İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Dönem Başkanı Tülin Kesiktaş Eraslan, Pekdaş ve Uyar’ın kadın belediye başkanı olarak yaptıkları çalışmalardan gurur duyduklarını dile getirdi. İki başarılı kadın belediye başkanının aday gösterilmemesine olan tepkisini de dile getiren Eraslan, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde kadınların yine yok sayılmasının üzüntüsünü yaşadıklarını söyledi. Eraslan, “Kadın siyasette yoksa, yasalarda da yok, mecliste de yok. Söylemlerde varız ama eylemlerde yokuz” dedi. Eraslan, belediye başkanlığı görevleri bitse de her zaman Sema Pekdaş ve Sibel Uyar’la birlikte yol yürümeye devam edeceklerini söyledi.
KADIN GÖRÜNÜR OLMALI
Uzun yıllar kadınların hak mücadelesinde görev almış bir isim olan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da yaptığı konuşmada birlikte yol yürümekten onur duyduğu ‘kız kardeşlerim’ dediği dostlarına göstermiş oldukları vefadan ötürü teşekkür etti. Siyasette ve her alanda kadının gücünden korkulduğunu, kadının görünür olmasının istenmediğini dile getiren Pekdaş, “Kadın görünür olduğu sürece kadın sorununun çözümü de mümkündür. Kadın, karar organlarında, temsil organlarında var olduğu sürece kadın sorununun çözümü de mümkündür. Aksi halde bize lütfedilenle yaşamak durumundayız. Bizler cumhuriyette yaşıyoruz. Demokrasiyse, hukuk devletinde yaşıyorsak bunun yolu bizim eşit yurttaşlar olmamızdan geçer” diye konuştu.
MUTFAKTAN ÇIKMAK ZORUNDAYIZ
Kadınların varolma mücadelesinin Osmanlı Dönemi’ne kadar gittiğini belirten Pekdaş, İzmir İktisat Kongresi’nin yapıldığı günlerde Atatürk’ün kongrenin bir gününü sadece kadınlara ayırdığını hatırlatarak, “İzmir’de kadın hareketinin bu kadar güçlü olmasının bir nedeni de budur diye düşünüyorum. O tarihlerde başlayan var olma mücadelemiz istikrarlı yürümedi. Kabahatin çoğu da bizde. Bir alkış uğruna çok fedakarlıklarda bulunuyoruz. Erkekler kavga etmesin diyor, onlara yerimizi veriyoruz. Oysa bu iş kavga etmeden olmuyor. İstemeyi bilmiyoruz. Kavga etmek gerekiyorsa kavga etmek gerekiyor. ‘Aman huzursuzluk olmasın’ diyoruz ya evlerimiz de aynı şeyi siyasette de diyoruz. İstemeyi bilmek, gerekiyorsa hır çıkarmayı da bilmemiz gerekiyor. Bu hır çıkarma kadınlar adına olacak. Huzursuzluk çıkmasın dediğimiz anda aslında huzursuzluğun temelini atıyoruz. Bu ülkede kadınlar çok daha fazla ses çıkarmak zorunda. Eski usul siyaset anlayışı değişti. Gençlerin bu işlere sahip çıkmasını sağlamak için hem dilimizi hem de çalışma sistemimizi değiştirmek zorundayız. Kadınlar olarak sahneden indiriliyoruz. Kadınların mutfağında olması isteniyor. Biz mutfaktan kurtulamıyoruz. Mutfaktan kurtulmanın yolu ve sahnede olmanın yolu nedir bunu bulmak zorundayız. Biz sahnede olduğumuz sürece kadın cinayetleri duracak, kadınlara yönelik dil değişecektir” dedi. Görev yaptığı beş yıl boyunca çok şeyler öğrendiğini de sözlerine ekleyen Başkan Pekdaş, “Sizlerin verdiği güçle buralarda durduk. Sizleri temsil etmenin sorumluluğunu taşıdık. Kadın yanlış yaparsa bedeli sadece kendine değil, tüm kadınlara yazılıyor. Türkiye’nin kadın gücene çok fazla ihtiyacı var” dedi.
OYUNU YANLIŞ OYNUYORUZ
Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar da zor bir süreçten geçildiğini belirterek, kadınların daha çok yerde olması gerektiğini söyledi. Uyar, “Bu süreç İzmir Ticaret Odası seçimlerinde de kendini gösterdi. Yönetim kurulunda hiçbir kadın yer almadı. Hiç ses çıkarılmadı. Biz oyunu yanlış oynuyoruz. Bu yüzden baştan kaybediyoruz. Eylem ve söylem aynı olmadığı sürece, mücadele olmadığı sürece kazanamayız” dedi. Uyar, kadının her konuda konuşabilmesi gerektiğini belirterek, “Kadın neden sadece kadın hakları konusunda konuşsun. Çevre hakları konusunda, siyaset hakkında, politika konusunda da konuşur. İzmir Ticaret Odası yönetiminde kadın yok. Yok mu İzmir’de iş kadını? Demek ki biz bu oyunu yanlış oynuyoruz. Bugünden bir sonraki seçime hazırlanmak gerek” diye konuştu. Etkinlik sonunda her iki belediye başkanına da teşekkür plaketi sunuldu.