Önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, cezaevinden yaptığı sosyal medya paylaşımıyla Türkiye’nin farklı bölgelerinde art arda çıkan orman yangınlarına tepki gösterdi. Soyer, "10 yıllardır “Çıra dikip yangın biçiyoruz”. Artık kızılçam dikmekten vazgeçmeli, yeni ağaçlandırılacak alanlara yangına dayanıklı türler dikilmelidir. Tedbir almazsak dış düşmana gerek kalmayacak" dedi.
Önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, cezaevinden yaptığı sosyal medya paylaşımıyla Türkiye’nin farklı bölgelerinde art arda çıkan orman yangınlarına dikkat çekti. Soyer, ihmallere vurgu yaptığı mesajında, yangınlarla mücadelenin sadece teknik değil, toplumsal bir seferberlik gerektirdiğini belirtti.
“Orman yangınları vatan meselesidir”
Soyer, paylaşımında, “Orman yangınlarını sadece ağaçların yanması olarak göremeyiz. Bu ülkenin doğal zenginliklerinin yok olması, hayvanların, insanların yaşam alanlarının yitirilmesi demek. Bu, bir vatan meselesidir” ifadelerine yer verdi.
Soyer paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
Cezaevi Günlüğü
27 Temmuz 2025
Vatan – Orman
5 gündür süren 17. Savunma Sanayi Fuarı bugün başarıyla tamamlandı. Savunma sanayisinde ne büyük yatırımlar yaptığımızı tüm medya gururla paylaştı. Aynı günlerde Eurofighter alımı ile ilgili İngiltere’nin izin vermesi de büyük bir müjde olarak duyuruldu.
Burada insanın aklına bir soru geliyor.
Biz savunma sanayisine neden yatırım yapıyoruz? Neden Eurofighter almak istiyoruz? Cevap çok net; Hiç kuşkusuz vatanımızı dış tehditlerden, düşmanlardan korumak için.
Peki vatanı kendimizden koruyabiliyor muyuz?
Vatanımızı düşmanların vereceği zararlardan koruyalım elbette, ama önce kendi kendimize verdiğimiz zararı engellememiz gerekmez mi?
Günlerdir her yerde büyüyen, yerleşim yerlerini tehdit eden yangın haberleriyle içimiz parçalanıyor. Böyle giderse düşmana ihtiyaç kalmayacak.
Tüm TV kanalları, medya kuruluşları, her depremden sonra nasıl deprem uzmanlarını konuşturuyorlarsa, şimdi de ormancıları, meteoroloji mühendislerini konuşturuyorlar. Uzun yıllar yerel yöneticilik yapmış biri olarak, her birinin bilimsel birikimine saygıyla ve haddimi aşmadan, sadece kendi deneyimlerim ışığında öngördüğüm çözüm önerilerini paylaşmak istiyorum.
1) 10 yıllardır “Çıra dikip yangın biçiyoruz”. Artık kızılçam dikmekten vazgeçmeli, yeni ağaçlandırılacak alanlara yangına dayanıklı türler dikilmelidir.
2) Milli Eğitim Müfredatına, çocukluğumuzda olduğu gibi “Sivil Savunma”, “Yurttaşlık” dersleri ile beraber mutlaka “Orman” dersi konmalıdır. “Ormanı sev..!”, “Ormanı koru..!” cümlelerinin ötesine geçecek ve onların içini dolduracak bu eğitim bir gün ormanların madenlere açılmasını savunacak politikaların ortaya çıkmasını engelleyeceği gibi, çocukluktan itibaren yangın çıkmaması için ve yangın çıktığı anda neler yapılması gerektiğini öğretecektir.
3) İzmir Büyükşehir Belediyesinde yaptığımız gibi; tüm orman köylerine 3-5 tonluk bir römork su tankeri ve basınçlı su basacak hortum düzeneği verilmelidir. Muhtarlarla birlikte gönüllü 3-5 kişiye, yangın ilk çıktığı anda nasıl müdahale edileceği öğretilmelidir. Bu uygulamanın İzmir’de yüzlerce yangının çıktığı anda hızlıca söndürülmesini sağladığını söylemeliyim.
4) Ormancıların giysi, ekipman ve teçhizatının mutlaka yenilenmesi gerekir. Örneğin yanmaz çadırları olsaydı 10 canımızı kaybetmeyebilirdik. Söndürme uçak ve helikopterlerinin sayısının çok daha fazla arttırılması şarttır.
5) Yine İzmir’de yaptığımız gibi, acil ihbar butonu, şehrin önemli bölümünü kontrol altına alan duman dedektörleri ve akıllı dron uygulamaları gibi, teknolojiyi ve yapay zekayı verimli kullanacak teknoloji yatırımları arttırılmalıdır. (İzmir’de başlattığımız bu uygulamaların devam ettirilmediğini üzülerek öğrendim.)
Bu ve bilimin ışığında alınacak köklü tedbirleri ivedilikle almalıyız. İklim Krizinin ve küresel ısınmanın etkilerinin ve tahribatının giderek daha çok artan rakamlarla kendini göstereceğini biliyoruz. Dirençli kentler, dirençli bir ülke yaratamazsak; susuzluktan yangınlara, depremlerden sel felaketlerine kadar, daha pek çok başlıkta çok ağır bedeller ödemeye devam edeceğiz. Bunları bile bile yukarıda sıraladığım tedbirleri ve benzerlerini almazsak, dış düşmana ihtiyaç kalmayacak.!
Dirençli kent ve dirençli ülke yatırımlarının, savunma sanayi yatırımları kadar önemli olduğunu asla unutmamalıyız.
Tüm orman şehitlerine Allahtan rahmet, ailelerine, sevenlerine başsağlığı diliyor, yangın yaşanan yerlere “Gelecek olsun..!” diyorum.
Sağlıcakla kalın…
İzmir 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu
Koğuş B/63
Buca - Kırıklar