MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Toprak'tan yerli üretim ve sosyal fayda vurgusu: Aksi halde indirim...
Güncel
18 Ağustos 2022 Perşembe 08:30

Toprak'tan yerli üretim ve sosyal fayda vurgusu: Aksi halde indirim...

Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Yönetim Kurulu Başkanı Toprak Tarım Kredi Kooperatifleri’nin işleyişi ve uygulanan indirimli tarife kararı üzerinden geniş bir yelpazede değerlendirmelerde bulunurken; kooperatif sistemini, yerli üretimin ve kendi kendine yetmenin önemini vurguladı. Sosyal faydanın da altını çizen Toprak, "Aksi durumda bugün yapılan indirimler sadece bir makyaj olmaktan öteye geçmeyecektir" dedi.
Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği talimatla birlikte 15 Ağustos itibari ile Tarım Kredi Kooperatifleri marketlerinde belli başlı ürünlerde indirime gidileceği duyurulmuştu. Hafta başı ile birlikte indirimli tarife başlarken tartışmalar da beraberinde geldi. Kimi vatandaşlar indirim olmadığını belirtirken muhalefet bazı ürünlerin zincir marketlere göre daha pahalı olduğu eleştirisinde bulundu. 

Türkiye’de 2022 yılbaşı ile birlikte derinleşen ekonomik kriz uygun fiyatlı gıdaya erişimi zorlaştırırken iktidar birçok önlemin ardından enflasyona karşı Tarım Kredi Kooperatiflerini devreye soktu. 

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Yönetim Kurulu Başkanı İ. Uğur Toprak Tarım Kredi Kooperatifleri’nin işleyişi ve uygulanan indirimli tarife kararı üzerinden geniş bir yelpazede değerlendirmelerde bulunurken; kooperatif sistemini, yerli üretimin ve kendi kendine yetmenin önemini vurguladı. 

Toprak sözlerine tarımsal kalkınmanın önemi ve tüketici bilincini vurgulayarak başladı. 



TARIMSAL KALKINMA VE TÜKETİCİ BİLİNCİ VURGUSU!
Toprak şunları söyledi, ‘’İnsanlar, dünyanın varlığının ilk zamanlarından bu yana tarımla ilgilenmişler. O dönemlerde insanların sahip olduğu en kıymetli varlıkları topraklarıydı. Doğal kaynakları tüketirken, üretim yapmanın ne kadar önemli bir gereklilik olduğunun farkındalardı ve gıda ile tarım alanında üretime ciddi katkıları vardı. Ancak şu an yaşadığımız dönemde işler tersine dönmüş durumda, sanayi devriminden sonra kalkınmanın sadece katma değeri olan ürünlerle olabileceği konusunda bir anlayış gelişmeye başladı. Ekonomi, kalkınma, sanayi alanında yapılan gelişmeler tarımsal kalkınmaya ters etki yaratmaya başladı. Tarımsal üretimler azaldı, köyden kente göç arttı, nüfus arttı, işsizlik katlanarak artışa geçti. Dünyada şu anda var olan bir savaştan bahsediyoruz. Bu savaş, doğaya karşı verdiğimiz bir savaş. Sorunun en büyük nedenlerinden birini, üretim süreçlerinin ve mevcut kaynakların neo-liberal politikalar ile beslenmiş toplumun, oluşmuş tüketim algısına ve sahte ihtiyaçlarına yetmemesini gösterebiliriz. Bireysel bilincin artması gıda arzlarında farkındalık yaratacaktır. Bu sayede üreticinin yönelimleri de sürdürülebilirlik yasalarına doğru kayacaktır. Bireysel bilinç burada kilit nokta, çünkü sektörel üretimler büyük çaplı üretimlerdir ve ekolojiye yarattığı etki aynı çapta büyük olmaktadır. Bireysel yönelimler değiştikçe sektör de arzlara yönelik üretim yapacaktır. Bu üretim de çevreyi koruma bilinciyle iç içe olmalı. Gıda ve tarım sektöründe birçok tartışma söz konusu. Gün geçtikçe yaşanan sorunları arttığı ve dolayısıyla yeni sorunların açığa çıktığını görmekteyiz. Bu süreçte uzmanlık alanlarına göre gıda mühendisleri, ziraat mühendisleri ve veteriner hekimler tartışmalara dahil edilerek çözüm getirilmeli. Uygulama kısımlarında ise yine uzman danışmanların eşliğinde çalışmalar yapılmalı. Gıda ve tarım sektörü tüketicilerin oluşturduğu arzlara göre yönelim sağlar. Bundan dolayı tüketici bilinci gıda zincirinin en önemli aşamasıdır. Tüketicinin fark yaratmasıyla oluşan yeni yaklaşımlarla sürdürülebilir yönünde ilerlenmesi daha kolay olacaktır. İlkokul ve ortaokul seviyesinde öğrencilere, tüketim alışkanlıklarının belirlenmesine yönelik eğitimler düzenlenmesi gerekmektedir. 

GİRDİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ, İTHALAT, YERLİ TARIM…
Toprak sözlerinin devamında yerli üretim öneminin altını çizerek şunları söyledi, ‘’Tarımsal üretim yapısındaki gelişmeler, her yıl etkilerini çok daha fazla görmekte olduğumuz küresel iklim değişikliğine bağlı olarak yaşanan olumsuzluklar, mazot, gübre, yem ve elektrik gibi girdi fiyatlarındaki artışlar, tarım alanlarının madencilik, enerji, inşaat, sanayi vb gibi tarım dışı kullanılması, köyden kente göç, üretimin planlı ve verimli olmaması gibi etmenler gıdada fiyat artışlarına neden oluyor. Fiyatı yükselen her gıda maddesi için çözüm olarak görülen ithalat da vatandaşın ucuz, yeterli ve güvenli gıdaya ulaşmasını sağlayamamakla birlikte, yerli üreticiyi de mağdur ediyor. Fiyat dalgalanmalarının olumsuz etkilerini azaltmak için hükümet acil olarak; kayıt dışılığı azaltmalı. Biyoçeşitliliğe ve yerel tohumlarımıza sahip çıkmalı. Meralarımızı ve tarım arazilerimizi korumalı ve sürdürülebilir kılmalı. Toprak analizleri yaptırarak bölgelerde üretilebilecek ürünleri belirlemeli. Arz talep dengesizliğini ortadan kaldırarak alım garantili üretim yaptırmalı. Çiftçileri üretimden uzaklaştıran olumsuzlukları düzeltmeli, sözde değil emeklerinin karşılıklarını alabilecekleri şekilde destekleyip yeniden üretime yöneltmeli. Kooperatiflere müdahaleyi azaltmalı ve daha fazla desteklemeli, üretici kooperatiflerinin yanı sıra dağıtıcı ve tüketici kooperatiflerini de yaygınlaştırmalı. Lojistik kayıpların azaltılmasını sağlamalı ve ülkemizi ithalat sarmalından kurtarıp gıda egemenliği ilkelerine dayalı bir tarım politikasını derhal hayata geçirmeli. Tarım politikalarının temel hedefi ülke nüfusunu nitelik ve nicelik olarak besleyecek bir tarımsal üretim düzeyinin sağlanması olmalıdır. Doğru ve yeterli beslenmede gıda çeşitliliği oldukça önemlidir ve bunu da ancak yerli tarım, yerli üretimle sağlayabiliriz. Yaşamak nasıl bir insan hakkı ise, sağlıklı, güvenli ve yeterli gıdaya uygun fiyatlarla sürdürülebilir bir biçimde ulaşabilmek de bir insan hakkıdır ve bunu sağlamak da kamunun en önemli görevlerinden biridir.’’

AKSİ DURUMDA İNDİRİMLER MAKYAJ OLMAKTAN ÖTEYE GEÇMEYECEKTİR!
Toprak, kooperatiflerin sosyal fayda üreten yapılar olduğunu ifade ederek şunları söyledi: Ülkemizde yaygın olarak bulunan tarımsal üretim kooperatiflerinin gıda güvenliğini sağlayan bir biçimde, katma değerli ürün üreten sistemlere entegrasyonlarını teşvik edici devlet politikaları geliştirilmeli; ortaya çıkan ürünlerin tüketici ile buluşabileceği pazarlar yaratılmalıdır. Tüm bu süreç içerisinde gıda güvenliğinin sağlanması için istihdam teşviki de halk sağlığı açısından çok önemlidir. Kooperatif ortağı olan üreticilerin her birinin adeta iç denetçi gibi çalışması, doğru işleyen işini iyi yapan kooperatif yapılarını, aynı zamanda üreticilerin birbiri ile dayanışma içinde çalışmasını mümkün kılacaktır. Kooperatifler sadece kar amacı güden kuruluşlar değil, sosyal fayda üreten yapılardır. Tüketim kooperatifleri de ürün aldığı üreticiler noktasındaki seçimi ile desteklenmesi gereken üreticileri seçerek hem adil, doğru üretimin sürdürülebilirliğini sağlayacak hem de tüketici açısından daha vicdanlı bir alım-satım ilişkisini mümkün kılacaktır. Aksi durumda bugün yapılan indirimler sadece bir makyaj olmaktan öteye geçmeyecektir.

EN ÖNCELİKLİ HEDEFLERİMİZDEN BİRİSİ…
Toprak sözlerini sonlandırırken kendi kendine yetme vurgu yaparak şunları kaydetti: Topraklarımızı, yer altı ve yer üstü kaynaklarımızı, Anadolu güneşi ile beslenip büyüyen sebzelerimizi, meyvelerimizi, tahıllarımızı korumak ve sürdürebilmek için küresel şirketlerin yarattığı bağlayıcı sistemin dışına hızla çıkmak zorundayız. Kendi kendimize yeterlilik, besin seçme özgürlüğümüz ve gelecek nesillere bize ait yerel lezzetlerimizi ve genetik tohumlarla,  kimyasallarla kirlenmemiş toprakları bırakmak en öncelikli hedeflerimizden birisi olmalıdır. Mesele, aslında insanlığın belki de en temel hakkı olan beslenme hakkının piyasaların merhametine terk edilemeyecek kadar önemli olduğunu kavrayabilmekte…
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir