Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal belediyenin Meclis Salonu’nda düzenlediği basın toplantısında gündeme dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Bayraklı Belediye Başkanı Sandal depremzedeler için konut inşa edilen rezerv alandaki parsellerin ticari alana dönüştürülerek TOKİ tarafından satıldığı yönündeki açıklamalarına bir yenisini ekledi. AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır'ın satışı reddettiği ve Diyarbakır Çüngüş’ün AK Partili Belediye Başkanı ve akrabaları tarafından alındığı ileri sürülen tartışmada gündeme belgelerle yeni iddialar taşıyan Bayraklı Belediye Başkanı ayrıca İzmir depreminde yapılan yardımları Elazığ depremiyle kıyaslayarak iktidara sert eleştirilerde bulundu. Başkan Sandal AK Parti’ye "İzmir ve Bayraklı’yı neden unuttunuz" diye seslendi.
"ÖYLE YAĞMA YOK!"
Başkan sözlerine Bayraklı’daki satış iddiaları hakkında konuşarak başladı. Sandal, "Rezerv alandaki satışla ilgili söylemimiz oldu. Önce bütün arkadaşlarımız buna hayır dediler. Sonra biz ilgili evraklar gösterdik. Satışın gerçekleştiğini işte elimde. Kimse satılıyor. Tanıdık bildik birine satılıyor. Kısa süre önce kurulan bir şirket. 18 milyondan 42 milyona çıkmış bir bedele satılıyor. Keşke 5 milyondan başlasalardı. 2 bin metrekarelik bir alan 6,7 daire parası demek. Hepimiz Bayraklı’daki rayiç bedellerin ne olduğunun farkındayız. Bize de yazı gönderilmiş satış gerçekleştirilmiştir diye. Buradan rezerv alandan arsa alacak arkadaşlara sesleniyorum. Bütün iş ve işlemleriniz nasıl mevzuata uygunsa Bayraklı bu işlerin tümünü mevzuata uygun yapacaktır. Öyle yağma yok. Bu alan depremzedeye ait bir alandır. Bugüne kadar enkazı dahil Bayraklı’ya dahil 35 milyon lira. Şu an 4’ünde 5’inde 2 satış daha var. Toplam 205 milyon lira. Gelen yatırım 30 milyon, satış 200 milyonun üzerinde" dedi.
"SİZİN YAPTIKLARINIZI YAPMADIK!"
İzmir depreminden sonra yapılanlar ile ilgili olarak eleştirilere yanıt veren Sandal, ‘’Bu arkadaşlar dönüyor siz ne yaptınız diyorlar? Sizin yaptıklarınızı yapmadık. Depremzedenin ihtiyacını çözmekle ilgili. Sizin baktığınız gibi bakmadık. Derdi neyse yardımcı olmakla ilgili onu yaptık. Defalarca söyledik. Büyükşehir ile beraber 900 personel ile beraber yaklaşık 100’ün üzerinde yurttaşımızı büyükşehir ile beraber çıkardık. İlk geceden itibaren çadırlarımızı ihtiyaç ölçeğinde bölgenin tamamını kurduk. Bu sürede hiç depremzede yurttaşlarımızdan ihtiyaçlarımız karşılanmıyor diye bir şey duydunuz mu? Yaşamı ilgilendiren her alan Büyükşehir ile beraber yanlarında olduk. Ve Türkiye’de ilk defa bir buçuk ayda Bayraklı’daki çadır sürecini sonlandırdık arkadaşlar. Peki nasıl bu arkadaşlarımızı çadırdan çıktılar. Önce Büyükşehir’in bir kampanyası vardı. 5 bin vatandaşımızı bu evlerde kaldılar. Bir Kira Bir Yuva kampanyası ile. Uzundere’deki konutlar depremzedelere verildi. Aynı şekilde Hilton Oteli. İş dünyası 400’e yakın konutu depremzedelerin hizmetine sundular. Beyaz eşya firmaları toplamda 300 seti yurttaşlarımızı ulaştırdılar. 18 bin parçaya yakın eşyayı depremzedelere ulaştırdık. Bunu yaparken de bunlar önce de afetler yaşadık. Arama kurtarmaya katılan tüm ekipler onlar da hepsi buradan ayrılırken bizlere bizi bir çok yerde görev yaptık ama İzmir gibisini görmedik dediler. Ben de arama kurtarma süreci çerisinde emek sarf eden tüm ekiplere, AFAD’a, UMKE’ye teşekkürü bir borç biliyorum’’ ifadelerini kullandı.
‘EMSAL ARTIŞINI NEDEN PLAN NOTUYLA YAPTINIZ’ ELEŞTİRİLERİNE YANIT!
Sandal, ‘’Depremle ilgili süreç bununla ilgili değil sadece. Binaları yıkıldı enkazları kaldırdık. Çadır süreci, geçici konutlar sonrasını planlamak çok önemli. Büyükşehir jeolojik etütleri yaptı. 1,5 senede bütün jeolojik etütler tamamlandı. Bütün binaların karneleri oluşturuldu. Türkiye’de bir ilk, vatandaşlarımızın hak kayıplarını çözdük. Altını çizmek isterim plan notlarını Bayraklı Belediyesi’nde gerek Büyükşehir’de siyasi grupların tamamının oy birliği ile geçmiştir. İnşaat maliyetlerindeki artışlardan kaynaklı olarak K sınırları içerisinde yüzde 20’lik imar artışını meclislerinden geçirdik. Çok şey söylendi. Bu işi neden plan notuyla yaptınız. Bu iş böyle olmaz, bu plan notu mahkemeye takılır gibi mazeretler ileri sürdüler. Plan revizyonu yapabilmek için etütlerin bitmesi gerek. Revizyon çalışması da bir yıl, askı süreçleri de 2 yıl. Depremzedenin böyle bir süreye dayanma gücü olmadığı için plan notu ile yaptık’’ açıklamasını yaptı.
"DİLİNİN AYARINI KAYBEDENLER…"
Bayraklı Belediye Başkanı AK Parti’den kendisine gelen eleştirilere yanıt verdiği bölümde, ‘’Adalet Mahallesi’nde revizyon planlama işini hazırladık, askı süreçleri tamamlandı. Depremden sonra kentin yüzde 30’unu dirençli hale getirmek için üzerimize düşeni yapıyoruz. Depremde zorda kalanlar için Halk Konut projesi ile depremzedelerin yanında olduk. Bunlar soran arkadaşlara cevabımız olsun. Bir şey yapmadınız demek hem buradaki çalışanlara büyükşehir çalışanlarına ve Bayraklı depremzedelere hakarettir. Dilinin ayarını kaybedenler birazcık dillerine sahip olmak zorundadırlar artık. Birileri de bu meseleyi de devletle kavga ettiğimiz anlamında işlere giriyorlar. Devletle merkezi hükümet arasındaki ayrımı yapabilecek zekaya sahibiz. Devlet biziz hepimiziz. İçişleri Bakanlığı da bizim yok öyle yapma. Devlet başka bir şey siz başka bir şeysiniz. Bizim eleştirimizi merkezi idarenin ikircikli yapısıdır. İzmirliye reva görülenin diğer uygulamalarda farklı olduğudur. Sosyal medyadan bazı vekiller gibi aklına geleni yazıp sonra pişmanlıklar içinde mevzuata uygun demiyoruz. Akla ve vidana da uygun olması lazım’’ dedi.
"İZMİR VE BAYRAKLI’YI NEDEN UNUTTUNUZ?"
Sandal konuşmasının devamında, ‘’Birçok afet yaşandı. Devletimizin vatandaşın yanında yer alması bizim temel isteğimiz. Bizim bundan önceki afetlerde afet bölge ilanları dahil hepsinin yerinde olduğunu söylüyoruz. İzmir ve Bayraklı’yı neden unuttunuz? Bizim can kaybımız 117. Elazığ’daki can kaybımız 41. Onlar da bizim canımız. Yıkılan bina sayılarımız aynı. Bizde binaların orta ve az hasarlı olması ile ilgili bir çaba vardı. Bizim de uyarılarımız oldu bizi dinlemeyen vatandaşlarımızı oldu. Elazığ’da tam tersi oldu. Az ve orta hasarlıları ağır hasarlıya çevirmek ilgili özel bir çaba oldu. Binalar yıkıldı. Peki aradaki fark ne? Her konuşmamda söylüyorum. Binaların hasar durumundan söz etmek politik bir yaklaşımdır. Bu şu demek; Ağır hasarlıyı üstlenirim orta ve az hasarlıyı sana havale ederim demektir. Bu işten vazgeçin dedik. Önemli olan binanın riskli olup olmamasıdır. Son depremzede az hasarlı binalar yıkılmadı mı? Bir lobi daha oluşturmuşlar. Orta hasarlı binaların güçlendirilmesi ile ilgili. Bazı şeyler mevzuata uygun olut ya akla ve vicdana uygun olmaz. Bu da onlardan bir tanesi. Sıvılaşma oranı bu kadar yüksek bir zeminde demir ve beton kalitesini dikkate aldığınızda yapılacak güçlendirmenin ne anlama geldiğini bilmiyorum ben. Maliyeti ne yeni bina maliyetinin yüzde 80’i kadar. Ne diyoruz yıkın yapın arkadaşlar. Yeniden doğru mühendislik hizmeti ile yıkın yeniden yapın 100 liralık binanız 1000 lira olsun. Biz inandığımız bu noktadan geri adım atmayacağız. Bölgede emekliler var. Birileri 3, 5 kuruş kazanacak diye biz buradaki mağduriyete evet demeyiz’’ diye konuştu.
"BİZE 30 MİLYON LİRA, ELAZIĞ’A 560 MİLYON LİRA!"
Sandal Elazığ’daki geçtiğimiz yıllarda yaşanan deprem ve İzmir’deki deprem sonrası gelen yardımları karşılaştırdığı bölümde, ‘’Gel gelelim verilen yardımlara; Bakanlık ödenekleri Bayraklı Belediyes için 2 milyon lira. Elazığ için 142 milyon lira. İller Bankası Bayraklı Belediyesi’ne 1 milyon lira. Elazığ’a verilen 10 milyon Lira. Bakanlık ödenekleri; Bayraklı’ya verilen 0. Elazığ’a verilen 5 milyon lira. AFAD’ın sms kampanyası bize izin yok Elazığ’da 11 milyon lira. Kızılay sms bizde sıfır Elazığ’a 49 milyon. Bize gelen para toplamda 30, 35 milyon. Elazığ’a giden 560 milyon lira. Nerede adalet? Hani kul hakkı yemek haramdı? Hani biz gavurduk? Bu mudur yani? Bunlar depremzede derneğimiz üzerinde durması gereken meseleler. Öngörülen 8300. 3 bin duruyor inşaat halinde. Elazığ’a yapılan 23 bin konut üzerine 8 bin daha yapılacak. Vallahi billahi 10 bin Tane daha yapın, 50 bin tane daha yapın. Şimdi mevzuata uygun diyolar ki o kaynakla biz bu işleri yapacağız. Yapmıyorsunuz. Çok basit bir örnek; 5 okul deprem nedeniyle yıkıldı. 2 yılı aşkın süredir 2’sinin inşaatı devam ediyor, 3’ünde çivi çakılmamış bu mudur? Her defasında derdimizi doğru anlattık’’ dedi.
"DEPREMZEDENİN EVİNE GÖZ KOYANLAR GERİ DURSUN!"
Sandal konuşmasının devamında, ‘’7 proje alanında 1569 konut vardır. 1430 tane yaptılar. Rezerv alanda 3 bini beklemede. Ben nasıl ki arazilerle ilgili satışlarla ilgili var deyip ispatlıyorsam. Depremzedelerin tapuları alındıktan sonra depremzede dışında kimlere satıldığını tek tek söyleyeceğiz. Depremzedenin evine, işine göz koyanlar bugünden tezi yok geri dursun. O hakkı hiç kimseye yedirtmeyeceğiz’’ dedi.
"KAMU ELİYLE KONUT YAPIP SATMAKLA KIZILAY’IN ÇADIR SATMASI ARASINDA FARK YOK!"
Sandal, ‘’Bir müzayede daha var bu da onun evrağı. Bir tanesi 16 bin metrekare 100 milyon değerine çıkıyor. 10 950 metrekare. Ne diyeceğiz? Mevzuata uygun mu? Depremzedeler milletvekilleri ile resim verdiler. Cumhurbaşkanı ile resim verdiler hep umut verdiler. Hep bir temenni. Kenti yönetenler sağduyulu davranmalı. Umuyoruzla bu işlerin biteceği yok. Ne oldu kredi belli. 0,89 15 yıl. Müteahhite 0,69 15 yıl. Sınırla sayıda depremzede için söylüyoruz. Depremzede mağdur olanlara kamu eliyle konut yapıp onu satmak ile Kızılay’ın depremzede çadır satması arasında bir fark yoktur. Bin yıllık devletin geleneği bu değil arkadaşalar. İnşallah 15 Mayıs’tan sonra depremzedelerin evleri yapılacak bir kuruş alınmadan bu konutlar verilecek. Göz koyanların elinden alınıp sahiplerine kesinlikle iade edilecek’’ diye konuştu.
YENİ İDDİA: MALİYE TAKASA GİRİYOR!
Sandal yeni bir iddia ortaya attığı konuşmasında, ‘’Bir de ballı takas, ihale ile sattığınız bir yer daha var, 40 dönüm... Ormandan TOKİ’ye geçiyor. TOKİ maliyeye devrediyor. Maliye takasa giriyor. 40 dönümlük yeri OYAK’a veriyor. Bilgimiz yok hala. Kimin malı nereye gidiyor? Bayraklı herkese rağmen bütün dayatmalar rağmen İzmir’in kalbi olmaya devam edecek. Türkiye’nin incisi de çok yakında olacak. Ne yaparsanız yapın. İşte şimdi sokaklarda yavaş yavaş geçmiş olumsuzlukları bir kenara bırakmış durumdayız’’ ifadelerini kullandı.
"HANİ 5 KATTAN FAZLA OLMUYORDU?"
Bayraklı Belediye Başkanı, ‘’Bir diğer mesela daha; 7 proje alanında. Yapılan konut sayısını ve eksiği söyledim. İlgili bakanlara vatandaşımız 120 metrekarelik dairelerini 60, 70 metrekarelere düşürüp vatandaşı mağdur etmeyin. O gün bize mühendislik dersi verenler, çok da öyle yapmadıklarını sizlere anlatacağım. Osmangazi Mahallemizde 2 bölgeyi daha rezerv alan olarak belirlemişler. Kime göre yok! Diğer 7 proje alanındaki işi yapın hayır. Bu rezerv alan da inşaatlar kaç katlı olacak, 8 kat. Ne oldu depremzedenin çığlığına hani 5 kattan fazlası olmuyordu? Bizi topa tutanlar emsali 3,5 kat artırmışlar. 20’ye hayır diyenler 350’ye evet diyorlar. Osmangazi 256 ada 81 parsel; kat sayısı mevcutta 8, önerilen 8. İnşaat alanı mevcutta 3414 metrekare önerilen 9150 metrekare. Bağımsız birim sayısı 35, önerilende 44. Diğerinde bağımsız birim sayısı 87, kendi yapacaklarında 152’’ dedi.
"SİYASİ ŞOV YAPACAĞIM DİYE…"
Sandal AK Partili isimleri eleştirdiği bölümde, ‘’Bir daha da çıkıp sosyal medya üzerinden makamı ne olursa siyasi şov yapacağım diye işini adam gibi yapanlara laf söylemesin. Biz kendimizi bu kente adadık. Elimizden ne geliyorsa yapacağız. HİÇ bir kuvvet bizim depremzedenin hakkını savunmaktan geri adım attıramaz. Ne tür baskıyla gelirseniz geliniz. Ben birinin atması ile gelmedim. Yurttaşların oyu ile geldik. Bir, iki kişinin bağırması ile geri adım atmayacağız. Türkiye kamuoyuna diyorum ki durum bu iddialarda bulunanlara bu gerçekler çerçevesinde bakın’’ dedi.
"4 TANE BENZİN İSTASYONU, MANTIKLI MI?"
Satışlarla ilgili gelen soruya yanıt veren Sandal, ‘’Bizim tutumuz şu; Rezerv alan depremzedenin malıdır. Sizin mevzuatta yazmayabilir. Benzinlik istasyonu ile ilgili cevap vereyim. Bölgede zaten istasyon var yolun etrafında 2 tane. Kaç tane daha öngörülüyor, 2 tane. Pek bu mantıklı mı? 4 tane benzin istasyonu koyuyoruz. Yanında mı olayım karşısında mı olayım? 5,6 daire parasına satışmış bir araziye evet mi diyeyim hayır mı diyeyim?’’ yanıtını verdi.
ASIL YARGI 15 MAYIS’TA!
Yargıya gidip gitmeyeceği ile soruya yanıt veren Sandal, ‘’Hepimiz bu ülkenin vatandaşıyız. Ne yazık ki hayatın doğrusu ile mevzuatın doğrusu çakışmıyor. Evrak yok diyorlar ben burada söylüyorum. Evraklar burada. Asıl yargı 15 Mayıs’ta’’ dedi.