Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZENERJİ, İZELMAN ve İZFAŞ’ta çalışan DİSK’e bağlı Genel İş Sendikası’na üyeişçiler, 3 aydır alamadıkları sosyal hakları ve ‘havuz’da bekletilen işçiler nedeniyle geçtiğimiz haftalarda başlattıkları eylemin ardından Büyükşehir heyeti ile defalarca kez gerçekleştirilen görüşmelerden sonuç çıkmaması üzerine yeni eyleme başladı.
İşçiler “Çıplak maaşa, çıplak ayak" diyerek ile başlattıkları eylemde, sendika binasından Kültürpark’a yürüdü.
"Kurtuluş yok, tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Birleşe birleşe kazanacağız", "Hak, hukuk, adalet" sloganları atarak Kültürpark'a geldi.
Kültürpark 9 Eylül Kapısı önünde açıklama yapan işçiler adına açıklamayı DİSK Genel İş 2 No'lu Şube Başkanı Ercan Gül okudu.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ, İZFAŞ, EGEŞEHİR ve İZTEK şirketlerinde çalışan binlerce işçi olarak bugün burada toplanmamızın sebebi çok açıktır: Haklarımız gasp ediliyor, yaşam koşullarımız ağırlaştırılıyor, hukuki kazanımlarımız yok sayılıyor. Toplu İş Sözleşmemizin 37., 43. ve 44. maddelerinde açıkça yer alan öğrenim yardımı, ikramiye ve diğer sosyal haklar aylardır ödenmemektedir.
Belediye yönetimi, aylardır sürdürdüğümüz tüm görüşmelere rağmen ne ödeme yapmış ne de somut bir ödeme takvimi açıklamıştır.
Bu durum, TİS’in açık ihlali olduğu kadar, işçilerin ekonomik ve sosyal haklarına yönelik ağır bir saldırıdır.
Uzun yıllardır düzenli olarak maaşımızın içinde ödenen yemek yardımı, yakacak yardımı gibi haklarımız birdenbire kesilmek istenmektedir.
Günlerdir belediye bürokratları “Maaşlarda herhangi bir sorun yok” demelerine rağmen, maaş ödemesinden sadece bir gün önce bazı basın organlarında “emekçilerin maaşları çıplak ücret olarak yatırılacak” haberleri çıkmış, aradığımızda bu haberin doğru olduğu tarafımıza bildirilmiştir. Maaşımıza yapılan bu saldırı ile kiralarımızı,kredilerimizi ve faturalarımızı ödemeyemez hale geldik.
İŞÇİ BİLİNÇLİ OLARAK SOKAĞA İTİLDİ
Bu tutum, sabrımızı taşırmış ve işçiyi bilinçli olarak sokağa itmiştir.
Onlarca arkadaşımız haksız-hukuksuz şekilde işten çıkarılmış, yüzlerce arkadaşımız ise şirketlere iade edilip “havuz”da belirsizlik içinde bekletilmektedir. Bu uygulama, çalışma barışını yok etmiş, iş güvencemizi ortadan kaldırmış ve yaşam hakkıyla tehdit eden bir yıldırma politikasına dönüşmüştür.
SENDİKADAN İŞ KANUNU HATIRLATMASI
Bizler bu baskıların, bu hak gasplarının hiçbirini sineye çekmiyoruz.
Eylemimiz Tamamen Hukuki ve Meşrudur. 4857 sayılı İş Kanunu Madde 34: Ücret zamanında ödenmezse işçi çalışmaktan kaçınabilir.
Toplu İş Sözleşmemiz Madde 76: Ücret ve sosyal haklar ödenmezse iş durdurma hakkı tanınmıştır.
Bugün gerçekleştirdiğimiz yarım günlük iş bırakma eylemi, Anayasal ve yasal bir haktır.
Sorumluluk, yükümlülüklerini yerine getirmeyen işverene aittir.
KENDİMİZİ HATIRLATMAK İÇİN DEĞİL ARKADAŞLARIMIZIN ÇİLESİ İÇİN BURADAYIZ
Belediye Başkanımızın “Sendikalar agresif davranıyor, aylardır eylem yapmadıkları için kendilerini hatırlatmak istiyorlar” şeklindeki açıklamaları gerçeği yansıtmamaktadır.
Biz kendimizi hatırlatmak için değil, üyelerimizin 4-5 aydır ödenmeyen hakları ve havuzda bekletilen arkadaşlarımızın çilesi için buradayız.
Müzakere masasında olduğumuz bir dönemde maaşımıza el uzatarak bizi sokağa iten, sonra da eylem yapacak arkadaşlarımızı tehdit eden anlayış sosyal demokrat belediyeciliğe yakışmamıştır.
Eyleme bir gün kala işveren temsilcileri bizleri görüşmeye davet etmiş ve yapılan görüşmede ilk etapta İZENERJİ şirketinde çalışan arkadaşlarımıza bir miktar para yatırılacağı ancak hangi kalem olacağı net söylenmemiştir. Diğer şirketlerdeki arkadaşlarımıza ise herhangi bir ödeme yapılmayacağını ifade etmişlerdir.
Yapılan görüşmeden çıktıktan sonra işveren temsilcileri bizleri telefon ile arayak İZENERJİ şirketindeki arkadaşlarımıza pazartesi,diğer şirketlerde çalışan arkadaşlarımıza ise çarşamba günü maaştan kalan kısmını ödeyeceklerini sosyal haklarımız ile ilgili net bir tarih veremeyeceklerini belirtmişlerdir.
SOMUT ÖDEME YAPILMADIĞI TAKDİRDE EYLEMİMİZ DEVAM EDECEKTİR
Bizler bugün başlatmış olduğumuz eylemi sadece maaşlarımız için değil, 4 aydır zamanında ödenmeyen sosyal haklarımız içinde yaptığımızın bilinmesini isteriz. Sosyal haklarımız ile ilgili somut bir ödeme yapılmadığı takdirde eylemlerimiz devam edecektir.
Bugün sabah saatlerinden itibaren tüm iş yerlerimizde yarım gün iş bırakarak sesimizi yükseltiyoruz.
İşçiler tek yürek, tek ses haykırıyor: İşten çıkarılan ve şirkete iade edilen arkadaşlarımız derhal işbaşı yaptırılsın. Toplu sözleşmedeki gecikmiş haklarımız olan(ikramiye,gıda kartı,Tis farklarımız,mesai alacaklarımız ve öğrenim yardımı) gibi alacaklarımız ivedi bir şekilde ödensin
KÖKLÜ HAKLARIMIZA YAPILAN SALDIRI DERHAL DURDURULSUN
Maaşımızın içindeki yemek-yakacak gibi köklü haklarımıza yapılan saldırı derhal durdurulsun!
Emeğimize, ekmeğimize uzanan eller çekilsin!
İzmir Büyükşehir Belediyesi bizleri ciddi şekilde muhatap alıp haklarımız için ödeme planı yapmadığı ve iş güvencemiz sağlanmadığı takdirde
• Fiili ve meşru mücadelemizi kararlılıkla yükselteceğiz.
• Alanlardan, sokaklardan asla geri adım atmayacağız.
Emeğimizi savunmakta kararlıyız.
Ekmeğimiz için buradayız.
Yaşam hakkımıza yönelik hiçbir saldırıya boyun eğmeyeceğiz!"
TOPAL: DİSK'E BÖYLE BİR SALDIRI HİÇBİR SOSYAL DEMOKRATA YAKIŞMAZ
Genel İş 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal ise şöyle konuştu: "Bize DİSK'in canı sıkıldı, yine sokağa indi deniliyor. Halka durmadan seslenen İzBB bürokratları ve başkana seslenmek istiyorum. Birkaç ay önce meydanlarda bu işçi gene alandaydı. O gün haksız şekilde seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanmasını protesto etmek için alana inmişti. Şube başkanlarımız cezaevine atılmıştı. DİSK'i sadece para için sokağa iniyor gibi göstermek aldatmaktan başka bir şey değildir. Hiçbir zaman sadece para için sokağa inmemiştir. Asgari ücrete, kadına şiddete, kayyım atanmış belediyelere, sokak hayvanlarına kadar DİSK alanda olmuştur. Sosyal hakları için eylem hakkını kullanan DİSK'e böyle bir saldırı hiçbir bürokrat ve sosyal demokrata yakışmaz. Ülkede gerçekten bir ekonomik kriz var. Ekonomik sıkıntı sizin yatırmadığınız maaşla çocuğunu okula gönderemeyen anne babaları hiç hesaba koydunuz mu. Kiraların ödenemediği aklınıza geldi mi? AK Parti hükümetinin CHP'li belediyelere silkeleme politikası uyguladığını biliyoruz ama sadece belediyelere uygulamıyor. Biz belirli saatler içinde çalışsak da birer vatandaşız. Bizi vatandaştan halktan ayrı tutmak büyük bir haksızlıktır. Bu şehirde yaşamını sürdürmeye çalışan insanlarız. 30 gün çalışıp bir gün para almaya mahkumuz. Sokağa inmekten başka çaremiz yok. Önümüzdeki hafta 5 günlük eylem planımız var. Gelin ödenmeyen sosyal haklarımız, havuzda bekleyen arkadaşlarımız iş başı yaptırılarak masaya davet bekliyoruz. Aksi halde sokaktan çekilmenin ihtimali yok."
YILMAZ: DERDİMİZ SOKAĞA ÇIKMAK DEĞİL
Genel İş 3 No'lu Şube Başkanı Serap Yılmaz da şu ifadeleri kullandı: "Söylenecek çok şey var. Biz aylardır müzakere yolunu açmak için neredeyse her gün belediye bürokratlarıyla görüşüyoruz. Gelinen noktada, ne yazık ki bugün sokaklardayız. İnsanları aşlarıyla, ekmekleriyle sınamak kadar kötü bir şey yoktur. İnsanlara eylemle baskı yapmalarını doğru bulmuyoruz; biz her şeyden önce güvence istiyoruz.
Burada çalışan herkes, yıllardır İzmir’in sokaklarına emek vermiş insanlardır. Biz burada bedavaya para almıyoruz; 30 gün çalışıp maaş alan insanlarız. Bugün maaşların yarısından azını yatırdıkları zaman hiç mi düşünmüyorsunuz? Bu insanların ödemelerini yapması, çocuklarına bakması gerekiyor.
Bizim derdimiz sokağa çıkmak değil. Aylardır müzakere yolunu masada sürdürmek istedik. Maaşa dokunduğun zaman işçiye dokunuyorsun ve bunu bürokratlar anlamıyor. Kendi maaşlarına dokunulsa ne yapacaklar? Bunu hissetsinler, sonra da işçiyi düşünsünler. Şirkete iade olan, havuzda bekleyen arkadaşlarımız bir an önce iş yerlerine dönsün; işten çıkarmalar son bulsun. Bizler ayın 6’sı gecesi maaşımızı tam istiyoruz. Toplu sözleşmedeki haklarımızı gününde istiyoruz. Haklarımızı tekrar talep ediyoruz ve bunları gününde istiyoruz."
KENAR: EMEĞİN SİYASETİ OLMAZ, ONURU OLUR
Genel İş 9 No'lu Şube Başkanı Sedat Kenar "Siyasi bir sapma veya hesabımız olduğu için burada değiliz. Biz işçiyiz. Emeğin siyaseti mi olur? Emeğin onuru olur. Biz de bu onura sahip çıkmak için buradayız. En çok içimizi acıtan yıllarca bu kuruma emek vermiş arkadaşlarımız bir akşam üstü bir mesajla şirketlerine iade ediliyor. Biz burada emeğimizin onurunu korumak için toplandık" dedi.
Sayfa başına git