SP'li Kılıç'tan İzmir'de iktidara eleştiri seli!
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, “Aldıkları kararlarla, uyguladıkları icraatlarla milyonlarca insanın yaşam şartlarını belirleyenler başkalarına ahiret hesabı hatırlatacaklarına, bu ikazı önce kendilerine yapsınlar ve kendilerini hesaba çeksinler” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, “Aldıkları kararlarla, uyguladıkları icraatlarla milyonlarca insanın yaşam şartlarını belirleyenler başkalarına ahiret hesabı hatırlatacaklarına, bu ikazı önce kendilerine yapsınlar ve kendilerini hesaba çeksinler” dedi.
Partisinin İzmir İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısına kısa bir video izleterek başlayan Kılıç, hayat pahalılığını anlatırken gözyaşlarına boğulan bir kız çocuğunun sokak röportajını ekrana yansıttı. “Bu görüntüler; ülkemizin acı halinin, geçim derdinin nasıl can yaktığının vücut bulup ekrana yansımış halini en yalın ve gerçek şekliyle bir tokat gibi yüzümüze çarpıyor.” diyen Saadet Partili Kılıç, “Burada konuşan çocuğumuzun ‘gerçekten geçinemiyoruz’ derken döktüğü gözyaşları, iktidar mensuplarının halktan tamamen habersiz olarak ülke ekonomisinin gayet iyi durumda olduğu sanrısını yerle bir etmeye yetiyor. Bir çocuğun, daha bu yaşında geçim derdini iliklerine kadar hissetmesi, bu dertle gözyaşlarına boğulması, sesinin tir tir titremesi, boğazına dizilen düğümler, ne kadar acı ve iktidar adına utanılası bir durum.” ifadelerini kullandı.
Öteki dünyaya sıfır veballe mi gidiyorlar?
Geçtiğimiz günlerde Tarım Bakanı Vahit Kirişçi’nin kullandığı “Verdiğiniz oyun ahiretteki hesabını düşünün” sözlerini hatırlatan Kılıç, “Ak Parti iktidarı ahiret hesabını, verdikleri oy üzerinden vatandaşın boynuna yüklemiş. Sanırsınız ki yöneticiler şu yaşanan tablodan tamamen bağımsız ve sorumsuz, sıfır veballe gidiyorlar öteki dünyaya. Kiramen katibîn geçim derdinden gözyaşlarına boğulan çocukları yazmıyor mu? Ayyuka çıkan yolsuzluk dosyalarını yazmıyor mu? Aç yatanları yazmıyor mu? İsraf deryalarını yazmıyor mu? Adam kayırmacılığı, liyakatsiz işe yerleştirmeleri yazmıyor mu? Hakkı hukuku yenenleri yazmıyor mu? Ahiret hesabı noktasında herhalde en derin kaygıyı hissetmesi gerekenler, ülkeyi yönetenlerdir.” diye konuştu.
Türkiye, yol haritasız yönetiliyor
Ak Parti iktidarı tarafından uygulanan Türkiye Ekonomik Modelini de değerlendiren Saadet Partili Kılıç, şunları söyledi: “İktidar gücüyle ‘ben yaptım oldu’ demek, hiçbir denetime ve fizibiliteye dayanmayan, sadece kendi akıllarına gelen bir fikri uygulamaya koymak model üretmek değildir. Dilek ve temennilerle model olmaz. Popülist uygulamalarla model olmaz. Yaşanan ağır ekonomik kriz, insanların umutsuzluğu, gençlerin ve nitelikli nüfusun geleceğini yurt dışında arama talebi, modelsizliğin bir sonucudur. Türkiye’nin modelsizliği maalesef sadece ekonomi alanında değildir. Hukuk, insan hakları, ifade özgürlüğü, şeffaflık gibi bütün istatistiklerde en sonlarda yer almaktadır. Ülkemiz, bütün alanlarda bir modeli ve yol haritası bulunmadan savrula savrula yönetilmektedir.”
Tekerler fırlamış, boşa dönüyor
İktidarın ülkenin bütün problemlerine çözüm konusunda sürekli ileri bir tarih verdiğine dikkat çeken Kılıç, “Gelecek aylar geldiğinde, daha gelecek aylara öteleniyor. Gelecek yıllar geldiğinde, daha daha gelecek yıllara öteleniyor. Sonu yok ki bunun, tekerlek mübarek. Sürekli, kendi kendine, kendi etrafında dönen bir tekerlek. Ancak çok acı ki tekerler fırlamış, boşa dönüyor. Ak Parti iktidarı yıllardır Türkiye’yi iddialı sözlerin rüzgârında savurmaktadır. Kimi zaman bütün dünya güçleriyle mücadele ettikleri iddiasıyla. Kimi zaman da ne zaman geleceği hiç belli olmayan ihtişamlı tarihleri bekleyerek. Beklenti ve öteleme yöntemini o kadar kanıksamışlar ki. 20 yıl boyunca güzel günlerin 2023’te geleceği vaat edildi. 2023 gelip kapıya dayandığında ise tarih birdenbire 2053 veya 2071 oldu.” şeklinde konuştu.
Şerafettin Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı: “Bizler Saadet Partisi olarak geleceğimize sahip çıkmak için, bu ülkenin rotasının refah, kalkınma, adalet, hukuk, şeffaflık istikametine dönmesi için teşkilatlarımızla birlikte çalışıyoruz. Yolsuzluğun, haksızlığın, adaletsizliğin olmadığı bir Türkiye’nin teminatı olmaya hazırız.”