MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Soyer'den 5 yıl raporu: Her şeyi anlattı, her iddiayı yanıtladı!
Yerel Yönetimler
25 Mart 2024 Pazartesi 12:57

Soyer'den 5 yıl raporu: Her şeyi anlattı, her iddiayı yanıtladı!

Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in Körfez’den Basmane Çukuru’na Köy-Koop iddialarından belediyeye işçi alımlarına kadar bir çok konuda değerlendirmede bulunduğu toplantıda ‘doğru bilinen yanlışlar’ vurgusu dikkat çekti. Görev süresi boyunca imza atılan Türkiye ilkleri de tek tek sayan Soyer, üzüldüklerini, sevindiklerini ve keşkelerini de anlattı.

Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) yeni dönemde aday göstermediği İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Konak’taki Şato Kütüphanesi’nde basın mensupları ile bir araya gelerek görev süresinde geçen 5 yılı değerlendirdi. 

Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in Körfez’den Basmane Çukuru’na Köy-Koop iddialarından belediyeye işçi alımlarına kadar bir çok konuda değerlendirmede bulunduğu toplantıda ‘doğru bilinen yanlışlar’ vurgusu dikkat çekti. 

“AKIL ALMAZ SALDIRILAR İLE KARŞILAŞTIK”
Sözlerine “10 yıl Seferihisar, 5 yıl Büyükşehir’de çok büyük bir aşkla çalıştım” diyerek başlayan Büyükşehir Belediye Başkanı, “Bu sürede güzel işler yaptık akıl almaz saldırılar ile karşılaştık. Birkaç tanesini göstereyim, inanılmaz başlıklar. ‘Kaçakçı Soyer durdurulamıyor’ diye bir başlık. ‘Kaçakçı’ dediği sadece Ulamış’ta yaptığımız binadaki bir köy fırını. Ruhsata uygun olmayan iddiası o fırın ile ilgili. ‘Tunç Şato’da, Ekrem Köşk’te’ bir başka başlık. ‘Soyer İzmir’i borca batırdı’, ‘LGBT aşkı’... Gün aşırı İzmirli bu manşetler buluşturuldu. Biz buna rağmen yılmadık. Ben şahsen kendi biyolojik sınırlarımı zorladım. Toplam 20 gün izin kullanmışım. Senede 4 gün demek. 6 saatten fazla uyku uyumadım. 8’e 10 kala belediyeye giriş yaptım. Seferihisar’da da belediyeyi ben açıyordum. Ben vicdanen kendi sınırlarımı zorlayarak bunu yaptım” diyerek başladı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in toplantıda öne çıkan mesajları şöyle: 

ŞATO AÇIKLAMASI
Bu toplantı ‘Ben neler yaptım’ toplantısı değil. Şato 1954’te şark kahvesi olarak tasarlanmış. 69’da belediyeye geçmiş. TANSAŞ işletmesi işletmiş. Kiraya verdiği dönemde işletilen restoran şato adını taşıdığı için ismi böyle kalmış. 2001 yılında tahliye edilmiş. 2010 yılında restorasyonu tamamlanmış. Üst katlar Aziz Bey’in ofisleri olarak kullanılmış. Alt katlar lojman olarak kullanılmış. Aziz Bey zamanında da konut olarak ruhsatlandırılmış ve böyle kullanılmış. İzmir’de görev başlayınca merkezi noktada arayış içine girdik. Burayı bulduğumuzda bir bölümünün bize yeteceğini düşündük geri kalanını kütüphane olarak yaptık. 3 oda 1 salon olarak kullandık. Bu bahçe de halka açık.

KÖY-KOOP
‘Kooperatif üzerinden eşi Neptün Soyer’e kaynak aktardı’ diye bir iddia var. Ocak 2007-2019 tarihleri arasında büyükşehir 501 milyon liralık alım yapmış. Bizim dönemimizde bu rakam 1.1 milyar liraya çıktı. Burada çokça yapılan saldırıla neticesinde kooperatiflerden belediyenin ürün alması engellendi. Böylece küçük üretici artık büyükşehire ürün satma hakkı ortadan kalktı. Her yıl soruşturma geçirdi KÖY KOOP. Bundan bahsetmemiş istemem eşim ama 2021 yılında yine savcılığa verdikleri dosyada toplam 1 milyon 200 bin litre süt almış. Bu sütün 170 bin 800 lirası KÖY KOOP payı olarak kalmış. KÖY KOOP’un kasasında kalan 60 bin tl. Burada da litre başına 0,14 kuruşluk bir tahsilat gerçekleşmiş. Senelerdir KÖY KOOP’TA yöneticilik yaptı bu sürede 1 lira maaş ne de harcırah almamıştır. Bütün bir hayatını tek bir kuruş karşılık beklemeden köylünün ürününü değerlendirmesi için harcamıştır Onunla iftihar ettiğimi söylemek istiyorum eşim olduğu için iftihar ediyorum. Küçük baş hayvancılık terk edilme noktasına gelebilir.

SU YANITI
Su meselesi. Türkiye’nin en pahalı suyunu layık gördünüz meselesi. İzmir gerçekten su fakiri bir kent. İzmir’in kaynaklarının yüzde 60’ı yer altından çıkıyor. Yer altından çekmenin maliyeti var. Bu tablo nedeniyle de normalde Ankara’nın, İstanbul’un hep baraj suyudur bunun maliyeti edeniyle su fiyatı belirlenir. Bizde suyun maliyeti çok yükselktir. İZSU istediği gibi fiyat ortaya koyamayan bir kurumdur. Kar amaçlı bir kurum değildir. İZSU’nun kar etmesi mümkün değil. Adaylardan suyu şu kadar indireceğim bu kadar indireceğim duyuruları var bunların hiçbirinin yasal dayanağı yok arkadaşlar. Siz suyu şu kadar indiriyorum diyemiyorsunuz. Diyorlar ya İzmir’e suyu biz getirdik diyorlar ya getirdiğiniz suyu getiremediniz. İzmir Birinci kademe ücretlendirme Manisa Muğla’dan sonra üçüncü sırada, 2. kademede 6. sıradayız. İzmir Türkiye’nin en pahalı suyu kullanılan şehir değildir.

KÖRFEZ VE KOKU 
Körfez ve koku meselesinde 3 büyük adım attık. Bir tanesi yağmur suyu-pis su kanallarının ayrıştırılması meselesiydi. Bununla ilgili cumhuriyet tarihinde yapılmış olan yağmur suyu kanalının yarısını biz bu 5 yıl içinde yaptık. 300 kilometrenin üzerinde. Bu kanalların anlamı şu… Bildiğiniz gibi Büyük Kanal projesiyle İzmir’in pis suyu büyük ölçüde Çiğli Arıtma Tesisi’ne gidiyor. Fakat buraya giderken yağmur suyuyla karıştığı için normalde arıtılacak suyun çok daha fazlası tesise basılarak kapasitesinin çok zorlanmasına sebep oluyor. Böylece de su tam arıtılmadan deşarj edilmek zorunda kalıyordu. Bu 5 yıl içinde bizim yaptığımız yağmur suyu kanallarıyla o büyük ölçüde hafifletildi. Tamamı ayrıştırıldığında zaten sorunun büyük ölçüde giderildiğini görmüş olacağız. İkinci önemli işimiz 23 yıl önce yapılmış olan 1., 2. ve 3.fazla ilgili… Neredeyse hiç revizyon görmemişti. Bunların tamamının yenilenmesi, havuzların içinin temizlenmesi gibi süreçler tamamlandı ve nihayet 4.fazın da ihalesi gerçekleşti. 170 milyon liraya ilk 3 fazın revizyonu tamamlandı, 600 milyonluk bir kaynakla da 4.fazın imalatı bitiyor, 2024 içinde bitmiş olacak. Dolayısıyla günde 604 bin metreküp su arındıran tesisin (Çiğli Arıtma) kapasitesini 216 bin metreküp daha artırıyoruz ve 820 bin metreküpe çıkarıyoruz. Karabağlar’da yapacağımız bir yeraltı arıtma tesisiyle 100 bin metreküp daha ilave ediyoruz. Narlıdere’deki güneybatı arıtma tesisinin kapasitesini 50 metreküp civarında artırıyoruz. Dolayısıyla İzmir’in günde 600 bin metreküp pis su arıtma tesisini yaklaşık 1 milyon metreküpe çıkartmış oluyoruz. Bununla ilgili büyük ölçüde hazırlıklar tamamlandı. Çamurla ilgili büyük bir sıkıntısı vardı. Yaklaşık 2.5 milyon metreküp çamur birikmişti o havuzlarda. Bununla ilgili rehabilitasyon çalışmaları da başladı. 

Asıl güzel haber IFC ile 50 milyon dolarlık bir anlaşma sağladık. Bunun anlamı gelecek dönem gelecek arkadaşlarımız için ciddi bir kaynağı üstelik TL üzerinden geri ödenecek şekilde temin etmiş olduk. Ve bu 23 yıldır ömrünü tamamlamış olan çamur kurutma tesislerinin yenilenmesi için kullanılacak. 

Benim çocukluğumdan beri İzmir’in koku meselesi vardı. Bayraklı’da, Salhane’de içeri giremezdik, burnumuzun direklerini sızlatırdı. Ondan sonra Büyük Kanal projesiyle çok önemli bir yol alındı ve fakat sonrasında sürdürülebilir bir çalışma yapılmamış olduğu için tekrar kokuyla yüzleşti İzmir. Şimdi buradan şunu söyleyebilirim bu çalışmaların devam getirildiği takdirde İzmir’de koku problemi ilelebet bitmiş olacak. Yapacağımız son çalışmada da deşarj yatağını değiştirmekti. İç Körfez’e değil dış Körfez’e deşarjını sağlamak. Körfez’in yaşayan bir Körfez haline gelmesi için çok önemli adımlar atıldı, 20 milyar liranın üzerinden kaynak ayırdık ve bunlarla kalıcı bir şekilde çözmek mümkün hale gelecek.  

BASMANE ÇUKURU
Neredeyse hep uyuyan bir mesele. Bunu dirilttik. Çok yol aldık. TMSF Başkanı ile gittik müzakere ettik. Her şeyi önerdik. Maalesef rasyonel temellerde görüşülen bir mesele olmaktan çıktı siyasi bir angajmana dönüştü o yüzden çözülmüyor.

OTOGAR
Biz 25 yıl için anlaşmanın sonuna geldiğimizde tahliye istedik. Bize ödenmeyen paylarla ilgili icra takibi yaptık. Pandemi nedeniyle şirket kira süresini 7 yıl uzaması için dava açtı ve kazandı. Biz de bir başka yol bularak kaymakamlık üzerinden tahliyesini talep ettik henüz dönüş olmadı. Otogar ile ilgili projemiz var. Tahliye ile ilgili takip ediyoruz.



BELEDİYEYE İŞÇİ ALMA 
Belediye şirketlerinde kaç kişi çalışıyor, Tuncelililer meselesi... Çokça gündeme geldi. Mart 2014’te 20 bin 142 çalışanı varmış İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Mart 2019’da 27 bin 271, şu an itibariyle 34 bin 329… Yani 7 bin 129 kişi artmış Mart 2019’a gelindiğinde, 7 bin 58 kişi artmış Mart 2024’e gelindiğinde. Belediye çalışanlarının doğum yerleriyle ilgili de bir harita var. 2019’da yüzde 54.67’si İzmirliymiş, 2024’te 53.72’si… Bunun dışındakilerin tamamı yüzde 2.83 ile 0.89 arasında değişiyor. 

Burada önemli olan şu tüm çalışanların personel gideri olarak payı 2023 sonu itibariyle yüzde 28. Bu nedenle zaten uluslararası derecelendirme kuruluşları nezlinde hep puanımız çok yüksek. Personel sayısının ve giderinin toplam bütçedeki payı birçok belediyeden bu oranının çok çok üstünde… 



BORÇ 
Belediyenin finansal borcu Mart 2019’da 5 milyar lira, Şubat 2024 itibariyle 25.7 milyar lira. Bizim borcumuzun yüzde 82’si dış borç, geri kalan iç borç. Dolayısıyla bu borcun 2019 mart itibariyle 790 milyon euro, şubat 2024 itibariyle 763 milyon euro. Yani yüzde 3.5’luk bir düşüş var. Biz bu 5 yıl içinde 878 milyon euro borçlanma yapmışız, 900 milyon euro borç ödemişiz. 

Bu finansal tablolarda önemli bir veri daha var. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin borçlanma kapasitesi 92.3 milyar lira iken biz bunun sadece yüzde 27’sini kullanıyoruz. 



SATIŞ ELEŞTİRİLERİ 
Bir doğru bilinen yanlış daha. 1.2 milyar lira gayrimenkul satışı yapmışız, 1.6 milyar lira gayrimenkul kamulaştırması yapmışız. 

ULAŞIM
Ulaşımda sübvansiyonu 2 misline çıkarmışız. 2019’da yüzde 12. Şuanda neredeyse 6 milyar liraya çıkmış. Yüzde 23,8 olmuş. İZSU’da neden yapamadık yasal mevzuat nedeniyle. 3 raylı sistem inşaatını aynı anda yürüttük. Buca Metrosu için 490 milyon euroluk bir kredi bulduk. Bununla şu anda 36 metrede kazıkların çakılması bitti. TBM de tünel açmaya başladı. Vadettiğimiz tarihten önce bitecek. Dünya tarihinin en rantabl projelerinden birisi. İlk güzergahı 2026 Haziran Şirinyer’de açmış olacağız. Bu 5 yılda toplam 952 milyon euroluk yatırım yapmışız metro hatlarına. Bugünkü rayiçle 31 milyar lira. Büyükşehirler arasında en yüksek payı ayıran biziz. Hükümetin reva gördüğümüz rakam 3 bin lira.

YOLLAR
Hem bizim yağmur suyu ayrıştırma kanallarımızın, bir yandan gaz, elektrik gibi kazılar bütün bunlar bir çok yol bozulması ve ilçelerin sorumluluğunu bizim üstlenmemiz. Rekor asfalt yatırımını yaptık 5 milyon 259 bin ton sıcak asfalt serim çalışması yapmışız. Kazı nedeniyle tahribat o kadar büyük ki çokça şikayet duyulan bir noktadayız. Popülist bir yaklaşımı tercih etmediğimiz için bu noktadayız. Bu şehrin gelecek 50 yılını kurtaracak meselelerini gidermek için bu yolu seçtik.

DENİZ ULAŞIMI-TÜP GEÇİT
Göreve gelir gelmez 2 feribot aldık. 2022’de mavi körfez feribotlarını dahil ettik. Göreve geldiğimiz andaki trafik payını 2 kat artırdık. Biz 15 dakikada bire indirmiştik. Bunu 5 dakikada bire indirecek sistem gerçekleştirilsin. O tüp geçite ihtiyacı ortadan kaldıracaktır. Körfez’de 6 tane elektrikli feribot çalıştıracak noktadayız, onay bekliyoruz.

“İZMİR KÖYE DÖNMEDİ!”
‘İzmir köye döndü’ gibi şeyler var. 5 yıl içinde 7 tane yaşayan park açtık. Bunun dışında acil çözüm ekiplerimiz ile biz kişi başına düşen yeşil alan miktarını yüzde 60 artırdık. İzmir köy olmadı. İzmir’in köy olmadı İstanbul’un beyaz yakalıları gelmeye bu kadar can atıyor olmazdı. İzmir’e yapılan haksızlık olur bu tespit.

“HEM ÇOK İŞ YAPTIK HEM DE ÇOK İYİ ANLATTIK”
Yaptıkların anlatamadı konusu… İki taraflı bir tespit bu. Biz hem çok iş yaptık hem de çok iyi anlattık. Görünürlüğü açısından ayda 130 paylaşım yapmış arkadaşlarımız toplamda. Bir başka hikaye var. Doğru değilse neden böyle konuşulmuş? Yaptı ama anlatamadı kısmından razıyım. Bu kısmı bizim eksikliğimize verin anlatamamış olabilir. Sosyal medyadaki saldırılardan onlara cevap vermek için enerji harcamaktan üzgünüz.

ÜZÜLDÜKLERİ, SEVİNDİKLERİ, KEŞKELERİ... 
Beni üzen şeylerden biri elektrik fabrikasının verilmemesi. 5 yıl önce 14 Nisan’da alacağız diye çok heyecanlandık. İptal ettiler ihaleyi. Bu bana üzücü geldi. Başkana zarar vermek için nasıl göze alırsınız? Her geçişimde çürüdüğünü görüyorum. Oraya çürümeye devam ediyor. Nasıl vicdanları el verdi. Benim için ilk büyük şok olmuştur. İnsanların bu kadar kötü yazabilmesine şaşırıyorum. Geçen hafta Kemeraltı’nda ziyaret yaptık. Esnaf alkışlayarak dükkanın önüne çıktı. 9 Eylül konuşması nedeniyle o kadar çok övgü aldım ki bununla çok gurur duydum. Körfez ile ilgili çalışmalardan sonra Seferihisar’a her gidişimizde camı açıp kokuyu yendiğimizi bilmek çok gurur verici oldu. Çankaya Otoparkı’nın yıkılışını bitiremedik. Konak Pier büyükşehirin eline geçmeli diye çok uğraştık. 

TÜRKİYE’DEKİ İLKLERİ SAYDI

- Türkiye’nin ilk sünger otoparkı: Gaziemir-Sakarya
- Halk Konut Projesi’yle kentsel dönüşüm 
- Türkiye’nin en büyük tıbbi atık bertaraf tesisi 
- Barınaklarda hayvanların beslenmeleri için mama üretim tesisi 
- Visit İzmir- İlk dijital turizm ansiklopedisi 
- Mera İzmir-Türkiye ilk çoban haritası
- Slow Food İnternational’in ilk İtalya dışı fuarı 
- Yeşil şehir eylem planı
- Dünya Belediyeler Birliği zirvesi ev sahipliği 
- Gençlik Belediyesi 
- Büyükşehirlerde ilk Çocuk Belediyesi 
- Hortikültürel Terapi Bahçesi
- İzmir dünyanın ilk Citta Slow metropolü 
- Türkiye’nin ilk sünger kent projesi 
- Avrupa Bisikletçiler Federasyonu ağına giren ilk kent
- Acil Çözüm Ekibi uygulaması
- İzmir Engelsiz Modern Sanatlar Müzesi
- İlk dijital kütüphane: Şato Kütüphanesi 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir