KEDİ (Kabul-Eşitlik-Dahil Olma-İstihdam) Otizm Derneği, Otizm Farkındalık Ayı etkinlikleri kapsamında ‘Öznelerle Sohbet Toplantısı’ düzenledi. Otistik bireyler ve ailelerinin katılımıyla Tarihi Havagazı Fabrikası’ndaki İzmir Gazeteciler Cemiyeti Konferans Salonu’nda gerçekleşen etkinlikte, yetişkin otistikler yaşadıklarını anlattı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan KEDİ Otizm Derneği Başkanı Serap Dikmen Ahmetolu, “Bugün öznelerle birlikteyiz. Otizmi konuşacağız. Biraz kendi deneyimlerinden ve aktivitelerinden bahsedecekler. Sözü fazla uzatmadan onlara vermek istiyorum” diyerek sözü ‘öznelere’ bıraktı.
RUTİNLERİMİN BOZULMASINDAN HOŞLANMIYORUM
Yakın zamanda otizm tanısı alan 42 yaşındaki Burçak Akdeniz, kız çocukları ve yetişkin kadınların tanı süreçlerinde yaşadıkları sorunlara değinerek, “Otizm erkeklere atfedilmiş bir şey. Erkeklere yoğunlaşılmış gibi bir durum var. Kızlar ve yetişkin kadınlar genelde çok iyi maskeleyebildikleri için, gözden kaçırılabiliyor. Semptomlar başka durumlarla karıştırılabiliyor. Göz kontağı kurmuyorsa yalan söylüyordur baskısıyla büyüdüm. Ama göz kontağı benim için acı veren bir şey. Ben hep belli yemekleri yemek isterim, rutinlerimde değişiklik olursa anksiyete düzeyim çok artıyor. Rutinlerimin bozulmasından hoşlanmıyorum. Ben yüz ifadelerini okumakta çok zorlanıyorum. İmaları anlayamıyorum. Taciz ve istismara açık hale geliyoruz. Hepimiz birbirimizden çok farklıyız çünkü otizm parmak izi gibidir. Bizde kronik bir yorgunluk oluyor sürekli. Işığa, kokuya ve sese çok duyarlıyım. 6-7 gün dışarıya çıkmadığımı biliyorum. Toplu taşıma benim hayatımı çok zorlaştıran bir şey. Ben konuşuyorum ama benim konuşamayan arkadaşlarım var” dedi.
İŞE GİRMEK İSTİYORUM
Üniversite mezunu 24 yaşındaki Özge Çeltik de, “Manisa Celal Bayar Üniversitesi Konservatuvar Bölümü mezunuyum. Adliye ve TRT korosuna devam ediyorum. Bir işe girmek istiyorum. Görüşme yaptığım bir yer var, umarım olur ve işe başlarım” diye konuştu. Çeltik, konuşmasının ardından dinleyicilere şarkı söyledi.
AKRAN ZORBALIĞI CANIMI YAKMIŞTI
Çocukluk ve ergenlik döneminde maruz kaldığı akran zorbalığını anlatan 41 yaşındaki Moris Karmona ise, “İlkokulda hiç otizmli gözüyle bakılmadım ama benim sınıfımın dışındaki arkadaşlardan maalesef sataşmalara maruz kalmıştım. Bu da bir çeşit akran zorbalığı olabilirdi. İlkokul 5’nci sınıfta bir başka öğrenci velisinin suratıma tokat atması benim için en utanç verici anıydı. Ama ertesi gün özür dilemişti. Ortaokulda da akran zorbalığı devam etmişti. Sınıflar arası maç yapılırken beni aralarına almamaları çok üzmüştü. Bu tür haksızlıkları hiçbir zaman hak etmemiştim. Akran zorbalığı canımı çok yakmıştı” ifadelerini kullandı.