Bu ifadelerin Kocaoğlu projesindeki Kongre Merkezi ya da sevimli adı ile Kültür Merkezinden farkını anlayamadık. Son olarak 27 maddede ifade edilen TMMOB İKK’nın; “Celal Atik Spor Salonu; 1950'lerin temsilcisidir. Rıza Aşkan'ın diğer yapılarında olduğu gibi Çeşme taşının kullanılmış olması, döneminin mimari özelliklerini yansıtması sebebiyle temsiliyetin önemli bir parçası olan yapının, niteliksiz eklerinden arındırılarak korunması ve kamu kullanımının devamlılığının sağlanması, yapının koruma lejantına eklenmesi gerekir” Şeklindeki önerisine aldığı yanıt “Mimari özellikleri dikkate alınarak daha fonksiyonel hale getirilmek üzere yenilenecektir.” Yani “hayır yıkıp, bu 6 dönümlük inşaatı yeniden yapacağız” şeklindedir. Kısaca, yapılaşma yine Basmane’ye 9 Eylül Kapısına yoğunlaşmış bulunmaktadır. Hangarlar, Odalar Birliği Pavyonu ve Celal Atik Spor salonu aynen Sn. Kocaoğlu’nun taslağındaki gibi değerlendirilmiştir. Hangarlar sökülmüş, Odalar Birliği Pavyonu ve Celal Atik yıkılmış; ama yerlerine 20 bin m2’den fazla bir inşaat zeminine sahip 2 yeni yapı eklenmiştir; bunlar plan taslağında yer almaktadır.
Yani, A, B bölge ayrımları kaldırılsa da aynen Kocaoğlu Planı gibi, “B” bölgesi inşaat alanı olmakta. Odalar Birliği pavyonu dâhil (şimdi İBB’nin yerleştiği) bu alana sermayenin amaçları kapsamında 12 bin m2 ve 6 bin m2’lik taban alanlı çok amaçlı 2 bina yapılması planda yer alıyor. Kültürpark Platformu olarak diyoruz ki; Daha fazla betona gerek yok. TMMOB İKK gibi biz de soruyoruz; ihtiyaçlarınızı neden Odalar Birliği Pavyonunda çözmüyorsunuz, sporla ilgili 1.700 kişilik kapasitesi olan, mimari değeri TMMOB İKK raporunda açıklanan 6 dönümlük zemin alanı olan Celal Atik Spor Salonu’nu eklerinden arındırarak kullanmıyorsunuz da yeni inşaat istiyorsunuz? Bir sorumuz da herhangi bir yerinde görmediğimiz Kültürpark’ın, bu kamusal parkın, bu hepimizin olup da kimsenin olmayan alanın nasıl yönetileceğine ilişkin yaklaşımınız. Parkın yönetim meselesine ilişkin İBB Yönetiminin vizyonu nedir? Açıklanmasını bekliyoruz. Kültürpark’ın yönetiminde söz ve karar hakkına sahip olmak istiyoruz! Plan taslağının ekleri olan çalışmalarda Kültürpark’ta bulunan yapısal yüzey yoğunluğu, sert zemin fazlalığı, temizlik ve bakım ile gürültü, güvenlik konularına yönelik olumsuz görüşlerin kullanıcı şikâyetleri olduğu raporlanmış. 2018 Nisan ayında Platformu’n yapmış olduğu araştırmada aynı şikâyetlere yer verilmişti. Sn. Tunç Soyer ve Planlama ekibine hemen seçim sonrasında 2019/Mayıs’ında bu çalışmalar sunulmuş olmasına karşın aradan geçen 20 aylık süreçte hala aynı “gündelik” meselelerin sürdüğü raporlanıyor. Oysa ki bunlar küçük müdahalelerle çözülebilecek, parkın iyileşmesinin sağlanabileceği; ne “misyon” ne yapı, ne inşaat, ne de % 5 vb’i ile alakası olmayan sorunlardı. Planla da ilişkisi yoktu. Kentimiz ve kent parkımızın kaybettiği 20 ay için üzgünüz. Kültürpark’ta yapılacak her işin, atılacak her adımın daha önce de olduğu gibi takibinde olacağımızı, muhataplığımızı sürdüreceğimizi, “yaşamdan yana alınacak tüm kararların ve izlenecek her yolun” destekçisi olacağımızı belirtmiştik. Bir önceki açıklamamızda yer aldığı gibi, Kültürpark’a ilişkin atılan her adıma karşı “sorumluluk” sahibiyiz. Tüm çalışmalarında bilimsel dayanaklardan kopmadan; kentin aklı, ruhu ve vicdanı olmaya; alanda varlığını sürdüren tüm canlıların sesi olmaya devam edeceğiz. 22 Aralık tarihli açık mektubumuzla Sn. Tunç Soyer’e sorduğumuz sorular saklı kalacak şekilde, yukarıdaki paylaşımlarımız konusunda da, taslağı değerlendirecek olan İzmir Büyükşehir Belediye Meclis üyelerinin TMMOB İKK ve Platformumuz tarafından yapılan açıklamaları dikkate almasının son derece önemli olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Öte yandan şu an ihtisas komisyonlarının gündeminde olan Koruma Amaçlı İmar Planı önerisinin karara bağlanmadan önce bizlerin de toplantıya çağrılması ve önerilerimizin dikkate alınması, Belediye tarafından kamuoyunu tatmin edici bilgilendirmelerin yapılmasının tarihi bir sorumluluk olduğunu, kısaca gecikmiş şeffaflığın sağlanmasını rica ediyoruz.