İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bu coğrafyada kimse bize rağmen oyun kuramaz, ister Almanya olsun, ister İngiltere olsun, ister Amerika Birleşik Devletleri olsun" açıklamasını yaptı.
Soylu, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen İçişleri Bakanlığı'nın 2019 yılı bütçesi üzerinde Hükümet adına yaptığı konuşmada, 21. yüzyıl başlarken tarihin önlerine fotoğraf koyduğunu belirterek, "Birçok gelişme bize, 21. yüzyıl hakkında iyi emareler gösterdi. Ancak geldiğimiz nokta hem batı hem de doğu medeniyetlerinin belki de hiç beklemediği fotoğrafı ortaya koydu." dedi.
Bakan Soylu, Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri sırasında 21. yüzyılın başından itibaren yerinden edilen insan sayısının 21,1 milyondan 71,4 milyona, uyuşturucuya bağlı ölümlerin sayısının 118 binden 318 bine, terörden öldürülenlerin sayısının ise 5 binden 25 bin 673'e çıktığını söylediğini anımsattı.
Bu değerlendirmesine o zaman milletvekillerinden "moral bozucu" eleştirileri geldiğini anlatan Soylu, "Batı medeniyetiyle ve Avrupa'yla ilgili birtakım değerlendirmeler yaparken, öngörüler ortaya koyarken arkadaşlarımız beğenmemişlerdi ama üzerinden bir ay geçmeden Fransa'da sarı yeleklileri, Macaristan ve İngiltere'de yeni yeni başladı, diğer taraftan da Hollanda'da ve diğer ülkelerde bahsettiğimiz, aslında Batı medeniyetinin kendi patinajını ortaya koyan bir dalgalanmayı hep birlikte görüyoruz." dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, 10 yıl önce Avrupa Birliğinin kamu borcunun toplam gayrisafi milli hasılaya oranının yüzde 57,4 iken şimdi 81,7 olduğunu söyledi.
Fransa'da bu rakamın yüzde 64'ten yüzde 98'e yükseldiğini anlatan Soylu, "Bu oran Türkiye'de 2002 yılında yüzde 72, on yıl önce yüzde 39, şimdi ise yüzde 29." diye konuştu.
"10 BİN 771 MÜLTECİ ÖLDÜ"
Süleyman Soylu, 10 bin 771 mültecinin 2014-2018 yılları arasında Akdeniz'de, Ege'de öldüğünü, bunların kimisinin 3 aylık, 6 aylık kimisinin ise 60 yaşında, 70 yaşında olduğunu belirtti.
Bugünlerde Belçika'da Hükümet krizi yaşandığını kaydeden Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fas'ta pazartesi günü Küresel Göç Mutabakatı imzaladık. Belçika Başbakanı o maddeleri imzalarken, sadece 'o maddeleri imzalıyor' diye Hükümeti düşmüştü. İngiltere Avrupa Birliğinden çıkmaya çalışıyor ve çıkış kararı yüzde 52 ile alındı, neredeyse fifty-fifty diyebileceğimiz bir oranla alındı. Başbakan parti içerisinde oylama yaptı, 117'ye 200 bitti. Yani neredeyse partinin üçte birinden çok daha fazlası kendisine karşı durumdaydı. Almanya'da Merkel Hükümeti zor kurdu. Almanya İçişleri Bakanı göç meselesi yüzünden istifa ediyor, Hükümet dağılıyordu. İngiltere İçişleri Bakanı göç meselesi yüzünden ayrıldı, istifa etmek zorunda kaldı. Avrupa'daki birçok ülkede bunların tamamı söz konusu. Ayrımcılığa karşı olma Avrupa Birliğinin temel ilkelerinden biridir ancak Mart 2018 Avrupa Parlamentosu Raporuna göre Avrupa'nın üçte ikisinin karşı karşıya olduğu ayrımcılık, etnik köken ayrımcılığı yüzde 64'le ilk sıradadır. Ve Avrupa'da ırkçılık ve yabancı düşmanlığı göç üzerinden radikalleşmektedir.
Eskiden sadece savaş tehdidi vardı, oysa bugün bir taraftan narkoterör, bir taraftan siber terör ve bir taraftan da buna benzer alt başlıklar var. Birileri bir yandan bilim ve teknolojiyle dünyayı hipnotize etmeye, öte yandan da çatışmalar üzerinden dünyayı yönetmeye çalışıyor. Avrupa'yı, dikkat ediniz, refahını kaybetme korkusuyla paniklettirip kendi aslında savunduğu medeniyet değerleriyle çatıştırıp doğuyu da vekaletler savaşıyla gelen yıkım, göç ve fakirlik üzerinden kimliksizleştirmeye çalışıyor. Doğulu insan sadece panik içinde kalsın istiyorlar ve çatışmayı besleyen her şeyi, uyuşturucuyu, ayrımcılığı, terörü, düzensiz göçü alabildiğine destekliyorlar. Cenevre ile Astana ile birbiriyle savaştırmaya çalışıyorlar."
"SİZİN ÜLKENİZDE BİZİ RAHATSIZ EDEN ÇOK ŞEY VAR"
Bakan Soylu, Suriye'nin en zenginlerinin bile ülkelerindeki savaştan Türkiye'ye göç etmek, kamplarda yaşamak zorunda kaldıklarını söyledi.
Bu durumun Lüksemburg'u çok ilgilendirmeyebileceğini belirten Soylu, "Almanya ve İngiltere İçişleri Bakanlarına sordum; 'sınırınızda kimler var, bizim ülkemizde sizi rahatsız eden ne var?' Bir tek örnek verin. Ama sizin ülkenizde bizi rahatsız eden çok şey var: FETÖ, DHKP-C, PKK var, her şey var." ifadelerini kullandı.
Soylu, şöyle konuştu:
"FETÖ'yü, DEAŞ'ı, PKK'yı, PYD'yi kim kurdurtmuşsa, Orta Doğu'yu kim karıştırıyorsa…Ben oyunu anlatmak istiyorum. Şu anda Deyr-ez Zor'da DEAŞ'la PYD'nin ve PKK'nın petrol taşıma pazarlığı var, bu pazarlığı sinsi bir şekilde Amerika Birleşik Devletleri izliyor ve buradan kendi payına düşeni beklemeye çalışıyor; bu, çok nettir. Bu tabloyu görmeden ne Türkiye'yi tahlil edebiliriz ne de önümüzdeki meselelere bakabiliriz. AK Parti'mizin, Cumhurbaşkanımızın ve arkadaşlarımızın cansiparane bir mücadeleyi ortaya koymasının, Cumhur İttifakı'nın bu meselede canhıraş bir şekilde buna destek vermesinin temel sebebi şudur: Bu ülkeyi birileri teslim almaya çalışıyor, oyunu kurmaya çalıştılar ama biz bu oyuna müsaade etmedik.
Irak'ın kuzeyinde, sözde bir referandumla beraber yeni bir devlet kurmanın eşiğine gelen ve bunu bir şekilde hem tahrik eden hem de destekleyenlere karşı aslında tarihin oyununu İran'la, Irak'la hemen bir araya gelerek biz kurduk. Şunu çok net söyleyeyim; bu coğrafyada kimse bize rağmen oyun kuramaz, ister Almanya olsun, ister İngiltere olsun, ister Amerika Birleşik Devletleri olsun. Bu kadar çok net ve açıktır. Türkiye tüm bu güvenlik maliyetlerine rağmen siyasi istikrarını, ekonomik istikrarını ve güvenlik istikrarını bozmamış, göç ve terör baskısı altındayken 2014'ten itibaren, 6 seçimi, hiçbir güvenlik zafiyeti ve olumsuzluk olmadan, büyük bir demokratik olgunluk ve ciddi bir katılımla tamamlamıştır."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Arada sırada duyuyorum, 'okulların etrafında var' diyorlar. Bir tane okulun etrafında uyuşturucu satıcısı görün, istifa etmeyen Süleyman Soylu namerttir ve alçaktır." dedi.
Soylu, TBMM Genel Kurulunda görüşülen İçişleri Bakanlığının 2019 yılı bütçesi üzerinde Hükümet adına yaptığı konuşmada, Türkiye'ye gelen yabancı turist sayısının 13 Aralık tarihi itibarıyla 38 milyon 282 bin olduğunu söyledi.
Diyarbakır'a 2016 yılında 122 bin turist gelmişken, bu yıl 500 bin turist geldiğini belirten Soylu, Mardin'e de 3 milyon turist geldiğini aktardı.
Soylu, geçen yıl 353 olan kadın cinayetlerinin bu yıl yüzde 22 azalışla 245"e düştüğünü ifade etti.
Son iki yılda polise yönelik kötü muamele şikayetlerinin yüzde 90 oranında azaldığını vurgulayan Soylu, sivil toplum kuruluşlarının üye sayısının 2004-2018 yılları arasında 7 milyon 100 binden 11,1 milyona; dernek sayısının da yüzde 63,8 artarak 114 bin 583'e çıktığını kaydetti.
Süleyman Soylu, Türkiye'de yasal gösterilere katılım oranının özellikle OHAL dönemine rağmen yükseldiğinin altını çizerek, "Toplumsal olaylara katılım OHAL öncesinde 23 ayda 48,1 milyondu, OHAL sonrasında 23 ayda yüzde 46,32 artışla 70,5 milyon olmuştur." dedi.
"GÜNLÜK ORTALAMA HIRSIZLIK SAYISI 259'DAN 203'E DÜŞTÜ"
Evden hırsızlığın bekçiliğin de fonksiyonel olmasıyla azaldığına işaret eden Soylu, günlük ortalama hırsızlık sayısının 259'dan 203'e düştüğünü belirtti.
Süleyman Soylu, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir'in, "Hırsızlar başka yerde de ondan." sözlerine, "Ben hırsızın kim olduğunu söylerim, oraya oturursun." karşılığını verdi.
2018 yılındaki 53 huzur uygulamasında aranan 37 bin 736 kişinin yakalandığını, 40 bin kilo uyuşturucu ve birçok suç unsurunun ele geçirildiğini söyleyen Soylu, bu yıl 275 suç örgütünün çökertildiğini kaydetti.
İçişleri Bakanı Soylu, "2016 yılında Türkiye'de PKK terör örgütünün yönlendirdiği kaçak sigaranın, toplam piyasa payı içerisinde oranı yüzde 21 idi. Bu oran, 2017 yılında yüzde 12,8'e, 2018'de ise yüzde 6,4'e düştü." ifadesini kullandı.
FETÖ ihanetiyle beraber ciddi bir dijital saldırıya maruz kaldıklarını vurgulayan Soylu, "Türkiye'nin toplam kapasitesi bir yılda 45 bin dijital veriyi incelemekti. Bugün yılda 750 bin dijital veriyi inceleyen ve bu konuda mahkemelerimizin elini kuvvetlendiren bir çabayı da ortaya koyduk." diye konuştu.
Uyuşturucu ile mücadele konusunda yapılanları anlatan Soylu, "Arada sırada duyuyorum, 'okulların etrafında var' diyorlar. Bir tane okulun etrafında uyuşturucu satıcısı görün, istifa etmeyen Süleyman Soylu namerttir ve alçaktır. Burada öyle bedava laf konuşmayın." ifadesini kullandı.
"HER YIL KAZALARDA 7 BİN 400 İNSANIN ÖLDÜĞÜ BİR ÜLKE OLMAYACAK"
Süleyman Soylu, ölümlü ve yaralamalı kazalar ile trafik kazalarına bağlı can kayıplarını azalttıklarını belirterek, "Aldığımız tedbirler ve uyguladığımız politikalarla, artık benim ülkem her yıl 7 bin 400 insanın öldüğü bir ülke olmayacak." dedi.
15 gün önce Ağrı'ya gittiğini anımsatan Soylu, "Üç yıl önce Ağrı'ya gittiğimde Ağrı çöp dağlarından geçilmiyordu, oradan dönerken, 'Allah'ıma hamdolsun ölsem de gam yemem, Ağrı'yı böyle gördüm.' tweetini atmak durumunda kaldım." dedi.
Süleyman Soylu, Ağrı Havaalanı'ndan şehir merkezine doğru giderken yolun sağ tarafının yeşillendirilmiş, sol tarafında ise tertemiz binalar gördüğünü kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Vali Bey beni bir spor salonuna götürdü. O spor salonundan 4 tane yaptırmış ve o salonda 150 kadın çalışıyor. Vali dedi ki; 'bu spor salonundan 4 tane var. Bursa'dan ve İstanbul'dan Ağrılı tekstilcileri aldım, getirdim ve 600 kadına burada istihdam sağladım.' Oradan bir yere daha götürdü, tekstil kent kurmuş. Toplam 55 bin metrekarenin 2019'un haziran ayında tamamlanacağı ve 6 bin 500 Ağrılı kadının çalışacağı bir tekstil merkezi ve tekstil kent kurmuş. Akşam beşten, altıdan sonra PKK terör örgütü yüzünden orada sokağa çıkamayan 15 yaşındaki çocuklar gecenin birinde bugün huzur içerisinde, güven içerisinde rahat şekilde dolaşıyorlar." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Benim ülkemde 380 bin (Suriyeli) çocuk doğdu. Allah izin verse de Meclis de yardımcı olsa, keşke bu 380 bin çocuğu doğar doğmaz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapsak." dedi.
Soylu, TBMM Genel Kurulunda, bakanlığının bütçesi üzerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, polislere 3600 ek göstergenin en kısa zamanda verileceğini belirtti.
Otoyol kenarlarına yerleştirilen maket trafik polisi araçlarının ölümlü kazaları yüzde 7,5 azalttığını ifade eden Soylu, "Bu, bizim görünür olabilme politikamıza destek sağlıyor ve biz bundan fayda elde ettik. Jandarmamız ve polisimiz de sürekli olarak bunların yerlerini değiştiriyor." diye konuştu.
Soylu, bugüne kadar kaç Suriyeli'nin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçirildiğine ilişkin, "Benim ülkemde 380 bin çocuk doğdu. Allah izin verse de Meclis de yardımcı olsa, keşke bu 380 bin çocuğu doğar doğmaz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapsak." dedi.
Bu çocukların Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapmanın, yüzlerce yıl sonraya yapılabilecek en büyük kardeşlik yatırımı olduğunu söyleyen Soylu, şöyle devam etti:
"Şu ana kadar 36 bin reşit kişiyi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaptık, 36 bin de çocukları var. Bunların geçen seçimde 28 bininin oy kullanma hakkı vardı. Bu seçimde reşitlerden hesap ederseniz en fazla 36 bin kişinin oy kullanma hakkı var. Gizli kapaklı da bir iş yapılmıyor. Yani bir dönem çok şikayet edildi biliyorsunuz, 'En kabiliyetlileri yurt dışına gidiyor, başka ülkelere gidiyorlar, başka ülkelerde yaşıyorlar.' diye. Bunun üzerine biz bu çeteleyi yukarıdan aşağıya aldık ve çok ciddi bir çalışma yaptık. Hem Göç İdaresine hem de Nüfus ve Vatandaşlık İdaresine huzurunuzda teşekkür etmek istiyorum."
FETÖ ile mücadelede çok yol alındığını dile getiren Soylu, "Ama bu her şeyin bittiği anlamına gelmez. Acırsak acınacak duruma düşeriz, kimse kusura bakmasın." ifadesini kullandı.
"NÜFUS İDARELERİNE TALEP ÇOĞALIYOR"
Nüfus müdürlüklerine yaklaşık bin 170 yeni personel alındığını kaydeden Soylu, "Aslında bir 500-600 civarında geçen yıl da almıştık. Aynı zamanda bunların teknik kabiliyetlerini de yükseltiyoruz. 2 yılda yaklaşık 30,5 milyon yeni kimlik kartı verdik. Bu bir rekordur ve biz verdikçe nüfus idarelerine talep çoğalıyor." diye konuştu.
Yılda 20 milyon insanın nüfus idarelerine girdiğine dikkati çeken Soylu, "2 Nisan'dan bugüne kadar 2,5 milyon ehliyet, 1,2 milyon pasaport, 35,5 milyon kimlik verdik. Yani nüfus idareleri hakikaten çok yüksek bir kapasiteyle ama tam anlamıyla iyi bir modernizasyona getirdiğimiz arkadaşlarımız tarafından yönetilmekte ve idare edilmektedir." dedi.
"Hangi dönem olursa olsun polisle uyuşturucuyu bir araya getirmenin bühtan olduğunu" vurgulayan Soylu, "Uyuşturucuyla PKK bir araya gelir. 1,5 milyar dolar buradan gelir elde etmektedir ve şu anda bütün dünya Türkiye'nin, polisimiz ve jandarmamızın uyuşturucuyla mücadelesini ayakta alkışlamaktadır. Türkiye rekor üzerine rekor kırmaktadır." diye konuştu.