Ve Kocaoğlu sessizliğini bozdu: 'Rezerv alan'a tepki, trafiğe reçete, 'makam-mevki' çıkışı!
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 2004-2019 tarihleri arasında Başkanlığı'nı yapan Kocaoğlu, deprem sonrasında Bayraklı'da yapılacak konutlar için Bakanlık tarafından belirlenen alanı yanlış bulduğunu söyledi. Kentsel dönüşüm üzerinden konuşan ve İzmir trafiği için reçete veren Kocaoğlu ayrıca 15 yıllık dönemini kapsayacak bir kitabın da hazırlandığını duyurdu ve net mesaj verdi: Makam, mevki talebim yok, yok, yok!
GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aziz Kocaoğlu, katıldığı bir radyo programında önemli açıklamalara imza attı.
Pandemi sürecine değinen Kocaoğlu, İzmir'deki belediyelerin elinden geldiğince çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
İzmir'de geçtiğimiz 30 Ekim'de 6.9 şiddetinde gerçekleşen depreme ilişkin de konuşan Kocaoğlu kentsel dönüşüme ayrı bir parantez açtı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yapımı devam eden Bayraklı Şehir Hastanesi'ne yakın bölümde belirlediği deprem konut alanları için flaş bir çıkışta bulunan Kocaoğlu, "Ben bunu son derece mahzurlu ve yanlış buluyorum" dedi.
Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüttüğü dönemde Basın Danışmanı olan Reşat Yörük ile birlikte kitap çalışması yürütüldüğünü söyleyen Kocaoğlu, "15 yıllık dönemi anlatacak. İnşallah deneyimlerimizi paylaşmış oluruz. Şunu yaptım, bunu yaptım yok, yazılabilecek anılar yer alacak" diye konuştu.
İzmir'in mevcut yönetimini nasıl bulduğuna ilişkin gelen soruyu yanıtlayan Kocaoğlu, tek cümlelik bir cevap vererek, "Ben Sayın Tunç Soyer ile halef selef olmuşum" dedi. Son dönemde kentteki trafik yoğunluğunun olduğunun hatırlatılması sonrasında ise Kocaoğlu, açıklamalarda bulundu.
Kocaoğlu, 15 yıllık başkanlık sonrasında neler yaptığının merak edilmesi noktasında da, "Mevki, makam talebim de yok, yok, yok, yok" ifadelerini kullandı.
SON DERECE MAHZURLU VE YANLIŞ!
Deprem sonrasında oluşan tabloya ve kentsel dönüşüme dair açıklamalar yapan Kocaoğlu, Bakanlık tarafından belirlenen konut yapılacak alan için de flaş bir çıkışa imza attı. Kocaoğlu, "7 tane 8-9 kattan 5 kata indirildi. Bu binaları 9 kat olması yıkmadı, 5 kat olması da yıkmadı. Gökdelenler de var, onlara hiçbir şey olmadı. Binanın sağlamlığıyla, inşaat kalitesiyle ilgili bir sorun olduğu ortaya çıktı. Deprem konutları diye bir şey yapılması kararlaştırıldı. Şehir Hastanesi arkasında bir yer imara açılmak istendi. Orası kent ormanıdır. Ağaçlandırılmış alandır. Ahmet Piriştina zamanında TEMA Vakfı'yla, son dönemde benim zamanımda ağaçlandırıldı. Konut alanı olarak ilan edildi. Ben bunu son derece mahzurlu ve yanlış buluyorum. Bornova Çayı'na göletler yaptık Homeros Vadisi diye. O derenin bir tarafı Laka Deresi bir tarafı Bornova Çayı'dır. Konut yapılması değil ağaçlandırmaya devam edilmesi gerekiyor. Niye dağa tepeye konut yapılır? Arsa yoktur, ondan dolayı yapılır. Halbuki baktığımızda 3'te 2'si hala plansız. Dönüşmesi gereken bir çok konut alanı var. Bu konut alanları hazır da gündeme kentsel dönüşüm gelmişken, Büyükşehir Belediyesi de yüzde yüz uzlaşıyla çalışmalar yaparken niye dağa ev yapılmaya kalkılır? Biz arkadaşlarla çok uzun çalıştık ve iddia ediyorum, Türkiye'de kurduğumuz ilk sistemleştirilen kentsel dönüşüm modelidir. Uzlaşıya dayalıdır, kimsenin hakkı yenmez. Daire Başkanlığı'nda birinci daire başkanı şu an Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu'dur, ikinci daire başkanı şu an Genel Sekreter Yardımcımız Suphi Şahin'dir, şu anda da Arzu Hanım yürütüyor. Bu 3 kişi kentsel dönüşüm konusunda gerçekten 3 tane 1 numaradır! Oraya insanlar niye çıksın? Hazır burada, her tarafta alan varken... Biz 14 bölge tespit etmiştik. O plan uygulansa ve yapılsa yeni bir şey aramaya gerek yok" dedi.
MEVKİ, MAKAM TALEBİM YOK, YOK, YOK!
"Danışmanlık verdiğiniz birileri var mı?" sorusunu yanıtlayan Kocaoğlu, esprili bir şekilde, "Hayır, benden bir şey olmaz" cevabını verdi. Kocaoğlu, "Birisi gelip sorarsa dilimin döndüğünce anlatırım. Ücretli ücretsiz hiçbir yerde çalışmamaya kararlıyım. Seçilecek yerde siyaset yapmamaya kararlıyım. Tabii ki siyasette ülkeme, kentime, partime yardımcı olacağım ama mevki, makam talebim de yok, yok, yok, yok!" açıklamasında bulundu.
TRAFİK İÇİN REÇETE: DÜNYA BÖYLE YAPIYOR!
"İzmir şu an doğru yönetiliyor mu, gördüğünüz eksik taraflar var mı?" sorusunu tek cümleyle cevaplandıran Kocaoğlu, "Ben Sayın Tunç Soyer ile halef selef olmuşum" dedi. Kentte son günlerde trafik yoğunluğu olduğunun hatırlatılması üzerine Kocaoğlu bu kez, "Ama trafik sorununun nedeni belli; pandemi... Bugün İZBAN bitmiş, metro Narlıdere'ye uzuyor. Her şeye, karşı çıkmalara rağmen tramvay yapılmış, şakır şakır çalışıyor. Toplu ulaşım kentin merkezine geliyor. Buca metrosu çok önemliydi, şimdi temelini atıyorlar. Tramvayı Çiğli'ye dolaştırıyorlar. O proje yapılmıştı, izinleri alınmıştı, yapılıyor. Büyük şehirlerde herkes arabasını cumartesi ve pazar gezmeye kullancak, hafta içi de işine, okuluna toplu ulaşımla gidecek. Dünyanın yaptığı bu... Başka türlü trafiği çözmeniz mümkün değildir. Ne yapacaksınız? Nereyi yıkacaksınız? Oturmuş kentler..." ifadelerini kullandı.
İZMİR'DE BİSİKLET KULLANAMAZSIN BURASI KONYA DEĞİL!
Kentin merkezine araç sokulmaması noktasında gelen soruyu yanıtlayan Kocaoğlu, "Yasaklar hiçbir şeyi belirlemez" dedi. Bisiklet yollarının yapılmış olmasının hatırlatılmasıyla birlikte konuşan Kocaoğlu, "İzmir dağın eteğinde denizi doğru uzanan bir şehir. İzmir'in her tarafında bisiklet kullanamazsın. Düz bir kent değil burası. Burası Konya değil. Düz kent olsa tamam. Kullanamazsın, nasıl kullanacaksın? Haydi Bornova'ya çık!" dedi.
15 YILI KAPSAYAN KİTAP GELİYOR
Geçtiğimiz haftalarda parti yöneticilerini ve belediye başkanlarını ziyaret eden Kocaoğlu, "Arkadaşları tebrik edememiştim, onları tebriğe gidiyorum" diye konuştu. Görevde bulunduğu 15 yılı kapsayan bir kitap hazırlığı yapıldığını da aktaran Kocaoğlu, "Hazırlanmış bir kitap var. Reşat Yörük Bey hazırladı. Bizim de katkılarımız oldu ama ana unsur onun. O da işte yakın zamanda çıkar. 15 yıllık dönemi anlatan bir kitap olacak. İnşallah deneyimlerimizi anlatmış, paylaşmış oluruz" ifadelerini kullandı. "Nasıl bir kitap olacak?" sorusunu da yanıtlayan Kocaoğlu, "Şunu yaptım, bunu yaptım yok. Anılar olacak, yazılabilecek olanlar..." dedi.