Türkiye, salgının başından bu yana en yüksek vaka ve ölüm sayılarının görüldüğü, hemen her şehirde yoğun bakım servislerinin kapasite sınırında hizmet vermeye başladığı zor günlerden geçiyor.
İlkses Gazetesi'nden Çağla Geniş'in haberine göre İzmir’de büyük bir hastanenin yoğun bakım servisinde çalışan doktor, koronavirüs hastalarının günlerce süren bekleyişten sonra yoğun bakıma alınabildiğini ya da yoğun bakıma geçmeyi beklerken hayatlarını kaybettiklerini anlattı. Günde ortalama 30 hastanın yatak bekler durumda olduğunu “Zaten kapasitemiz o kadar” diyerek aktaran doktor, hastalar arasında seçim yapmak zorunda kaldıklarını da şu sözlerle anlattı: “Yoğun bakıma önce başvuran değil, fayda görebileceğini düşündüğümüz hastaları almaya gayret ediyoruz. Günde 5-6 hastamızı kaybettiğimiz günler oluyor. Bir yatak boşaldıktan sonra temizliği biter bitmez hemen yeni hasta geliyor. Yataklar asla boş kalmıyor.”
HASTALAR YOĞUN BAKIM SIRASINDA
Salgının önüne geçebilmek için bir süre önce alınan önlemlerin henüz yoğun bakım servislerini etkilemediğini söyleyen doktor, “İzmir’de depremin de etkisiyle vaka sayılarında ciddi bir artış yaşanmıştı. Bu artış hala devam ediyor. Sadece artış hızı azaldı diyebilirim... Hasta sayısında ise gerileme yok” dedi. Yoğun bakımda tedavi görmesi gereken bazı hastaların boş yatak olmadığı için serviste sıra beklerken hayatını kaybettiklerini ifade eden doktor, “Yoğun bakım yatak sayıları normal şartlar için yeterliydi ancak pandemi döneminde asla yetmiyor. Yoğun bakım ihtiyacı olup yer olmadığı için servislerde hayatını kaybeden hasta sayısı artmaya başladı. İdareden, serviste hayatını kaybetmeye yakın hastaların, yoğun bakımda açılan yerlere alınması için talimat geliyor. ‘Serviste öldü...’ denilmesin diye. Zaman zaman ekipman eksiği de yaşanıyor. Sonra geliyor, kısa süre sonra tekrar bitiyor. Kısır bir döngü...” diye konuştu.
HASTA SEÇME NOKTASINA GELDİK
Günde ortalama 30 hastanın yatak bekler durumda olduğunu ve yaşanan yoğunluk nedeniyle ‘hasta seçme’ noktasına geldiklerini açıklayan doktor, “Yoğun bakıma önce başvuran değil fayda görebileceğini düşündüğümüz hastaları almaya gayret ediyoruz. Son günlerde virüsün mutasyona uğradığı ve bulaşıcılığın yüzde 70 arttığı söyleniyor. Bundan biz de etkilenirsek daha kötü şeyler yaşanabilir. Bir yatak boşaldıktan sonra temizliği biter bitmez yeni hasta geliyor. Her gün 30’a yakın yoğun bakım yatışı bekleyen hasta oluyor. Zaten kapasitemiz o kadar... Bazen günde 5-6 hastamızı kaybettiğimiz günler oluyor. Yataklar asla boş kalmıyor” ifadelerini kullandı.
SAĞLIKÇILAR ARASINDA YAYGIN
Servisteki sağlık çalışanları arasında pozitif vaka yaygınlığının oldukça yüksek olduğunu kaydeden doktor, koronavirüs nedeniyle servis çalışan sayısında ciddi bir azalma yaşandığını şu sözlerle anlattı: “Sağlık çalışanları arasında oldukça yaygın durumda şu an. Meslek hastalığı sayılması için, ‘Hastanede çalışırken kaptığını ispat etsin’ gibi komik bir söylem çıkmıştı. Bizler bunları üzülerek dinliyoruz ancak dikkate almıyoruz elbette. Bu süreçte servis işlerini çevirmeye yetmeyecek kadar az sayıda personeli kalan klinikler oluyor. Oralara diğer kliniklerden personel takviyesi yapılıyor.” (Çağla Geniş / İlkses Gazetesi