İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Öğretim Üyesi Şener, AA muhabirine, Eris varyantının (EG.5.1) dünya genelinde olduğu gibi Türkiye'de de görüldüğünü söyledi.
''İZMİR'DE ARTIŞ YOK''
Eris varyantının Omicron varyantının alt grubunda yer aldığını kaydeden Alper Şener, "Türkiye'de görüldüğü andan itibaren vatandaşlarımızca ciddi anlamda bir panik havası yaşandı gibi görülüyor. İnsanlar solunum yolu enfeksiyonu bulgularını yaşadıkları andan itibaren 'acaba Eris varyantı mıyım' diyerek acil servislere, polikliniklere başvuruyor. Sayılarda bir artış var ama en azından İzmir'de gördüğümüz kadarıyla korona semptomlarıyla ilişkili şikayet sayısında bir artış yok." dedi.
Prof. Dr. Şener, Kovid-19 virüsü ile üst solunum yolları belirtilerinin birbirine yakın olduğunu, özellikle de bağlı hastalığı bulunan ve 65 yaş üstü kişilerin belirtiler görüldüğü zaman bir sağlık kuruluşuna başvurması, PCR testi olması gerektiğini anlattı.
Havaların soğumasıyla birlikte kasım ve aralık aylarından sonra vaka sayılarında ülke genelinde bir artış yaşanabileceğini aktaran Şener, şunları kaydetti:
"65 yaş üstündeki vatandaşlar için özellikle eksik aşıları varsa aşılarını tamamlamaları gerekiyor. Çünkü Eris varyantı ve diğer varyantlarda laboratuvar çalışmalarında aşıyla oluşan antikorların kısmi blokaj sağladığını biliyoruz. Bu kısmi blokaj, bizim için bir avantaj. Ağır hasar tablosunu önlemek için yeterli olabilir.
En azından şu anda gördüğümüz hastane ve yoğun bakıma yatış oranında ve ölümcül seyretmede bir artış olmamasını çoğunlukla yaygın aşılamaya ve aşıyla olan bağışıklamaya bağlıyoruz. Son 6 ay içerisinde Kovid-19 geçirmedilerse, son 6 ay içinde aşılama yapılmadıysa mutlaka kış döneminden önce aşılarını yaptırmalarında fayda var."
Prof. Dr. Alper Şener, vaka sayılarındaki artışın korkutmaması gerektiğini belirterek "Hiçbir zaman 2021 ve 2022 yılında gördüğümüz vaka sayıları kadar bir artış olmayacaktır." diye konuştu.