MENÜ
İzmir 22°
Gerçek İzmir
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Uzmanından taşkın yorumu: Deniz eskiden var olduğu yere geri dönmek istiyor!
Güncel
29 Kasım 2023 Çarşamba 08:27

Uzmanından taşkın yorumu: Deniz eskiden var olduğu yere geri dönmek istiyor!

Dr. Ercanlı İzmir’de sahil şeritlerinin geçmiş yıllarda doldurulmasına dikkat çekerken, ‘’Baştan planlama yanlışlığından biz bunları yaşıyoruz. Deniz zaten eskiden de var olduğu yere tekrar geri dönmek istiyor’’ dedi. Ercanlı Mavişehir için ise, ‘’Yapılaşmanın olmaması gereken bir alan, Mavişehir’in yerleşiminin oradan belki taşınması gerekir’’ açıklamasında bulundu.

Efe Can TAN/GERÇEKİZMİR - Geçtiğimiz aylarda gündem olan Küresel Denge Derneği’nin hazırladığı ve İzmir’in kıyı şeridinin sular altında kalma tehlikesine dikkat çeken raporun ardından kent büyük bir taşkın felaketi yaşadı.

Meteorolojik koşulların yarattığı etkiye bağlı olarak deniz taşkını yaşanması ile İzmir'in Karşıyaka ve Konak ilçelerinde yollar su altında kaldı, çok sayıda iş yeri, apartman ve dükkanı su bastı.

Özellikle Alsancak Kordon, Karşıyaka Yelken Kulübü ve Mavişehir'de yaşanan deniz taşkınları ‘Ne önlem alınabilirdi? Bundan sonrası için ne yapılmalı?’ konularını tartışmaya açtı.

Dokuz Eylül Üniversitesi’nde (DEÜ) doktora tezini ‘Kıyı kentlerinde iklim değişikliğine bağlı deniz seviyesi yükselme riskine karşı kentsel kıyı alan kullanımları için adaptasyon stratejileri: İzmir örneği’ üzerine hazırlayan İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu Mimarlık ve Şehir Planlama Bölümü, Mimari Restorasyon Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Çağla Ercanlı yaşanan felakete ve yapılması gerekenlere ilişkin açıklamalarda bulundu.

Daha önce Gerçekİzmir'e İzmir'in kıyılarının sular altında kalma tehlikesini değerlendiren Dr. Ercanlı Mavişehir'i bekleyen tehlikenin altını çizmiş Alsancak’ta sahil şeridinde zemin katta bulunan kafelerin yükseltilmesi gerektiğine işaret ederek Kordon için da yapay ada ve yüzen birimler önerisi getirmişti. 

Dr. Ercanlı geçtiğimiz Pazar günü yaşanan felaketin ardından yeniden önemli değerlendirmelerde ve çarpıcı uyarılarda bulundu. 

"HIZLICA ÇÖZÜMLER OLUŞTURULMALI’’
Dr. Çağla Ercanlı sözlerine, ‘’Küresel iklim değişikliğinin aslında bir sonucunu, bir etkisini yaşıyoruz. O yüzden de iklime karşı dirençli kentler yapabilmek adına hem kısa vadeli yirmi otuz yıllık kısa vadeli periyotlarda planlama çalışmaları ama bunun da daha sonra izleyecek olan elli yüz yıllık uzun vadeli planlama çalışmalarıyla belki en azından iki kademeli olarak bu planlama çalışmalarının ilk başta yapılması gerekiyor. Körfez’e baktığımız zaman aynı gibi gözükse de aslında çok farklı özellikleri var. Her noktanın. Evet bütünsel bir planlamanın yanında bölgesel olarak da tasarım ölçeğinde kentsel planlama, kentsel planlamanın altında da öncelikli olarak hemen ilk başta kentsel tasarım ve bina ölçeğinde mimarlık ölçeği de diyebiliriz buna. Hemen çok hızlıca bir takım çözümlerin, planlamaların oluşturulması gerekiyor’’ diye başladı.

"SAHİLLER KADEMELENDİRİLMELİ’’
Hollanda’da kıyı şeridinde taşkınlara karşı uygulanan önlemlere ve İzmir’de uygulanabilirliğine değinen Dr. Ercanlı, ‘’Hollanda'da yapılan bir işte kıyı setini örnek vermişler ve böyle bir iki kademeli bir kıyı seti yapılabilir evet yapısal stratejiler diyoruz biz buna. Tabi ki kıyıda birtakım böyle setler yapılıyor olmalı. Setlerin yapımının dışında Hollanda'da da örneklerini görüyoruz. Amerika'da da örnek görüyoruz. Sahilin kademelendirilmesi olabilir. Mesela bir takım örnekleri yaptılar aslında Karşıyaka kısmında ama onların da mesela Karşıyaka için çok yararlı olmadığını gördük. Onlar zaten benim de dediğim gibi kentsel tasarım ölçeğine giriyor. Tabii ki öyle hem kültürel bazda işte mesela yapay ada demiştik ya da işte setler oluşturulması demiştik. Onlar bizim bir takım önlemlerimiz oluyor. Onların zaten olması gerekiyor ama onun dışında kentsel tasarımda da bir takım önlemlerin olması gerekiyor’’ diye konuştu.

"BUNLAR ZOR DEĞİL"
Karşıyaka’da sahilin kademelendirilmesinin hayata geçirildiğini söyleyen Ercanlı, ‘Tüm sahillerin daha yüksek seviyede kademelendirilmesi kısa vadede mümkün mü?’ sorusunu yanıtladı.

Ercanlı, ‘’Yapılması mümkün. Zaten çok işlevli olarak üretildi o mekan. O yapılanlar çalışmalar da insanlar orada otursunlar birazcık denize daha yakın olsunlar diye böyle basamaklar şeklinde üretildi zaten bu olanlar da yine tabii ki bunlar yapılabilir. Bunlar zor değil bunları yapmak zaten çok işlevli. Normal taşkının olmadığı durumlarda siz o işte kademelendirilmiş alanlarda oturacaksınız. Taşkın anında onlar fiziki bir set gibi çalışacak’’ ifadelerini kullandı.

ZEMİN KATLARA SU GEÇİRMEZ BİNA SETLERİ!
Alsancak’ta kıyı şeridindeki işletmelerin sular altında kalması sonrasında konuya dair kısa vadeli önlemleri sıralayan Dr. Ercanlı, ‘’Zemin katlar için farklı mimari çözümler gerekiyor ki şu anda mesela esnafımızın yaşadığını gördük bütün zemin katlar su altında.  Bina setleri o mevcut yapılara mesela hemen eklenebilir. İlk planda aynı. Tabii ki oraya artık yeni baştan yapmak söz konusu değil. Bunlar işte su geçirmez su emen malzemelerden, farklı malzemelerden üretilebilecek şeyler mevcut yapılara eklenebilen sistemler. Aslında bunların da pek çok yurt dışı ülkesinde çok fazla örnekleri var aslında. Bunların incelenip uygun bir şekilde tabii ki İzmir'e şey yapılması gerekiyor. Yeni bir malzeme eklenmesi bunlar açılıp kapanabilir sistemler de olabilir. Bir taşkın anında mesela otomatik kapanan sistemler ama bunlar suya dayanıklı malzemeden yapılıyor olması lazım. Bu şekilde. İlk planda belki hızlıca bu tür önlemler alınabilir. Bu binaları dediğiniz şey yapılabilir. Set dedik kıyı şeridine. Set kıyı şeridi için evet olabilir. Ya da işte kıyı şeridinin kademelendirilmesi gibi’’ diye konuştu.

"SU KAÇ METRE YÜKSELDİ, BU VERİ ELİMİZDE VAR MI?’’
Ercanlı yaşananlardan ders alınması noktasında İzmir’e kabusu yaşatan taşkının incelenmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Ercanlı, ‘’Bir de şunu da ekleyeyim mesela. Su ne kadar yükseldi? Su kaç metre içeriye girdi? Mesela bunlara acaba çalışıldı mı? Şimdi bu bunu yaşadık. Bu verinin aslında oluşturulması gerekiyor. İlk başta ne yapmak gerekiyor? Aslında ilk başta bir veri seti oluşturmak gerekiyor. Şimdi su yükseldiğinde kaç metre yükseldi ve semt içerisinde su kaç metre ilerledi? Bunu acaba şimdi bu yaşadığımız olaydan sonra acaba bu verimiz var mı? Bunu ortaya dökülmesi gerekir. Çünkü teşhisi doğru koymazsanız çözümü de doğru bulamazsınız şimdi. Kaç metre ilerledi? Su nereye gitti? Su ne kadar yükseldi? Bu veriniz yoksa neye göre önlem alacaksınız değil mi? O yüzden ilk önce bir veri setinin oluşturulması gerekiyor. Daha sonra çözüm. Mesela şimdi biz her dönem İzmir'in bu Kasım işte Aralık bu dönemlerde böyle bir yağış süreci oluyor bu. Ha bazen böyle çok taşkınlar yaratıyor, bazen yaratmıyor ama bu mesela tarihsel bir veri de çıkarılabilir. Yani bu yağış trendinin ve işte taşkın trendi bir ortaya dökülmeli ilk başta aslında tarihsel verilerle de o çünkü bu bizi gelecek için de bir veri sunacak. Çünkü trendler belli. O onu gözlemlemek gerekiyor. O değişimi gözlemlemek gerekir. İklim değişikliğinin de eğer burada bu trendi bozacak eğer farklı bir etkisi varsa bu veri sesinde onu da gözlemleme şansımız olacaktır’’ dedi.

"DENİZ ESKİDEN VAR OLDUĞU YERE GERİ DÖNMEK İSTİYOR!’’
İzmir’de geçmiş yıllarda kıyı şeritlerine yapılan dolgu çalışmalarına değinen Dr. Ercanlı planlamanın baştan yanlış yapıldığına dikkat çekerek, ‘’Aslında tabii şunu da söyleyelim. Baştan bu planlama yanlışlığından biz bunları yaşıyoruz. Deniz zaten eskiden de var olduğu yere tekrar geri dönmek istiyor. Aslında baştan yapılmış bir dolgu alan çalışmasının yanlışlığından zaten kaynaklanıyor. Aslında doğal süreç ilerliyor. Yani öyle söyleyelim. Doğa kendine olanı kendine alıyor’’ açıklamasını yaptı.

HEM YER ALTINDA HEM YER ÜSTÜNDE ÖNLEM!
Ercanlı hem yer üstünde hem yer altında önlem almanın önemini vurgulayarak, ‘’Altyapı çalışmalarını yaptılar yok değil mesela Karşıyaka’da bir pompalama sistemi yaptılar ama mesela yeterli olmadığını görüyoruz şimdi. Neden? Çünkü altyapı sistemi kurulmalı evet ihtiyaç var. Ama aynı zamanda hem yer altında önlemlerimiz olmalı ki ona altyapı diyoruz. Bir de yer üstünde önlem olmalı. Yer üstündeki önlemlerimizi hem işte o setler, bariyerler hem de kentsel tasarım ölçümü de yapabileceğimiz diğer çözümler olması gerekiyor’’ dedi.

"MAVİŞEHİR YAPILAŞMANIN OLMAMASI GEREKEN BİR ALAN"
Karşıyaka’nın Mavişehir Mahallesi geçmişten günümüze aşırı yağışlarda su basmaları ile gündeme gelirken İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Mavişehir’e çektiği set de geçtiğimiz günkü taşkına engel olamadı. Dr. Ercanlı Mavişehir ile ilgili olarak çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Ercanlı, ‘’Bir planlama sorunu var. Mavişehir'de çünkü bir set mesela yapıldı bayağı uzun bir set istediği kadar set yapılsın orada zaten baştan beri yapılaşmanın olmaması gereken bir alan çünkü Gediz Deltası var. Delta alanına siz yapı yapıyorsunuz ve işte lüks konut, lüks arabalar sular altında kalıyor. Ne kadar set yapabilirsiniz ki? Çünkü doğa yani. Delta alanı orası zaten. O yüzden çok zor’’ diye konuştu.

"MAVİŞEHİR’İN TAŞINMASI GEREKİR"
Mavişehir ile ilgili olarak konuşmaya devam eden Ercanlı mahallenin taşınması gerekliliğine vurgu yaptı.

Ercanlı sözlerini, ‘’Belki işte Mavişehir için o radikal şeyi söyleyebiliriz Mavişehir’in yerleşiminin oradan belki taşınması gerekir. İnsanlar her yıl bunu yaşıyorlar’’ diye bitirdi. 

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu haber henüz yorumlanmamış...

Benzer Haberler
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gerçek İzmir